18 yaş üstü aşılama ne zaman? Aşı sırası 18 yaş üstüne ne zaman gelecek?
Yeni tip koronavirüs salgınına karşı ülkemizde başlatılan aşılama uygulaması son hızla devam ediyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın en son, aşılamanın 25 yaşa kadar indiğini duyururken vatandaşlar, 18 yaş üstü aşılama ne zaman? Aşı sırası 18 yaş üstüne ne zaman gelecek? sorularını araştırıyor.
Koronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında başlatılan aşılama uygulaması, uzmanların 'koronavirüste tek silahımız aşı' açıklamalarının ardından küresel çapta hız kazandı. Ülkemizde de 44 milyon dozun üzerinde uygulanan aşıda yaş sınırı her gün biraz daha düşerken, 18 yaş üstü aşılama ne zaman? Aşı sırası 18 yaş üstüne ne zaman gelecek? soruları da merak konusu oldu. İşte cevaplar...
18 YAŞ ÜSTÜ AŞILAMA NE ZAMAN?
Salgının başladığı ilk günden beri kameralar karşısından ayrılmayarak, pandemi süreci boyunca milletin moral ve motivasyonunu yükselten Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, ülke nüfusunun 3 katına yetecek kadar aşı anlaşmasının altına imza atıldığını duyurmasının ardından, 1 Haziran itibarıyla aşılamanın hız kazanacağını bildirmişti.
Ardından günbegün düşen aşılamada yaş sınırı son olarak 25 yaş üstü vatandaşlara kadar ulaştı. 23 Haziran'da gerçekleşen Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısının ardından açıklama yapan Bakan Koca, aşılamada yeni dönemin başlayacağını duyurdu. Şu dönemde en çok 18 yaş ve üzeri olan vatandaşları aşılamak istediklerini belirten Bakan Koca, 25 Haziran Cuma günü itibarıyla 18 yaşından gün almış herkesin randevu alabileceğini belirtti.
AŞI SIRASI 18 YAŞ ÜSTÜNE NE ZAMAN GELECEK?
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bilim Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
"Biz özellikle şu dönemde hızla 18 yaş ve üzeri olan vatandaşımızı aşılamak istiyoruz. Bunu ne kadar erken dönemde yapabilirsek toplumsal bağışıklığı o kadar erken sağlamış olabileceğimizi ve ülkemize girme ihtimali olan mutasyonlara da erken dönemde bir çözüm olacağına inanıyoruz.
Cuma günü itibarıyla 18 yaşından gün almış olan bütün vatandaşlarımızı tanımlamış olacağız. Yani cumadan itibaren 18 yaşından gün almış olan herkes randevu alabilir olacak.
Bizim hedefimiz 18 yaş üstü aşılanabilir olma durumu olan, yani hastalığı geçirenleri düşündüğümüzde 55 milyona yakın vatandaşımız olduğunu, 55 milyona yakın vatandaşımızı da Kurban Bayramı'na kadar en az yüzde 70'inin en az bir doz aşılanmış olmasını sağlamak istiyoruz."
SİNOVAC AŞISININ İÇERİĞİ
Ülkemizde ve dünyada yaygın olarak Çin aşısı şeklinde bilinen Sinovac, viral vektör tabanlı bir aşı türüdür. Viral vektör tabanlı aşılarda zayıflatılarak etkisiz hale getirilmiş, hastalık yapma yeteneği bulunmayan virüsler vücuda verilir ve vücudun bunlara karşı antikor üretmesi sağlanır. Bu teknikle geliştirilen diğer Kovid-19 aşıları arasında Astrazeneca, Sputnik V ve Sinopharm yer alır. Sinovac aşısı içeriği çeşitli bileşenlerden oluşur ve bunlar şu şekilde sıralanabilir:
Antijen: Viral vektör tabanlı bir aşı olan Sinovac aşısında aktif bileşen olarak etkisiz hale getirilmiş Covid-19 virüsleri yer alır. Bu virüsler hastalık yapma yeteneğini kaybetmiş olduğundan vücut açısından enfeksiyon riski oluşturmaz. Fakat antijen olarak algılanması nedeniyle vücut tarafından antikor üretimi gerçekleştirilir ve bu sayede bağışıklık gelişir.
Alüminyum hidroksit: Adjuvan (yardımcı) madde olarak aşıların içerisinde çok uzun yıllardır kullanılan alüminyum hidroksit, aşı içeriğindeki virüslere karşı vücudun verdiği yanıtın artırılmasını sağlar.
Sodyum klorür: Tuz olarak da adlandırabileceğimiz sodyum klorür, aşının yoğunluğunu vücut sıvılarına uygun şekilde ayarlayarak en iyi şekilde yayılmasını sağlar.
Sodyum hidroksit: Aşı içeriğinin uzun süre saklanabilmesi için gerekli pH dengesinin ayarlanmasını sağlar.
Monosodyum ve disodyum hidrojen sülfat: Aşının antijenik özelliğini kaybetmemesi için kullanılan maddelerdir.
Su: Aşı içeriğindeki maddeler su içerisinde çözülerek vücuda enjekte edilir.
BİONTECH AŞISININ İÇERİĞİ
Her aşıda etken maddeler, antibiyotikler veya başka türden bileşenler bulunabilir. Pfizer-BioNTech KOVID-19 Aşısı, içeriğindeki en önemli bileşen mrna’dır. Biontech aşısı, mRNA veya haberci RNA olarak bilinen bir teknik üzerine kuruludur. Mrna tabanlı aşılar, KOVID-19'a neden olan canlı virüsü kullanmaz ve mRNA, DNA'nızın bulunduğu hücrenin çekirdeğine girmez. Bu aşı sadece, hücrelerinize 'spike protein' denilen proteinin, zararsız bir parçasını yapma bilgisi taşır. Bu protein, COVID-19'a neden olan koronavirüsün yüzeyinde bulunur. Bu aşı aracılığıyla mRNA enjekte edildiğinde, hücreleriniz onu, bu sivri uçlu spike proteinini yapmak için kullanır. Daha sonra talimatlar bozulur ve yok olur. Talimatlar doğrultusunda yapılan protein parçası hücre yüzeyinde görüntülenir ve gerçek koronavirüse maruz kalınmış gibi bağışıklık sisteminizi ona karşı antikor üretmesi için uyarır. Bu sayede vücudunuz, gerçek virüs ortaya çıktığı zaman kendini nasıl koruyacağını öğrenmiş olur.
Mrna’ya ek olarak Biontech aşısı, lipidler ((4hidroksibütil)azanediil)bis(heksan-6,1-diil)bis(2-heksildekanoat), 2 [(polietilen glikol)-2000]-N,N-ditetradesilasetamid, 1,2-Distearoyl-sn-glisero-3-fosfokolin ve kolesterol), potasyum klorür, monobazik potasyum fosfat, sodyum klorür, dibazik sodyum fosfat dihidrat ve sukroz bileşenlerini içerir.
SİNOVAC AŞISININ YAN ETKİLERİ
Sinovac aşısının yapılan faz 1 ve faz 2 çalışmalarında herhangi bir ciddi yan etki saptanmamıştır. Bununla birlikte hafif ve orta şiddetli bazı yan etkilerin görülmesi olasıdır. Herkeste görülmemekle birlikte bazı kişilerde gelişebilecek aşı sonrası Sinovac yan etkileri arasında şunlar yer alır:
- Ateş
- Aşının yapıldığı kolda ağrı, kızarıklık, şişlik gibi sorunlar
- Yorgunluk
- Baş ve vücut ağrıları
- Titreme
- İshal
Bu yan etkiler hemen tüm aşı türlerinde görülebilecek, genellikle birkaç günden daha kısa süren ve hafif-orta şiddetli sorunlardır. Yine de herhangi bir ani reaksiyon gelişme olasılığına karşı aşı yapılan kişilerin 15-30 dakika gibi bir süre boyunca bulunduğu sağlık kuruluşundan ayrılmaması gerekir. Alerjik reaksiyon ve anafilaksi riski aşılar için oldukça nadir olarak karşılaşılan bir durumdur. Aşının yapılmasının ardından gelişmesi normal olarak değerlendirilen bu yan etkiler, aslında aşının olması gerektiği gibi etki göstererek bağışıklık sistemini harekete geçirmiş olduğu anlamına gelir. Dolayısıyla olumlu bir durum olarak dahi değerlendirilebilir. Fakat yukarıdaki hafif veya orta şiddetteki semptomların haricinde beklenmeyen bir yan etkinin oluşması veya birkaç günden uzun süren semptomların söz konusu olması halinde sağlık kuruluşlarına başvurularak kontrolden geçmekte fayda vardır. Aşı sonrası merak edilen konulardan bir tanesi koronavirüse yakalanma olasılığının olup olmamasıdır.
Yapılan çalışmalar aşı olan kişilerde koronavirüse yakalanma olasılığının büyük ölçüde azaldığını, buna rağmen hastalığa yakalanan kişilerde ise enfeksiyonun hafif belirtilerle atlatıldığı ve yoğun bakım ihtiyacının oluşmadığını göstermektedir. Fakat yeniden enfeksiyona yakalanma ve hastalık etkenini bulaştırma riski devam ettiğinden maske, mesafe ve hijyen kurallarına aşı sonrasında da aynı şekilde dikkat edilmelidir. Uzun vadeli yan etkiler konusunda halen bilimsel çalışmalar yürütülmeye devam etse de henüz elde edilen çalışmalar içerisinde herhangi bir ciddi yan etki raporlanmamıştır. Şu anda dünya genelinde uygulanan aşılar içerisinde canlı aşı yoktur; dolayısıyla aşı içeriğindeki antijenlerin aşı olan kişilerde hastalığa yol açma olasılığından söz edilemez. Sinovac aşısı içeriğinde bulunan etkisiz hale getirilmiş virüsler enfeksiyon oluşturma yeteneğine sahip değildir. Bu nedenle aşı sonrasında hissedilebilecek yan etkiler hastalığa yakalanma şeklinde yorumlanmamalıdır.
BİONTECH AŞISININ YAN ETKİLERİ
Çalışmalar sırasında yakından izlenen çok sayıda kişiye dayanarak, hasta güvenlik profili, yan etkiler açısından çok başarılı bulunmuştur. Biontech aşısının yan etkileri aşağıdaki şekilde sıralanabilir:
ENJEKSİYON YAPILAN ÇEVREDE AĞRI
Pfizer-BioNTech COVID-19 aşısı, kişiye 3 hafta arayla iki doz halinde uygulanır. Bugüne kadar, devam eden bir faz 3 klinik deneye kayıtlı 37.586 katılımcıdan aşıyla ilgili güvenlik verileri toplanmıştır. Aşının en sık bildirilen yan etkisi, enjeksiyon bölgesine ait reaksiyondur. Bu tür reaksiyonlar aşının enjekte edildiği bölgede bazı ağrılara ve başka semptomlara neden olabilir. Bazen enjeksiyon bölgesinde biraz kızarıklık, biraz sıcaklık, hafif şişlik veya sertlik gibi durumlarla karşılaşabilirsiniz. Bu aşılara ait çok tipik bir durumdur. Böyle semptomlarda hassaslaşabilirsiniz ve kolunuzu hareket ettirirken acı duyabilirsiniz. Enjeksiyon bölgesinde görülen reaksiyonlar, aşıyı alan katılımcıların %84'ü tarafından bildirilmiştir.
CİLT REAKSİYONLARI
Nadir olarak, insanların aşı olduktan sonra cilt reaksiyonları geliştirdiği görülür. Bu tür reaksiyonlar, enjeksiyon bölgesi çevresinde döküntüler, büyük kırmızı lekeler ve diğer cilt semptomları şeklinde görülür. Araştırmacılar, bu tür semptomların gecikmiş bir alerjik reaksiyondan kaynaklandığına dair kanıtlar bulmuşlardır. Reaksiyonlar genellikle enjeksiyon bölgesinin etrafındaki alanla sınırlı kalır ve ciddi olarak seyretmez. Semptomlar 2 ila 11 gün içinde kaybolur.
YORGUNLUK, BAŞ VE KAS AĞRISI
Pfizer-BioNTech COVID-19 aşısının yaygın olarak bildirilen diğer yan etkileri arasında yorgunluk, baş ağrısı ve kas ağrısı sayılır. Yorgunluk, aşı olan araştırma deneklerinin kabaca %63'ü tarafından rapor edilmiştir. Baş ağrısı ve kas ağrısı ise araştırma deneklerinin sırasıyla %55 ve 38'ini etkilemiştir. Çoğu durumda, bu semptomlar hafif olarak seyretmiştir ve 1 gün içinde kaybolmuştur. Daha az sayıda katılımcı, aşılamadan sonra titreme, eklem ağrısı veya ateş semptomlarını bildirmiştir. Katılımcıların aşının ikinci dozunu almasının ardından, bu tür semptomları bildirme olasılıkları daha yüksektir.
Ciddi semptomların görülmesi nadirdir. Aşıyı ve plaseboyu aynı şekilde alan kişiler arasında bildirilen ciddi yan etki oranı %0,5'ten azdır ve iki grup arasında önemli bir fark bulunmamıştır. Aşı alan katılımcılarda dört yüz felci vakası rapor edilirken, plasebo alanlarda hiçbir vaka bildirilmemiştir. Ancak bu dört vaka, genel popülasyondaki yüz felci oranı ile tutarlılık gösterir. Başka bir deyişle, yüz felcine Biontech aşısının neden olduğuna dair net bir kanıt bulunmamaktadır.
Aşılara karşı şiddetli alerjik reaksiyonlar çok nadirdir, ancak bunlar aynı zamanda olasıdır. FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) ilk doz Pfizer-BioNTech KOVID-19 aşısına veya içeriğindeki herhangi bir maddeye karşı şiddetli alerjik reaksiyon gösteren kişilerin aşı olmamasını tavsiye etmektedir.
PFIZER/BIONTECH AŞISININ BAŞARI ORANI
Biontech aşısı iki doz olmayı gerektirir ve tam etki için ideal olarak 21 gün arayla iki doz olunur. Lancet'te yayınlanan 2021 tarihli bir araştırmaya göre, aşının tek bir dozdan sonra %85'e kadar yüksek bir etkinlik oranına sahip olduğu belirtilmektedir. İngiltere Halk Sağlığı (PHE), daha önce New England Tıp Dergisi'nde Biontech aşısının etkinliği üzerine yayınlanmış bir çalışmayı yeniden analiz etmiştir. Bu analize göre, birinci dozdan sonra 15 ila 21. günler için ve 21. günde ikinci dozdan önce yüzde 89 etkinlik oranına sahip olduğunu belirlemiştir. İkinci dozu almanın sonunda Biontech aşısı koruyuculuğu yüzde 95.3 olarak açıklanmıştır.
Aşı etkinliği, belirli bir popülasyonda, kontrollü bir ortamda klinik bir deneyde, bir aşının ne kadar iyi çalıştığını ölçmeye verilen addır. Gerçek dünyadaki etkinlik çeşitli nedenlerle daha düşük olabilir. Ancak bu aşının yansıması olarak kabul edilmez. Biontech aşısının, "gerçek dünya" ortamında asemptomatik olanlar da dahil olmak üzere, bulaşları yaklaşık %90 oranında azalttığı bulunmuştur. Klinik deneyler, yalnızca belirli bir zamanda virüste neler olduğunu inceler. Ancak aşı genel nüfusa verildiğinde, virüsün yaygınlığı değişmiş olabilir veya yeni varyantlar çıkabilir. Bu, gerçek dünyadaki etkinliğinin, klinik deney sonuçlarından farklı olmasının bir nedenidir.
Mevcut aşıların hiçbiri bulaşmanın önüne tamamen geçemez. Bu nedenle ellerinizi yıkamayı, maske takmayı ve sosyal mesafeyi korumayı ihmal etmemeniz gerekir. Hiçbir aşı için %100 etkinlik söz konusu değildir. Bu, aşılanmış kişilerde hala COVID-19 bulaşlarının olabileceği anlamına gelir. Varyantlarla ilgili olarak da, Biontech aşısının bulaşı ve ciddi hastalık oranını önemli ölçüde azalttığı saptanmıştır.
Araştırmalar, Biontech aşısı ile tam olarak aşılanmış bireylerin, Birleşik Krallık'ta ilk keşfedilen varyanttan gelişen COVID-19 enfeksiyonu olasılığının %90 daha az olduğunu göstermiştir. Eğer bulaş gerçekleştiyse de, neredeyse hiç ciddi vaka gözlenmemiştir. Bu da, Biontech’in varyantlara karşı etkinliği için umut verici bir haberdir.
SİNOVAC AŞISININ BAŞARI ORANI
Sinovac firması tarafından üretilen Coronavac adlı aşı, Çin’de kullanımı onaylanmış olan ve Türkiye’nin de içerisinde yer aldığı 10’dan fazla ülkede acil kullanım için onaylanmış bir aşı türüdür. Aşının etkinliğine ilişkin Brezilya’da yapılan bir çalışmada semptomları olan veya olmayan kişiler arasında aşının başarı oranı %50,65 olarak tespit edilmiştir. Bununla birlikte Türkiye’de yapılan araştırma sonucunda ise semptomları olan Kovid-19 enfeksiyonundan korunmada Sinovac aşısının %91,25 oranında başarı gösterdiği görülmüştür. Aşı uygulaması ile birlikte antijen olarak vücuda verilen zayıflatılmış ve etkisiz hale getirilmiş Kovid-19 virüslerine karşı vücut bağışıklık sistemi tarafından T ve B lenfositleri üretilir. Bu hücreler hastalık etkeni olan antijenleri yok eder ve bunlara karşı bağışıklık geliştirilmiş olur. Kovid-19 etkenine karşı belirli bir miktarda koruma sağladığı bilinse de Coronavac da dahil olmak üzere hiçbir aşının ne kadar süre ile koruma sağladığı henüz bilinmemektedir. Eldeki bulgulara göre bakıldığında bağışıklığın aylar içerisinde azalarak bir süre sonra yok olduğu düşünülse de bu konudaki araştırmalar halen sürdürülmektedir.
HANGİ AŞI DAHA İYİ, DAHA ETKİLİ ÇİN AŞISI MI ALMAN AŞISI MI?
Sinovac aşısının Türkiye'de yapılan faz 3 çalışmalarının ardından açıklanan sonuçlara göre aşının etkililiği yüzde 83,5, hastanede yatışı engelleme oranının ise yüzde 100 olarak tespit edildiği açıklanmıştı.
Ancak aşının Brezilya'da yapılan denemelerinde koruma oranının etkinliğinin yüzde 50,4 olduğunu açıkladı. Dünyada 13 ülke Sinovac aşısı kullanıyor.
Biontech tarafından geliştirilen aşının koronavirüse karşı yüzde 94,5 ile en çok koruma sağlayan aşı olduğu açıklanmıştı. Ayrıca Türkiye'de de faz denemeleri sürdürülen aşı hakkında konuşan Prof. Dr. Murat Akova," Alman aşısında etkinlik sonucu yüzde 94.5 gibi gözüküyor. Alman aşısıyla ilgili şöyle bir yeni veri var. Bu aşının ilk dozundan sonrada oldukça koruyucu olduğu tahmin ediliyor. Özellikle İsrail'den gelen veriler buna işaret ediyor. Alman aşısında tek doz almış olanlarda yüzde 80'den fazla etkinlik olduğuna dair veriler var. Tabii bu gönüllülerin izleme süreleri uzadıkça farklı türde verilerin elde edilmesi de söz konusu olabilir" demişti.
Edinilen verilere göre Çin aşısı iki doz aşı olunduktan 45 gün sonra bağışıklık oluşturuyor. Aşı olan kişilerin bu süreçte koronavirüs tedbirlerine uyması önem taşıyor. BioNTech aşısı ise ilk dozun ardından yüzde 80'nin üzerinde koruma sağladığı biliniyor.
Sinovac aşının ise ilk dozu aldıktan sonra koruma oranının yüzde 50 civarlarında olduğu ifade ediliyor.