658. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşlerinde başpehlivan belli oldu!

Sarayiçi Er Meydanı’ndan 658. gerçekleştirilen Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde, başpehlivanların final güreşleri tamamlandı.

Güreş kariyerleri boyunca ilk kez Kırkpınar Er Meydanı’nda güreşen iki güçlü isim kıran kırana güreşti.

Kırkpınar şampiyonu olmak için kıyasıya mücadele eden başpehlivanlardan 2011-2012 yılı birincisi Antalyalı Ali Gürbüz, rakibi 2015 ve 2018 yılı birincisi son şampiyon Orhan Okulu’yu yenerek, altın kemerin sahibi oldu. 

658. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri final güreşine kalan başpehlivanlar Ali Gürbüz ve Orhan Okulu final müsabakasının ilk 40 dakikalık bölümünde yenişme olmadı. Müsabakanın süresiz altın bölümünde Gürbüz, rakibi Okulu karşısında altın puan alarak, altın kemeri kazanan taraf oldu. 

ALİ GÜRBÜZ'ÜN ALTIN KEMER YOLCULUĞU

2011-2012 yıllarında altın kemere uzanan Ali Gürbüz, 658’inci tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde, ilk turda Abdullah Güngör’ü, ikinci turda Serhat Gökmen’i, üçüncü turda İsmail Koç’u, çeyrek finalde Faruk Akkoyun’u, yarı finalde de Hamza Köseoğlu’nu yenerek, finale adını yazdırdı. Gürbüz, final güreşinde rakibi Orhan Okulu’yu yenerek, 2019 yılı Türkiye Cumhuriyeti şampiyonu oldu. 

ALİ GÜRBÜZ KİMDİR?

Antalya’da başpehlivan Mehmet Öztürk’ün torunu, Kırkpınar başpehlivanı olan Recep Gürbüz’ün oğlu olarak 26 Ekim 1987 tarihinde dünyaya geldi. Gürbüz; yiğit, bahadır manasına gelen güreşin ikinci piri olarak da kabul edilen yiğitliğin simgesi Hz. Ali’nin ismi olan Ali ismini aldı. 2004 yılında lise eğitimini Murat Paşa Lisesi’nde tamamladıktan sonra aynı yıl Gazi üniversitesi Beden Eğitimi Spor Yüksek Okulu’nu kazanarak lisans eğitimine Ankara’da başladı. Üniversite eğitimi esnasında minder güreşine yöneldi. 2007 yılında Gençler Avrupa Şampiyonası’nda ve Gençler Dünya Şampiyonası’nda üçüncülük elde etti.

Babası Recep Gürbüz’ün oğlu Ali’nin dünyaya gelmesinden 8 ay sonra 1988 yılında Kırkpınar Başpehlivanı olup ilk defa Antalya’ya kemeri getirmesinin ardından 1 yıl sonra elem vaziyette beyninde meydana gelen tümörden dolayı vefat etmesinden sonra ailesinin, bilhassa dedesi Mehmet Öztürk’ün gayreti ve güreş sever Antalya halkının babasının mirası olan kemerin Antalya’ya gelmesi isteğinin şevkiyle er meydanına çıkıp kemeri kazanma hayali ve inancıyla ilk defa 1998 yılında Kırkpınar’da er meydanına çıktı.

1998 yılı Kırkpınar Yağlı Güreşlerine katıldığı ilk güreş deneyiminde Minik 2 boyunda ikincilik kürsüsüne çıktı. Daha sonra sırasıyla 2002 yılında Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşlerinde Tozkoparan boyunda yine ikinci oldu. 2003 yılında Deste Küçük Boyda birincilik kürsüsüne çıktı. 2005 yılı Kırkpınar Yağlı Güreşlerinde Deste Büyük Boyda, 2006 yılında da, Küçük Orta Büyük Boyda birinci oldu. Bu başarının ardından bir yıl sonra 2008 yılında Kırkpınar Yağlı Güreşlerinde Er Meydanında Başaltı Boyunda birincilik kürsüsüne çıkarak Başpehlivan Boyunda güreşmeye hak kazandı. Başpehlivan olarak güreştiği 2009 yılında Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde üçüncü, 2010 yılında ikinci oldu. 2011 yılı 650. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde final müsabakasında Başpehlivan Recep Kara’yı yenerek ilk defa Kırkpınar Başpehlivanı olarak er meydanında altın kemer kuşandı. Bir yıl sonra 2012 yılında Kırkpınar Yağlı Güreşlerinde tekrar Recep Kara’yı yenerek Başpehlivan oldu. Hedefi de altın kemerler kazanarak babasıyla başlayan serüveni tamamlamaktır. En büyük arzusunun Altın Kemeri Antalya’ya kazandırmak olduğunu belirtmişti...