Adana mutabakatı nedir, ne zaman imzalanmıştır?
1998 Yılında Türkiye ile Suriye arasında Adana'da imzalanan mütabakatta Suriye, PKK faliyetlerine destek vermiyeceğini taahhüt etmiştir. Adana mutabakatı nedir, hangi devletlar arasında imzalanmıştır, ne zaman imzalanmıştı? işte detaylar.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı görüşmede, Türkiye ile Suriye arasında 1998 yılında imzalanan “Adana Mutabakatı”nın gündeme geldiğini ve bu mutabakatın yeniden hayata geçirilmesi için çalışacaklarını açıkladı. “Adana Mutabakatı” olarak bilinen anlaşma, terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ın yakalanmasının hazırlayıcısı olarak biliniyor.
Erdoğan, Kara Harp Okulu’nda yaptığı konuşmada, “Düştüğümüzde tekme atmak için bekleyen o kadar çok kesim var ki ne olursa olsun ayakta kalmanın önemini çok iyi biliyoruz. Türkiye'nin son 5-6 yılda başına gelen her hadise ülkemizi düşürme projesinin parçasıdır. AB süreci budur. Suriye'deki olaylar budur. Suriye ile Adana Protokolü imzalanmıştır. Bu Adana mutabakatının yeniden gündeme gelmesi gerektiğini çok iyi anlıyoruz” ifadelerini kullandı.
ADANA MUTABAKATI’NDAN ÖCALAN’IN YAKALANMASINA
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözünü ettiği “Adana Mutabakatı” neydi, nasıl ortaya çıktı?
1998 yılında Suriye üzerinden Türkiye’ye terör saldırılarının artması sonrası Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısında terörle mücadele konusunda önemli kararlar alındı. Dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Atilla Ateş de Hatay’da Suriye sınırında yaptığı konuşmada terör saldırılarının “Suriye’ye savaş nedeni” olacağını söyledi.
Türkiye ile Suriye arasında artan gerginlik üzerine, dönemin ABD Başkanı Bill Clinton’ın da devreye girmesiyle, Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek arabulucu görevini üstlendi. Arabuluculuk sonucunda da iki devlet arasında 20 Ekim 1998 tarihinde Türk heyetine başkanlık eden büyükelçi Uğur Ziyal ve Suriye heyetine başkanlık eden Siyasi Güvenlik Başkanı Tümgeneral Adnan Badr El Hassan tarafından “Adana Mutabakatı” imzalandı.
Türkiye ile Suriye arasında yaşanan bu gerilimde terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan 9 Ekim 1998’de Suriye’den kaçmak zorunda kaldı.
Yunanistan’ın iltica talebini reddetmesi üzerine Öcalan, 4 Kasım’da Rusya, 12 Kasım’da da İtalya’ya kaçtı. Burada bir villada saklanan Öcalan, Türkiye’de artan protesto gösterileri üzerine İtalya’nın sınırdışı etmesiyle tekrar Rusya’ya geçti. 29 Ocak’ta Rusya’dan ayrılarak Yunanistan’a ardından da başka bir Avrupa ülkesine geçmek isteyen Öcalan reddedilince, 2 Şubat’ta Kenya’ya gitti. Kenya’da “Hollanda’ya götürüleceği” söylenen Öcalan, 15 Şubat’ta MİT operasyonuyla yakalanarak 16 Şubat’ta Türkiye’ye getirildi.
TERÖR ÖRGÜTLERİNE KARŞI ORTAK MÜCADELE
20 Ekim 1998 tarihinde imzalanan Adana Mutabakatı, 21 Aralık 2010 tarihinde “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Terör ve Terör Örgütlerine Karşı Ortak İşbirliği Anlaşması” adıyla dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim tarafından imzalandı.
23 maddelik anlaşma 3 yıl yürürlükte kaldı. Anlaşmaya göre Türkiye ve Suriye, başta terör örgütü PKK olmak üzere iki ülkenin güvenliğini ve istikrarını tehdit eden terör ve terör örgütlerine karşı olarak mücadeleyi kapsıyordu. Meclis’e gelen anlaşmayla hedeflenenler şöyle belirtildi:
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Terör ve Terör Örgütlerine Karşı Ortak İşbirliği Anlaşması
“Anlaşma uyarınca başta PKK olmak üzere, iki ülke için tehdit teşkil eden tüm terör öğütlerinin eleman toplama, eğitim, propaganda ve terörizmi finansmanı faaliyetlerinin engellenmesi; terör örgütlerinin silah, patlayıcı madde ve lojistik destek temin etmelerinin, yasadışı sınır geçişi yapmalarının, taraf ülkelerden birine veya üçüncü ülkelere militan, silah ve patlayıcı madde aktarmalarının, teröristlerin taraf ülkelerinden birinde ikamet etmelerinin veya herhangi bir faaliyette bulunmalarının önlenmesi; terör örgütlerinin faaliyetlerinin, sürekli izlenmesi; gerektiğinde ortak operasyonlar yapılması; teröristlerin tutuklanarak vatandaşı olduğu tarafa teslim edilmesi; terör eylemleri ve bunların engellenmesine ilişkin olarak bilgi, belge ve istihbarat değişimi konularında işbirliği öngörülmektedir.”
O dönem Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan’ın da imzasının bulunduğu anlaşmada şu maddeler yer aldı:
Adana Mutabakatı geliştirilerek, iki ülke arasındaki teröre karşı işbirliği arttırılacak
Başta PKK/Kongre-Gel olmak üzere terör örgütlerine karşı güvenlik işbirliği yapılacak
İki ülke terör örgütlerine karşı birlikte hareket edecek
Terör örgütlerinin kamp kurma, eğitim yapma, yasa dışı sınır geçişleri, silah ticareti gibi faaliyetleri engellenecek
Terör örgütü liderlerinin ikamet etmesine, basın faaliyetinde bulunmasına izin verilmeyecek
Terör örgütü mensuplarının sınır geçişlerine izin verilmeyecek
Gerektiğinde ortak operasyon düzenlenecek
Tutuklanan terör örgütü üyeleri hangi ülke vatandaşıysa o ülkeye gönderilecek
İstihbarat paylaşımı yapılacak.
ERDOĞAN-PUTİN GÖRÜŞMESİYLE TEKRAR GÜNDEME GELDİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kara Harp Okulu’nda yaptığı konuşmada, Rusya lideri Putin ile önceki gün yaptığı görüşmede Adana Mutabakatı’nın yeniden gündeme geldiğini söyledi. Erdoğan şu açıklamayı yaptı:
“Ne olursa olsun, ayakta kalmanın önemini çok iyi biliyoruz. Türkiye´nin son 5-6 yılda başına gelen her hadise, ülkemizi tökezletip, düşürme projesinin birer parçası. AB süreci, şu anda Suriye´de yaşanan olaylardaki durum budur. 1998’de Suriye ile Türkiye arasında bir Adana Mutabakatı imzalanmıştır. Bunun altında bir yerde bölücü terör örgütünün bize teslimi yatıyordu. Şimdi tabii dünkü seyahatten sonra Sayın Putin´le yatığımız görüşmelerle bu Adana Mutabakatı´nın yeniden gündeme gelmesi, bunun üzerinde ısrarlı bir şekilde durmamızın gerekliliğini daha iyi anlıyoruz. Milletimiz bu gerçeği gördüğü için ülkesine ve devletine sımsıkı sarılmış, birlik içinde tüm saldırıları boşa çıkarmıştır.”