AK Parti Sözcüsü Çelik, MYK Toplantısı sonrasında konuştu
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, koronavirüsle mücadeleye ilişkin olarak," Türkiye bu süreçte olabilecek en hazırlıklı biçimde mücadelesini sürdürüyor. Tabi bu sürecin başından itibaren bugüne kadar maalesef çok kafa karıştıran, çok can sıkıcı birtakım yaklaşımlar karşısında hafızamızı tazelemekte fayda var." dedi.
AK Parti'de MYK toplantısı sonrası parti Sözcüsü Ömer Çelik, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Çelik, koronavirüs salgının seyri alınan önlemler ve gelişmeler hakkında konuştu.
Ömer Çelik'in açıklamalarından satır başları şu şekilde:
Bütün Dünya çok önemli bir süreçten geçiyor. Türkiye de tabi bununla birlikte çok kritik, daha önce deneyimlemediği bir süreçten geçiyor. Bu hayat tarzlarımız, dünyanın nizamı üzerinde yeni düşünceler geliştirmemiz de gerektiren bir işaretler bütününü de içeriyor. Türkiye bu süreçte olabilecek en hazırlıklı biçimde mücadelesini sürdürüyor. Tabi bu sürecin başından itibaren bugüne kadar maalesef çok kafa karıştıran, çok can sıkıcı birtakım yaklaşımlar karşısında hafızamızı tazelemekte fayda var.
"KİMSE VİRÜSÜN YAYGINLAŞACAĞINI TAHMİN ETMEDİ"
Bu virüs Vuhan'da görüldüğünde bunun bu kadar yaygınlaşacağını kimse tahmin etmedi. Avrupa'da ilk olarak Fransa'da 27 Ocak'ta tespit edildi. Ülkeler bazı tedbirlere girişti ancak gevşek davranıldı. Daha sonra komşularımız derken dünyanın her tarafında görülmeye başladı. Ve nihayetinde 11 Mart'ta. Vuhan'da görüldüğü Aralık ayının ardından Dünya Sağlık Örgütü coronavirüs pandemisi ilan etti. Dünya salgını yani. Ülkemiz de güçlü şekilde bununla mücadele ediyor.
Tabi tedbirler konusunda bir eksik mi var? Yeterli tedbir alınıyor mu? gibi zaman zaman da sorumsuzluğa giden bir yaklaşım görüyoruz. Vatandaşlarımızın hayatından böyle bir süreçte daha önemli bir şey yoktur. Daha dünya salgını ciddiye almazken sadece Çin düzeyinde bir salgın olarak görürken Türkiye bir operasyon merkezi kurmuş ve Bilim Kurulu'nu oluşturmuştur."
"SÜREÇ ŞEFFAFLIKLA SÜRDÜRÜLMEYE ÇALIŞILIYOR"
Birçok ülke kendi vatandaşlarını para karşılığında getirme teklifleri yaparken, kimileri para da verse getirmekte tereddüt ederken uçaklarla vatandaşlarımızı hızlı ve kararlı biçimde ülkemize getirdik. 27 Şubat'ta sınırlarımızı kapatıp sınırlarımızda sahra hastaneleri kurduk. 17 yılda sağlık alanındaki gerçekleştirdiğimiz dönüşüm bizi hazırlıklıklı kıldı. Süreç büyük bir şeffaflıkla sürdürülmeye çalışılıyor."
Tüm şeffaflığa rağmen koronavirüsten siyasi rant elde etmeye çalışan bazı siyasetçiler var. Yıkım siyasetinin zamanı değil.
Esnafın Halkbank'a olan kredi borçları 3 ay ertelendi.
Milli Dayanışma Kampanyası'nı eleştirenler var. Vatandaşımızın birbiriyle dayanışması zaaf anlamına gelmez. Eleştiren şahıslar ne devleti anlamışlar ne de milleti!
"SÜREÇ ŞEFFAFLIKLA SÜRDÜRÜLMEYE ÇALIŞILIYOR"
17 yılda sağlık alanındaki gerçekleştirdiğimiz dönüşüm bizi hazırlıklı kıldı. Süreç büyük bir şeffaflıkla sürdürülmeye çalışılıyor. Esnafın Halkbank'a olan kredi borçları 3 ay ertelendi. Hayatın akışını felç etmeden tedbirler almaya çalıştık ve aldık. Bunun daha sonrası, 1 hafta, 2 hafta sonrası, belki aylar sonrası var çünkü. Buna göre ekonomik bir şoku önlemek adına bu tedbirlerin dikkatle ve kararlılıkla alınması önemliydi.
KORONAVİRÜS FIRSATÇILARI
Fırsatçılık yapanlara karşı katı tedbirler alındı. Çünkü bu krizin ne kadar süreceğini kimse bilmiyor dünyada. Burada fırsatçılık yapılmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Allah'ın yardımı, bilim insanlarımızın desteği, milletimizin feraseti ile insanımızın hayatını azami derecede koruyarak bu süreci yürüteceğiz.
YAŞLILARA YÖNELİK DAVRANIŞLAR
Yaşlılarımıza hürmetsizlik edenlere karşı İçişleri Bakanlığımız tedbirlerini aldı ve gereken yapıldı. Bir yandan bu sürecin onların hayatını korumak için zorunlu olduğunu bilmeye devam etmemiz gerekiyor.
"VATANDAŞLARIMIZIN BİRBİRİYLE DAYANIŞMASI ZAAF ANLAMINA GELMEZ"
"Biz bize yeteriz Türkiye'm adlı kampanyamıza çamur atma çabasında olanlar var. Vatandaşımızın birbiriyle dayanışması zaaf anlamına gelmez. Eleştiren şahıslar ne devleti anlamışlar ne de milleti. Başka ülkelerde olmamasını örnek göstermeye çalışanlar var. Vatandaşımızın ihtiyacı olanı yurt dışına göndermiyoruz. O zaman onlar gibi mi yapacağız? Avrupa Birliği içerisinde büyük bir kavga ve mücadele var. Bir ülke başka ülkeye giden yardıma el koyuyor. Bu bencillik tarihin akışını değiştiriyor. Sonra da birbirlerini yalnız bıraktıkları için özür diliyorlar. Vatandaşımızın birbiriyle dayanışması devlette zaaf olduğu anlamına gelmez. İçerisinden çıktıkları toplumu tanımayanlar bu ifadelerin sahipleri."
"VATANDAŞLARIMIZDA TRAVMA YARATACAK BİR YAKLAŞIM GÖSTERİLMEMESİ GEREKİR"
Bir şikayet var. Medya çok önemli. Yayınlarla vatandaşlarımızı bilgilendirmeye çalışıyorlar. Fakat son zamanlardaki yayınlarda bilim adamlarının kendi aralarındaki teknik konuların vatandaşın gündemine getirildiğini görüyoruz.
Zaman zaman tartışma programlarının ancak uzmanları ilgilendiren teknik tartışmalara döndüğünü görüyoruz. Bilim adamlarımız için bunlar önemlidir. Ama bu uzmanların ya da profesyonellerin kendi gündeminin vatandaşın gündemi olmadığını anlamak gerekiyor. Bunun tedirginliği artırıcı bir duruma neden olduğunu görüyoruz.
Vatandaşımızda travma yaratacak bir yaklaşım gösterilmemesi gerekir. Tedbirleri almayı bir travmaya dönüştürmemek lazım.
"BİRBİRİMİZE DAHA ÇOK SARILARAK..."
Tedbirlerimizi rasyonel şekilde alacağız umudu da yüksek tutacağız. Aşırı sağ yükselirken devletler içlerine kapanırken bir kere daha insani, değerlerin ne kadar önemli olduğu görülmüştür.
Bütün bu günler bilim adamlarımızın büyük gayretleriyle onların rehberliği ile hükümetimizin tedbirlerine uyarak birbirimize daha çok sarılarak umudu ayakta tutarak atlatılacaktır. Bu günler de geçecek inşallah.
KILIÇDAROĞLU'NA CEVAP: HASTALIK ÜRETMEK YAKLAŞIMINDA OLMAMAK GEREKİR
"(Kılıçdaroğlu'nun Milli Dayanışma Kampanyası açıklaması) Buna hamaset denilmesi ayıp. Bugünlerde siyasi hastalık üretmek yaklaşımında olmamak gerekir.