AK Parti Sözcüsü Çelik'ten Kılıçdaroğlu'na tepki: Bu haber yalan bir haberdir!
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik MYK toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Bütün vatandaşların aşı olmasının önemli olduğunu ifade eden Çelik, ayrıca, Katar'dan gelen öğrencilerin sınavsız bir şekilde tıp eğitimi alacağı iddialarıyla ilgili olarak CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na tepki gösterdi.
AK Parti MYK sonrasında açıklamalarda bulunan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Katar'dan gelen öğrencilerin sınavsız bir şekilde tıp eğitimi alacağı iddialarına ilişkin konuştu. Çelik, Cumhuriyet Halk partisi Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na açıklamaları dolayısıyla tepki gösterdi.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'in açıklamalarından satırbaşları şu şekilde:
MYK'mızda terörle mücadele her zamanki gibi önemli yer tutuyor. Türkiye terör konusunda bütün unsurlarıyla yeryüzünün en büyük mücadelesini veriyor. Bazı grupların Irak'ın egemenliğine yönelik Türkiye'nin ihlalleri olduğu şeklinde ifadeleri var. Bunların hepsi kara propagandadır. Kardeş Irak'ın toprak bütünlüğünü Türkiye destekliyor. Oradan gelen terör tehdidi Irak'ın kendi unsurlarınca bertaraf edemeyince Türkiye kendi topraklarına yönelik terör tehditlerine hukuka dayanan bir mücadele yürütüyor. Bu operasyonlar Türkiye'nin sınır güvenliğini koruyan operasyonlar olduğu gibi kardeş Irak'ın topraklarında konuşlanmış teröristlere karşı Irak halkına verdiğimiz bir destek olarak da değerlendirilebilir.
MÜSİLAJ SORUNU
Bu konuyu gündemin üst sıralarında tutuyoruz. 20. gününde bu seferberlik. 425 bölgede çalışmalar devam ediyor. Çeşitli stratejiler uygulanıyor. Toplanan müsilajlar düzenli olarak depolama alanlarına gönderiliyor. Bu çerçevede 6 bin 738 denetim gerçekleştirildi. Denetimler sonucu kurallara uymayan 26 işletmeye faaliyetten men cezası verilmiştir. 14 milyon TL civarında da para cezası uygulanmıştır. Sayın Cumhurbaşkanımız konuyu yakından takip etmektedir. Verdiği talimatlar titizlikle uygulanmaktadır.
KORONAVİRÜS SALGININDA NORMALLEŞME ADIMI
Normalleşme çerçevesinde en önemlisi normalleşmenin hızlanması, hızlandıktan sonra kalıcı olması için aşı programının güçlü bir şekilde yürütülmesi. Günde 1 milyondan fazla aşı uyguluyor sağlık çalışanlarımız. Hepsine teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bilim Kurulu'nun tavsiyelerine uyuyoruz, siyasi olarak söylemiyoruz. Tavsiye herkesin aşılanmasının pandemiyle mücadele için olmazsa olmaz bir koşul olduğudur. Bütün vatandaşlarımınız aşı olmaları son derece önemlidir.
AVRUPA BİRLİĞİ KENDİ PRENSİPLERİNİ YOK SAYIYOR
Burada Türkiye'yle Doğu Akdeniz'de işbirliği yapmanın önemi gibi vurgular var. Ama bu vurgular olumlu gibi gözükse de raporun diğer kısımlarına bakıldığında yeterince olumlu değil. Türkiye bir diyalog başlatılması için üzerine düşeni fazlasıyla ortaya koydu. ancak örneğin AB Gümrük Birliği'nin güncellenmesi gibi bir konuda irade ortaya koymadı. Eğer olumlu bir ajanda ortaya koyacaksak her iki taraf için de kazan-kazan formülünü ortaya çıkaracak maddelerin başında Gümrük Birliği'nin güncellenmesi gelmektedir. Maalesef burada bile somut bir karar alınamadığını görüyoruz. Sürekli olarak bu konularda somut karar almayı erteleyen bir tablo var. Bazı ülkelerin erteleme taktiği var, bazılarının samimiyeti var ama irade ortaya koyamıyorlar.
İlk defa tarihinde AB herhangi bir vizyon yaratamayan köşeye kendisini hapsetmiş durumda. Bildiride, Türkiye'nin adaylık statüsünde atıfta bulunulmaması da bu vizyon eksikliğinin neticelerinde biri. 'Hukukun üstünlüğü ve temel haklar konusunda diyalog öneriyoruz' diyorlar. Biz de diyoruz ki, bu konularda diyalog öneriyorsanız, diyalog mekanizması bellidir. Türkiye bu konudan kaçmıyor. Siz temel diyalog mekanizması olan fasılları açmadan fasılları açmak için bile şart koşarsanız kendi prensiplerinizi çiğnemiş olursunuz. Mali yardım paketi öneriyorlar. Göç meselesi sadece buna indirgenemez. Bu paketi Türkiye'ye vermiş olmuyorsunuz, Suriye ve sığınmacılar için veriyorsunuz. Doğrudan kendinizi ilgilendiren bir konuda bile bu kadar geç karar almanız ve düşük limitli hareket etmeniz vahim bir hatadır. Türkiye bu yükü çekiyor ama bunun da bir sınırı var. Temel haklar ve hukukun üstünlüğü konusunda diyalog istiyorsanız ve samimiyseniz Türkiye 'Bunu hemen konuşalım' diyor. Kıbrıs konusuna ilişkin hükümleri hakkaniyetli bir yaklaşım ifade etmiyor. Rum-Yunan tezlerinden başka bir şey değil. AB'nin bir kere daha Ada'daki gerçekleri görmesi gerektiğini ifade ediyoruz.
AK PARTİ SÖZCÜSÜ ÇELİK'TEN KABİL HAVALİMANI'NA DAİR AÇIKLAMA
Muhalefet partilerinde geçmişte diplomat görevi yapmış kişiler de var. Fakat genel başkanlar, bazen sözcüler düzeyinde yanlış bir yaklaşım üretildiğini görüyoruz. Kabil Havalimanı'nın güvenliği 2013'ten beri ülkemiz tarafından yürütülüyor. Dolayısıyla bu yeni bir durum değil. Türkiye taşeronluk yapacakmış gibi yanlış ve yakışıksız ifadeler kullanılıyor. Bu konuda da henüz bir karar verilmiş değil, istişareler devam ediyor. Hem finans, hem lojistik hem de güvenlik konularında Türkiye'nin uluslararası toplumun güçlü desteğine ihtiyacı var. Sayın Cumhurbaşkanımız başbakanken, Afganistan'a gittiğimizde Afganistan vatandaşlarının arasında en rahat gezen unsurun Türk askeri olmasından büyük gurur duymuştuk. Birileri sadece haritada gördüğü birtakım mesafelere bakarak analizler yapıyor. Halbuki Türkiye'ye kuzey ve doğudan gelen göç tehdidine karşı Afganistan'ın istikrarlı olması bizim için çok önemlidir. Afganistan'daki istikrarsızlık uyuşturucu tacirleri açısından da maalesef elverişli bir ortam oluşturuyor.
AK PARTİ SÖZCÜSÜ ÇELİK'TEN CHP GENEL BAŞKANI KILIÇDAROĞLU'NA TEPKİ
Türkiye'deki bir siyasi partinin devletin cumhurbaşkanına karşı bu ifadeyi kullanması şuursuz, yakışıksız bir ifadedir. Bahsettiğiniz makam Türkiye'nin devlet başkanlığıdır. Türkiye'nin ordularının başkomutanıdır. Onu bu ifadeyle nitelediğiniz zaman kendi meşruiyet alanınıza da zarar vermiş olursunuz. Siyasi mücadeleyi siyasi rekabetten çıkarıp siyasi husumete getiren kendi meşruiyet alanını zedeler. Cumhurbaşkanımızın Türkiye'nin hak ve menfaatlerini korumak, şan ve şerefini korumak konusunda gecesini gündüze katan nasıl bir mücadele verdiğini dışarıdan alenen düşmanlık yapanlar bile teslim etmektedir. Kendilerinin 6 aylık mesaisi cumhurbaşkanımızın 1 günlük mesaisi olmayanlar bu çalışmayı ölçebilecek değildir.