AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: Müzisyenlerimizin sesini duyuyoruz, 250 milyon TL'ye ulaşan destek verilecek!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki MKYK toplantısının sona ermesinin ardından AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Müzisyenlerin sesinin hükümet tarafından duyulduğunu belirten Çelik, sektör çalışanlarına toplamda 250 milyon TL'ye kadar ulaşan destek verileceğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan MKYK, sona erdi. Topantı sonrası AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik gündemdeki gelişmelere dair açıklamalarda bulunarak müzisyenlere, BİN toplamda 250 milyon TL'ye ulaşan destekte bulunulacağını belirtti.
"8 BİN 500'E YAKIN SIĞINAKLARI YOK EDİLDİ"
"Bizim açımızdan PKK'sı, YPG'sı DEAŞ'ı hepsi aynıdır. Bunlara karşı bir ilk konulmalıdır. Operasyonlar kapsamında 8 bin 500'e yakın teröristlere yakın sığınaklar yok edilmiştir. Birçok terörist etkisiz hale getirilmiştir. TSK, insanı kültürel yapılar ve siviller konusunda en hassas orduların başında gelir. Hedef terör örgütleridir." ifadeleriyle konuşmasına başlayan sözcü Çelik, Eren operasyonlarının 15 farklı noktada devam ettiğini hatırlatarak, "PKK terör örgütüne çok ağır zaiyatlar veriliyor. Şimdiye kadar DEAŞ'a karşı 570'e yakın, FETÖ'ye 5 bine yakın operasyon gerçekleştirilmiştir. TSK, Emniyet, Jandarma personelimiz kahramanca görevinin başındadır. Her geçen gün berraklaşan şey şudur, bazı ülkeler geçmişte Afganistan'da yaptıkları gibi terör örgütlerini vekalet savaşları olarak kullanarak bir sonuca varmayı düşünüyorlar. Bütün bu gelişmelerin varacağı hiçbir yer yoktur. Terör örgütüne destek verenler sadece bu utançla karşı karşıya kalacaktır." şeklinde konuştu.
"MÜZİSYEN ARKADAŞLARIMIZIN SESİNİ DUYDUĞUMUZU BİLMENİZİ İSTERİM"
Pandemi çerçevesinde çeşitli tedbirler alındığına ve amacın, herkesin olumlu etkilenmesini sağlamak olduğunu belirten Çelik, "Bu çerçevede çeşitli sektörlere Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla destek devam ediyor. Kültür ve Turizm Bakanlığımızın sanatçı, tiyatrocu ve müzisyenlere verdiği destek önemlidir. 'Müzik Susmasın' projesi kapsamında bu destekler müzisyen arkadaşlarımıza ulaştırılıyor. Müzisyen arkadaşlarımıza destek sürecektir. Tüm sanatçı arkadaşlarımızın mesajlarını aldığımızı, seslerini duyduğumuzu ifade etmek isterim. Tiyatrolarımıza verilen destek önemli. Şimdiye kadar 37 milyon destek sağlandı. 1 Temmuz-20 Eylül tarihleri arasında 25 milyon turne desteği olacak." dedi.
SAVUNMA SANAYİİNDE GELİNEN NOKTA
Türkiye'nin savunma sanayisinde geldiği yer açısından son derece önemli haberlerin çıktığını belirten Çelik, şunları söyledi:
"Sadece bugün çok önemli bir takım uluslararası basın yayın organlarında Türkiye'nin İHA'lar ve SİHA'lar yoluyla savaş yöntemlerini nasıl değiştirdiğini, nasıl bir stratejik üstünlük ortaya çıkardığını, Türkiye'ye müttefik ülkelerden tutun da Türkiye karşıtı ülkelerin bile bu İHA ve SİHA gibi unsurlara sahip olmak istediğine dair çok sayıda analiz çıkıyor. Yakın zamanda çok kapsamlı bir askeri analizde dünyada, dünya tarihinde ve savaş tarihinde çeşitli dönüm noktalarından bahsedilirken, bunların tarihsel bilgisi verilirken İHA ve SİHA'lar ile Türkiye'nin ortaya koyduğu performansın da bu oyun değiştirici stratejik üstünlük sağlayacağı bir noktaya ulaştığı ifade ediliyordu."
Çelik, İstanbul Sedef Tersanesi'nde inşası devam eden TCG Anadolu Çok Maksatlı Amfibi Hücum Gemisi'ne ilişkin, "Türkiye'nin ilk uçak gemisi diyebileceğimiz TCG Anadolu'nun yapımı en süratli biçimde devam ediyor. Yapılandırması bakımından bir amfibi hücum gemisi olarak bu sınıfa giren Türkiye'nin ilk uçak gemisi olacak. Böylece bunlara sahip olan sayılı ülkelerden bir tanesi olacağız. Kriz bölgelerine tabur düzeyinde askerin intikal ettirilmesi gibi bir kapasiteye Türkiye bu gemiyle kavuşmuş olacak. En önemlisi de bu geminin hava platformlarında aynı zamanda İHA'lar ve SİHA'lar için de bir platform söz konusu olacak." diye konuştu.
Türkiye'nin stratejik üstünlüğünün TCG Anadolu'nun göreve başlamasıyla birlikte katlanarak devam edeceğini vurgulayan Çelik, "Böylece Ege'de, Akdeniz'de, Karadeniz'de, Hint Okyanusu'nda ve Pasifik'te, bütün bu bölgelerde Türkiye açısından stratejik üstünlük sağlayıcı bir zemine daha kavuşulmuş olacak." dedi.
"KİRLİLİK, İNSANİ AÇIDAN ERTELENEMEZ BİR HALE GELDİ"
Çelik, aynı zamanda doğal afetlerde de kullanılabilecek geminin bünyesinde tam teşekküllü hastane ve ameliyathanelerin de bulunacağını ifade etti.
Çelik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'a, Birleşmiş Milletler İnsan Yerleşimleri Programı (UN-Habitat) tarafından, Atık Alanında Akıllı Şehirler girişimine verdiği destek, himayesinde yürütülen Sıfır Atık Projesi ile çevreye katkıları dolayısıyla verilen ödüle ilişkin şunları söyledi:
"Atık Alanında Akıllı Şehirler Küresel Şampiyonu ödülü Sayın Emine Erdoğan hanımefendiye verildi, bu ödül ilk kez Emine Hanım'a veriliyor. Birleşmiş Milletler İnsan Yerleşimleri Programı İcra Direktörü Maimunah Mohd Sharif tarafından bu ödül kendilerine takdim edilmiştir. Burada Türkiye'nin özellikle bu konularda yaptığı öncülüğün takdir edilmesi, bu öncülüğün bir model oluşturması dünyadaki başka yerler için de bir ilham kaynağı olması son derece önemli. Çünkü dünyanın kirlenmesi, ülkemizin kirlenmesi insani açıdan artık ertelemez bir mesele haline gelmiştir. Emine Hanım 'Neslimiz iklim krizini bir kriz olmaktan çıkarabilecek son nesildir' derken gerçekten bu ertelenemezliğin ne kadar önemli olduğu bir kere daha vurgulanmış oluyor."
MARMARA DENİZİ'NDEKİ MÜSİLAJ SORUNU
AK Parti olarak Marmara Denizi'ndeki müsilaj sorununu yakından takip ettiklerini ifade eden Çelik, şunları kaydetti:
"Marmara Denizi'ndeki müsilaj, yani balıkçıların deyimiyle, denizcilerin deyimiyle deniz salyası son derece tedirgin edici ve asla hiçbir şekilde tahammül edemeyeceğimiz bir kirliliğe işaret ediyor. Tabii şimdiye kadar yapılan ilk tespitler iklim değişikliği, denizin durgun bir deniz olması ve tabii ki yoğun bir kirliliğin söz konusu olmasının buna yol açtığını söylüyor. Artık ortaya çıkan tablo radikal bir şekilde müdahale etmek gerektiğini gösteriyor. Çünkü bu müsilajın, bu deniz salyasının yüzeyden temizlenmesi hiçbir şekilde bunu ortadan kaldırmıyor. Bu artık yüzeyden temizlense bile tekrar tekrar ortaya çıkıyor. Tabii Marmara Denizi'nin etrafında 25 milyona varan bir nüfus yaşıyor, burada belediyelerin yaptığı deşarjların, bu atıklardan arınmış olması, tarımsal faaliyetler, denizcilik, balıkçılık faaliyetleri bir sürü bileşen yan yana geliyor.
Dolayısıyla bu müsilaj meselesi bizim partide en yakından takip ettiğimiz meselelerimizden bir tanesidir. Çevre ve şehircilikten sorumlu Genel Başkan Yardımcımız Çiğdem (Karaaslan) hanım başkanlığında bir heyet, Çevre ve Şehircilik Bakanımız Murat Kurum'un yaptığı çalışmalar, bakanlığımızın yaptığı çalışmalarla birlikte parti olarak bu konuyu takip ediyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız yarın zannediyorum bir çalıştay düzenleyecek. Şimdiye kadar yaklaşık 91 noktada zannediyorum çeşitli örnekler alındı. Bunlar akademisyenlerle ve ilgili kurumlarla paylaşıldı. Çok kapsamlı bir hazırlık yaptıklarını biliyoruz. Yani ta Bandırma'dan, Erdek Körfezi'ni kapsayan, Tekirdağ'daki atık suları ilgilendiren çok kapsamlı bir çerçevede bakıyoruz. İnşallah bu çalıştayın sonuçları da bu hafta sonu sayın bakanımız tarafından paylaşılacak. Konuyu yakın bir şekilde takip etmeye devam ediyoruz."
"İSRAİL'İN DERS ÇIKARMASI GEREKİYOR"
Çelik, İsrail'in Gazze ve Filistin'e yönelik saldırganlığından ders çıkaran bir yaklaşımı görmediklerini belirterek, şöyle devam etti:
"Şimdi yine Batı Şeria'da 350 konuttan oluşan bir projenin temel atma töreninin gerçekleştirildiğini görüyoruz. Bunu en güçlü şekilde kınıyoruz. Gerginliği İsrail'in daha fazla yükseltmemesi gerekiyor, geçen seferki olaylardan ders çıkarması gerekiyor. Batı Şeria'da ve Gazze'de bu yasa dışı konutlar, Filistinlilerin evlerine el koyulması gibi hukuk dışı meselelere son verilmesi gerekiyor. Bundan dolayı Birleşik Milletler İnsan Hakları Konseyinin işgal altındaki Filistin topraklarında İsrail'in ihlallerini soruşturmak üzere bağımsız bir uluslararası komisyon kurmasını son derece sevindirici buluyoruz."
"DAHA YÜKSEK HASSASİYET BEKLİYORUZ"
Fethullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Avrupa'daki faaliyetlerini yakın şekilde takip ettiklerini aktaran Çelik, şunları söyledi:
"Aslında arkasında nasıl terörist amaçları izlediğini defalarca gördük. Yine Almanya'da benzer bir şekilde ortaya çıkmışlar. Almanya'daki Türkleri ve Müslümanları hiçbir şekilde temsil etmesi söz konusu olmayan bu projeye aslında geçit verilmemesi gerekirdi. Almanya'nın Fethullahçı Terör Örgütü konusunda çok daha hassas davranmasını bekliyoruz. Almanya müttefikimiz. Avrupa Birliği içinde Avrupa'da ortağımız, Avrupa Birliği içinde Türkiye'nin tam üyelik sürecinde yakın bir şekilde diyalogda bulunduğumuz bir ülke. Fethullahçı Terör Örgütü'ne karşı daha yüksek bir hassasiyet ortaya konulmasını beklediğimizi ifade etmek isterim."