Akşener, Kılıçdaroğlu HDP ile görüşebilir bir sakınca yok, Muharrem İnce'nin ittifakın içinde olmasını isterim
İYİ Parti genel başkanı Akşener'in kılıçdaroğlu'nun HDP ile görüşmesi ile ilgili çarpıcı açıklamada bulunarak "Kılıçdaroğlu sadece HDP’yi değil bütün siyasi partileri dolaşıyor. Onun için o görüşmelerde Cumhurbaşkanı adayı olarak elbette bir sakınca yok" dedi. Akşener'in "Muharrem İnce'nin ittifakın içinde olmasını isterim" açıklaması masada yeni bir kriz mi doğuyor söylentilerine sebep oldu.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı olarak açıklanan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun HDP ile yapacağı görüşmeye ilişkin, "Sayın Kılıçdaroğlu sadece HDP'yi değil bütün siyasi partileri dolaşıyor. Yakın zamanda Sayın Hüseyin Baş ile görüştü. Başka siyasi partilerle görüştü. Oradaki o görüşmelerde cumhurbaşkanı adayı olarak elbette bir sakınca yok." dedi.
Akşener, Tv100 canlı yayınında "Uğur Dündar ile Haftanın Panoraması" programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayını belirleme sürecinde yaşananlara ilişkin değerlendirmeleri sorulan Akşener, "Cumhurbaşkanı adayımız, aynı zamanda 13. Cumhurbaşkanımız olacağına inandığım Sayın Kılıçdaroğlu'nun yanına koşu partneri olarak, şu anda daha somut işler yaptıkları bilinen, popülaritesi yüksek Sayın Mansur Yavaş'la Sayın İmamoğlu'nu da koyduk. Biz genel başkanlar ise aynı şekilde cumhurbaşkanı yardımcılığı üzerinden Sayın Kılıçdaroğlu'nun arkasında onu desteklemek üzere bir ve beraber olduğumuzu ilan ettik." diye konuştu.
Akşener, cumhurbaşkanı seçimlerini birinci turda kazanabileceklerine inanıp inanmadığı sorusuna, hep birlikte hata ve yanlış yapmamaları halinde, seçmenin ürkütülmediği bir kapsayıcılıkla yüründüğü takdirde birinci turda seçimin alınacağına inandığını aktardı.
"BU GÖRÜŞ BİR KARAR BAĞLANAMADAN ORTADA KALDI"
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın bir televizyon programında yaptığı açıklamalar sorulan Akşener, şunları söyledi:
"Perşembe günkü masadaki sitemden sonra yani benim önerilerimin kabul edilmemesi üzerine bir nefes alma kararı çıktıktan sonra bir gelişme oldu. İki belediye başkanımız Kemal Bey'in bilgisi dahilinde evime geldiler. Kemal Bey'in bilgisi dahilinde bir konuşma yaptık. Çeşitli seçenekler üzerinden gidildi. Ben kendime dair hiçbir seçeneğin içinde, yanında, yöresinde olmayacağımı söyledim. Sonra bu seçenek ortaya çıktı. Yani iki belediye başkanımızın aynı zamanda işte koşu partneri olarak Kemal Bey'in adaylığının yanında beraberce yol yürümeleri ve orada daha etkili ve yetkili diye bir kavram üzerinden gidildi. Sonra bu Kemal Bey'e sunuldu. Sonuçta bunun masaya getirilmesine dair bir kanaat ortaya çıktı."
Akşener, kendisinin ev sahipliği yaptığı toplantıda bir arkadaşlarının, genel başkanların milletvekili olarak yani Meclis'te grupların başında bulunması ve dolayısıyla bir danışma kurulu gibi olması gerektiğini ifade ettiğini anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu görüş bir karara bağlanmadan ortada kaldı. Hatta benim durumum örnek gösterildi orada. Milletvekili olarak grubunuzun başında olmadığınız zaman ahlaki olarak milletvekillerinin işine karışamıyorsunuz. Yani ben mesela milletvekillerine talimat veremiyorum. Bu iki belediye başkanını koşu partneri olarak masaya ben getirmiş oldum ama yani CHP'yle anlaşarak olmuş oldu bütün bunlar. Orası müzakere masası. Bir arkadaşımız itiraz etti buna. Hatta bakan olmaları falan gerektiğine gitti iş. Ama sonuç itibarıyla bu iki arkadaşımızın başkan yardımcısı olarak yer almalarına ve bizlerin de başkan yardımcısı olarak milletvekili olmadan yer almasına doğru gidildi."
Burada ikna olmasına sebep olan şeyin Ahmet Davutoğlu ile Ali Babacan'ın tavrı olduğunun ve kendisinin de sonra buna kanaat getirdiğinin altını çizen Akşener, "Genel başkanların milletvekili olmamasının bu seçimi alacağımıza dair bir inancın, iddianın gerekçesi, tezahürü olabileceğini söylediler. Ben de onu olumlu buldum. Ondan sonra da hep beraber el sıkıştık o konuda." ifadelerini kullandı.
Akşener, pazar günü konuşulurken konunun iki gün daha ertelenerek daha rahat konuşulmasını istediğini, ancak Mansur Yavaş'ın "İnsanlar gelecek. Bu heyecanı ortadan kaldırmayalım, siz bunu hızlandırma konusunda bize yardımcı olun." dediğini, kendisinin de onlara uyduğunu ifade ederek, "Benim önceliğim bu iki arkadaşımızın, yani bizlerin meselesi ayrı ama en önemlisi koşu partneri olarak Sayın Kılıçdaroğlu'nun yanında olmalarıydı. Benim için en önemli konu bu." şeklinde konuştu.
MUHARREM İNCENİN CUMHURBAŞKANI ADAYI OLMAYA HAKKI MEVCUTTUR
Memleket Partisi'nin cumhurbaşkanı adayı olan Muharrem İnce'nin, Millet İttifakı'nın oylarını olumsuz anlamda etkileyebileceğini düşünüp düşünmediği sorulan Akşener, İnce ile 2018'de birlikte birbirlerini incitecek hiçbir iş yapmadıkları söyledi.
Akşener, "Sayın İnce'nin cumhurbaşkanı adayı olmaya hakkı mevcuttur. Sayın İnce'nin, Millet İttifakı genişleyecekse eğer bu genişlemenin içinde yer almasını elbette isterim. Ama benim bu konuda diğer arkadaşlar adına bir şey söyleme imkanım yok. Bireysel olarak elbette çok isterim." değerlendirmesinde bulundu.
CUMHURBAŞKANI ADAYI OLARAK HDP İLE GÖRÜŞMESİNDE SAKINCA YOKTUR
Kılıçdaroğlu'nun HDP ile yapacağı görüşmeyi nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine Akşener, "Sayın Kılıçdaroğlu sadece HDP'yi değil bütün siyasi partileri dolaşıyor. Yakın zamanda Sayın Hüseyin Baş ile görüştü. Başka siyasi partilerle görüştü. Oradaki o görüşmelerde cumhurbaşkanı adayı olarak elbette bir sakınca yok." dedi.
Akşener, seçim kampanyalarına ilişkin de bir cumhurbaşkanı adayının kazanmasına yönelik kampanya yapacaklarını, bir de her siyasi partinin kendi kampanyası olacağını kaydederek, "Bir taraftan da Meclis'te en az 360 almalıyız ki bu sistemi değiştirebilelim. Onun için de oy maksimizasyonu diyebileceğimiz, her siyasi partinin en fazla oyu alabileceği bir sistemi kurmak zorundayız. Kampanyanın bir ayağı da o olacak." ifadelerini kullandı.
Kaynak:AA