ALO 184'ü arayan vatandaş çileden çıktı! Öyle bir şey söyledi ki polis kapısına dayandı!
Tekirdağ'ın Çerkezköy ilçesinde iş kazası geçirdikten sonra hastaneye giden vatandaş, doktorların kendisiyle ilgilenmediğini iddia ederek ALO 184 hattına şikayette bulundu. Vatandaşın telefon görüşmesinde kullandığı sözler sonrası polis ekipleri eve geldi.
Edinilen bilgilere göre Çerkezköy ilçesinde yaşayan 57 yaşındaki Mustafa Erdoğan, 27 Aralık 2022 tarihinde çalıştığı fabrikada iş kazası geçirdi. Sol elinin baş parmağı kırılan Erdoğan, bunun üzerine Çerkezköy Devlet Hastanesi'ne getirildi.
Acil Servis'te tedavisi yapıldıktan sonra evine giden Erdoğan, 28 Aralık günü pansuman yaptırmak için hastaneye geldi. Burada pansumanı yapılan Erdoğan, iddiasına göre hemşirenin sargı işlemini yapmadığını ve kendisine 'Ben saramam' dediğini, akabinde ise başhekimle görüştüğünü söyledi. Akabinde doktorun yanına gittiğini, doktorun acilde sarılan sargıyı kesmeye çalıştığını, kendisinin ise sargının kesilmesine izin vermediğini ifade etti.
TELEFONDA DEDİĞİ CÜMLE BAŞINA İŞ GETİRDİ
Yaşananların ardından durumu Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezi 184'e bildirmeye karar veren Erdoğan, görüşmede kendine engel olarak “Birileri gibi silah alıp hastaneyi mi tarayalım” deyince olanlar oldu.
Bu sözler sonrası evine dönen Erdoğan'ın evine akşam saatlerinde polis geldi. Ekiplerle birlikte karakola giden Erdoğan, ifadesi alındıktan sonra evine döndü.
Başına gelen olayları anlatan Erdoğan, yaşanan durumdan dolayı mağdur olduğunu ifade etti.
HASTANEDE YAŞADIKLARINI ANLATTI
27 Aralık’ta geçirdiği iş kazasında sol elinin başparmağının kırıldığını, kazanın ardından şirket aracıyla Çerkezköy Devlet Hastanesi’ne götürüldüğünü ve acilden giriş yaptığını belirten 5 çocuk babası Mustafa Erdoğan, “Hastanedeki tedavinin ardından evime geldim. Ertesi gün, 28 Aralık’ta hastaneye gittim, ‘Kapaklı Karakoluna gidip iş kaza raporunu alacaksın’ dediler. Kapaklı’dan iş kazası raporumu alıp Çerkezköy Devlet Hastanesi’ne geldim. Pansumanın ardından sargı yaptırmam lazım, hemşire beni sargı odasına almadı. ‘Ben saramam’ dedi. Beni kapı dışarı etti. Başhekime gittim, başhekimle o gün görüştüm. ‘Tedavini yapacaklar’ dedi, yine tedavimi yapmadılar. Doktora çıktım. Doktor eline makas aldı acilin sardığı sargıyı kesmeye kalkıştı ben kestirmedim. ‘Sargı yapmayacaksanız, tedavimi yapmayacaksanız evraklarımı verin ben gideyim özel hastanede tedavi yaptırayım’ dedim. Onu da yaptıramadım” dedi.
KARAKOLA GÖTÜRÜLDÜ
2 Ocak günü saat 10.00 sıralarında yeniden hastaneye giderek sıra numarası aldığını söyleyen Erdoğan, “Pansumanımı yaptırıp sargımı yaptırmaya çalıştım. Sargı odasındaki 2 hemşire yine beni içeri almadı, kapı dışarı etti. Başhekimin odasına giderken güvenlikler beni yakaladı. Bir bayan geldi başhekimin işi olduğunu söyledi. ‘Bekle görüştüreceğim’ dedi, yarım saat bekledim başhekim yine yok. 3 tane güvenlik bana saldırmaya başladı. Ben sinirlenerek biraz yüksek sesle konuştum. Ben kötü bir kelime konuşmadım, kimsenin ağzını burnunu da kırmadım. Hastaneden çıktıktan sonra evime giderken Alo 184 hattını aradım, derdimi anlatmaya çalıştım. Alo 184 hattındaki bayan bir şey dedi ben sinirlendim. Sinirle kötü sözler söyledim. Akşam yemeğini yedim telefonum çaldı. ‘Polis memuruyuz, aşağıya gelir misin’ dedi. Aşağıya indim, hemen beni arabaya aldılar, Çerkezköy karakoluna getirdiler. Karakolda da Allah razı olsun hemen evrak işlerimi hallettiler, evrakım da burada. Alo 184’ün mağduruyum, bunu İçişleri Bakanı da görsün, Sağlık Bakanı da görsün. Evrak işlerimi yaptılar, ‘sen evine gidebilirsin’ dediler. Benim suçum ne ki polis gelip beni evimden aldı. Başhekimin cezasını ben mi çekeceğim? Onları açığa alıp soruşturma yapıp da beni çağırsalar ben de ifademi veririm. Ben suçluysam ben cezamı çekerim, onlar suçluysa onların cezasını çekmesi lazım. Ama ben bunun peşini bırakmayacağım” diye konuştu.
"MAĞDUR OLAN BENİM AMA ONLAR BENDEN ŞİKAYETÇİ OLDU"
İçişleri Bakanına ve Sağlık Bakanına da seslenen Erdoğan, “Eğer benim bir suçum varsa ben çekmeye razıyım ama sizin onlara cezalarını vermeniz gerekiyor. Açığa alacaksanız açığa alacaksınız. Herkes işini doğru düzgün yapsın. Ben mağdur oldum, başkaları mağdur olmasın. Hastane oturma yeri değil. Benim sağlık durumum iyi olsa zaten oraya gelmem. Ben iş kazası geçirerek oraya geldim. Benim parmağım kangren olursa, tutmaz çürürse bunun hesabını kim verecek? Başhekim mi verecek? Onun keyfi yerinde. İnsan çıkar ‘bu vatandaşın neden tedavisi yapılmıyor’ diye personeline sorar. Onu herhalde oraya oturup çay kahve içsin diye koymamışlardır. Benim art niyetim yok, durup dururken onlara iftira da atmıyorum. Benim elimin hali ortada. Sağlık Bakanlığından, İçişleri Bakanlığından konuyla ilgilenmelerini istiyorum. Beni de çağırsınlar. Ben de ifademi vereyim. Mağdur olan benim ama onlar benden şikayetçi oldu. Ben bu yaşıma kadar kimseye zarar vermedim” dedi.
Mustafa Erdoğan, adliyeye giderek, Alo 184 hattı üzerinden görüştüğü personelden, Çerkezköy Devlet Hastanesi başhekiminden ve pansuman bölümündeki hemşirelerden şikayetçi olacağını söyledi.