Arefe günü eczaneler açık mı 2019? Arefe günü nöbetçi eczaneler
Arefe günü eczaneler açık mı 2019 İstanbul? Arefe günü eczanelerin çalışma saatleri kaç? Nöbetçi eczaneler arefe günü açık mı 2019? soruları arama motorlarında sıkça araştırılan konuşardan birisi oldu. Biz de sizler için bu merak edilenleri araştırdık. Tüm cevaplar haberimizde.
Arefe gününe yaklaşmamızla birlikte eczaneye gitrmek isteyen vatandaşlar internette "Arefe günü eczaneler açık mı 2019 İstanbul? Arefe günü eczanelerin çalışma saatleri kaç? Nöbetçi eczaneler arefe günü açık mı 2019? sorularını araştırdı. İşte tüm merak edilenler...
AREFE GÜNÜ ECZANELER AÇIK MI?
Kurban Bayramı arefesinde eczaneler de yarım gün çalışacak.
AREFE GÜNÜ İSTANBUL'DAKİ NÖBETÇİ ECZANELER İÇİN TIKLAYINIZ
Eczanelerin çalışma yönetmeliğine göre arefe günü ve bayram günlerinde uyulması gereken çalışma yönergeleri bulunmaktadır.
Resmi tatil günlerinde yalnızca nöbetçi eczaneler açık olmaktadır;
Alışveriş merkezlerindekiler de dahil olmak üzere eczaneler bağlı olduğu bölgedeki eczane çalışma gün ve açılış kapanış saatlerine uymak zorundadır. Birden fazla eczane bulunan yerlerde, belirlenen çalışma saatleri dışında ve resmî tatil günlerinde yalnız nöbetçi eczaneler açık kalır. Nöbetçi eczane dışındaki eczaneler nöbet saatlerinde faaliyet gösteremezler.
ECZANE NE DEMEKTİR? OSMANLI'DA ECZACILIĞIN KÖKENİ
Eczane Türk Dil Kurumunun sözlüğünde ilaçların yapıldığı ve satıldığı yer olarak tanımlanmaktadır. Eczane kelimesi Arapça 'Ecza' ve Farsça 'hane' kelimelerinin birleşiminden oluşmuş ve zamanla evrimleşerek kısalmıştır.
Osmanlı döneminde Fenn-i saydalâni veya fenn-i ispençiyari denilmekteydi. Müslümanlar, ilk resmi eczaneleri daha 708'de, el-Mansur’un hükümdarlığı zamanında kurdular. 9. yüzyıldan itibaren, askeri sağlık işlerine ait olanları da dahil bütün eczaneler, resmi denetlemeye tabi tutuluyorlardı. Her şehirde yeni eczacıları imtihan eden ve onlara lisans veren, eczacıların bir şefi vardı. Bu eczaneler, bizzat sağlık zabıtası memurları tarafından muntazam şekilde denetlenirlerdi. Türkiye'de açılan ilk eczanelerden biri Eczane-i Hamdi'dir.
Modern eczaneleri 5 yıllık eczacılık fakülterinden mezun olarak eczacı unvanı almış kişiler açabilir. Eczanelerin ruhsatları sağlık müdürlüğü ve Sağlık Bakanlığı'nın sorumluluğu altındadır. Bir eczanenin kullanım alanı 35 metrekareden küçük olamaz. Zemini yanmaz ve temizlemesi kolay bir madde ile kaplanması gerekir. Bir eczanede izin verilen giriş kapısı sayısı 1 ile sınırlıdır. Herhangi bir ilçede 2 veya daha fazla eczane varsa nöbet düzenlenir. Nöbet listeleri eczacı odaları tarafından düzenlenir. Eczaneler ilaç satılmasına ruhsat verilen dükkânlardır. Eczanelerde eczacılara yardım eden kişilere Eczane Teknisyeni (eczacı kalfası) denir. Eczaneler özel ve kamu kurumları (Bağ-Kur, SSK, Emekli Sandığı) ile özel anlaşmalar yaparak bu kurumlara bağlı olanların ilaçlara ulaşmasını sağlarlar.
ECZACILARA TARİH BOYUNCA VERİLEN ADLAR NELERDİR?
Eczacılık işiyle uğraşan kişilere tarih boyunca çok çeşitli isimler verilmiştir. Eski yunan döneminde Rhizoteme veya Herbaris adı verilen kökçüler, yine aynı dönemde Pharmakeis, Eski Roma’da Pigmentarius, Seplasiarius, Pharmacopoles, Circulatores ve Ungentarius adlı kişiler eczacıların ilk örnekleridir .10. yüzyılda manastırlarda ilaç yapan rahiplere Apothecarius ve 12. yüzyılda ilaç hazırlayanlara Confectionarius ismi veriliyordu.
Apothecaire sözcüğü 15. yüzyıldan itibaren tüm Avrupa’da yerleşmeye, 18. yüzyıldan sonra da Fransa’da Pharmacien sözcüğü kullanılmaya başlanmıştır.Avrupa’da hekimlik ve eczacılığın 13. yüzyılda ayrılmasıyla eczacı sözlüğü karşılığı olarak zamanla İtalyancada Droghuera, Spezieria ve Farmacista, İspanyolcada Droguista, Fransızcada Pharmacien veya Droguiste, Almancada Apotheker ve İngilizcede Apothecary ve Pharmacist sözcükleri yerleşmiştir.
1X30’lu yıllarda Kaşgarlı Mahmud’un Divan-ı Lügat-it Türk adlı eserinde eczacı karşılığı “emci” sözcüğü denenmiş, ancak bu sözcük yerleşmemiştir.Ortaçağ İslam Uygarlığı döneminde eczacı olarak Saydelan veya Saydelani sözcüğü kullanılmıştır.Osmanlı dönemi darüşşifa vakfiyelerinde saydelanların yanı sıra uşşab veya uşşaban, tebbah-ı eşribe, hafız-ı eşribe ve edviyegu adlı bazı personelin çalıştığı da kayıtlıdır.
Bu görevliler saydelan adı verilen eczacının yanında çalışan ve farklı görevleri olan eczacı kalfaları olarak nitelendirilebilir. 17-19. yüzyıllarda İtalyancadan galat ispençiyar sözcüğü yerleşmiş ve 19. yüzyılın sonuna kadar eczacı karşılığı olarak yaygın biçimde kullanılmıştır.Günümüzde kullanılan eczacı sözlüğü Türkiye’de hekimlik ve eczacılığın kesin olarak ayrılmasından sonra 19. yüzyılın sonlarından itibaren kullanılmaya başlanmış ve halen kullanılmaktadır.
AREFE GÜNÜ NEDİR?
Arefe Günü, İslam dinine göre bayramı müjdeleyen gün olarak tanımlanıyor. Arefe günü, kıymetli geceye kendinden sonra gelen günün ismi verilir. Fakat Arefe ve Kurban bayramının üç gecesi böyle değildir. Bu dört gece bugünleri takip eden gecelerdir. Arefe yalnız Zilhiccenin 9. günüdür. Başka güne Arefe denmez.
AREFE GÜNÜ NE ZAMAN?
10 Ağustos 2019 Cumartesi : Arefe günü
11 Ağustos 2019 Pazar : Bayramın 1. günü
12 Ağustos 2019 Pazartesi : Bayramın 2. günü
13 Ağustos 2019 Salı : Bayramın 3. günü
14 Ağustos 2019 Çarşamba : Bayramın 4. günü
AREFE GÜNÜ YAPILMASI GEREKENLER NELERDİR?
1- Arefe gününün sabah namazının farzından sonra teşrik tekbirleri getirilmeye başlanmalıdır.
2- Arefe günü oruç tutulmalıdır.
3- Arefe gününe hürmet edilmeli, günaha girmemeye dikkat edilmelidir.
4- Arefe günü çok dua ve istiğfar edilmelidir.
5- Arefe günü 1000 âdet İhlas-ı şerif okunmalıdır.
Arefe gününe saygılı olmalı, o gün hacılar Arafat'ta vakfe yapıp dua ederken, manen onların yanında olduğumuzu hissederek dualarına iştirak edilmelidir. Böyle bir günde bizi günaha sokabilecek her şeyden uzak kalmak gerekmektedir.Günümüzde arefe, bayramın bir önceki günü olduğu için dünyalık telaşların en yoğun olduğu bir gün olarak yaşanmaktadır. Oysa ki arefe insana verilen en kıymetli vakitlerden biridir. Bugünler ibadet ve affedilme günleridir. Hacıların Arafat'ta "Lebbeyk (Buyur Rabbim)" diyerek dil, ırk, ten ayırımı yapılmaksızın bir araya geldiği mahşer gününü hatırlatan, kulluğun Allah Teâlâ'ya dualarla, telbiyelerle arz edildiği en kıymetli zaman dilimidir. Resulullah (asm) şöyle buyurmuştur:
"Duanın faziletlisi, arefe günü yapılanıdır." (Beyheki)
"Allah Teâlâ, arefe günü kullarına nazar eder. Zerre kadar imanı olanı affeder."
KURBAN BAYRAMI NEDİR?
Sözlükte “yaklaşmak, Allah'a yakınlık sağlamaya vesile olan şey” anlamına gelen kurban, dinî bir terim olarak, “ibadet maksadıyla belirli bir vakitte belirli şartları taşıyan hayvanı usulünce boğazlamak, ya da bu şekilde boğazlanan hayvan” demektir. Arapça'da bu şekilde kesilen hayvana udhiyye denilir. İnsanlık tarihi boyunca hemen bütün dinlerde kurban uygulaması mevcut olmakla birlikte şekil ve amaç yönüyle aralarında farklılıklar bulunur. Kur'an'da Hz. Âdem'in iki oğlunun Allah'a kurban takdim ettiklerinden söz edilir (el-Mâide 5/27); bir başka âyette de ilâhî dinlerin hepsinde kurban hükmünün konulduğuna işaret edilir (el-Hac 22/34). Ancak Yahudilik ve Hıristiyanlık'ta kurban telakkisi bir hayli değişikliğe uğramıştır. Hıristiyanlık'ta İsâ'nın çarmıha gerildiği ve bunun insanoğlunun aslî günahına karşı Baba'nın oğlu İsâ'yı feda etmesi olduğu inanışıyla kurban telakkisi özel bir anlam kazanmıştır.
İnsanlık tarihi boyunca hemen bütün dinlerde kurban uygulaması mevcut olmakla birlikte şekil ve amaç yönüyle aralarında farklılıklar bulunur. Kur'an'da Hz. Âdem'in iki oğlunun Allah'a kurban takdim ettiklerinden söz edilir (el-Mâide 5/27); bir başka âyette de ilâhî dinlerin hepsinde kurban hükmünün konulduğuna işaret edilir (el-Hac 22/34). Ancak Yahudilik ve Hıristiyanlık'ta kurban telakkisi bir hayli değişikliğe uğramıştır. Hıristiyanlık'ta İsâ'nın çarmıha gerildiği ve bunun insanoğlunun aslî günahına karşı Baba'nın oğlu İsâ'yı feda etmesi olduğu inanışıyla kurban telakkisi özel bir anlam kazanmıştır. İslâm'da kurbanın dinî hükmüyle ilgili olarak Kur'an'da, Hz. Peygamber'in sünnetinde önemli açıklamalar yer almış, bu çerçevede oluşan fıkıh kültüründe de konu hakkında ayrıntılı bilgi ve hükümler derlenmiştir.
KURBAN BAYRAMININ ÖNEMİ NEDİR?
Kurban gerek fert gerekse toplum açısından çeşitli yararlar taşıyan malî bir ibadettir. Kişi kurban kesmekle Allah'ın emrine boyun eğmiş ve kulluk bilincini koruduğunu canlı bir biçimde ortaya koymuş olur. Müminler her kurban kesiminde Hz. İbrâhim ile oğlu İsmâil'in Cenâb-ı Hakk'ın buyruğuna mutlak itaat konusunda verdikleri başarılı sınavın hâtırasını tazelemiş ve kendilerinin de benzeri bir itaate hazır olduğunu simgesel davranışla göstermiş olmaktadır. Kurban toplumda kardeşlik, yardımlaşma ve dayanışma ruhunu canlı tutar, sosyal adaletin gerçekleşmesine katkıda bulunur. Özellikle et satın alma imkânı hiç bulunmayan veya çok sınırlı olan yoksulların bulunduğu ortamlarda onun bu rolünü daha belirgin biçimde görmek mümkündür. Zengine malını Allah'ın rızâsı, yardımlaşma ve başkalarıyla paylaşma yolunda harcama zevk ve alışkanlığını verir, onu cimrilik hastalığından, dünya malına tutkunluktan kurtarır. Fakirin de varlıklı kullar aracılığıyla Allah'a şükretmesine, dünya nimetinin yeryüzündeki dağılımı konusunda karamsarlık ve düşmanlıktan kendini kurtarmasına ve kendini toplumunun bir üyesi olarak hissetmesine vesile olur.
KURBAN BAYRAMI NE ZAMAN BAŞLIYOR?
Kurban Bayramı 11 Ağustos'ta başlayacak. Dördüncü ve son günü ise 14 Ağustos'ta olacak.
KURBAN BAYRAMI TATİLİ KAÇ GÜN OLACAK?
Kurban Bayramı tatili ile ilgili henüz resmi bir açıklama gelmedi. Güncel açıklamaları haberimiz içerisinden takip edebilirsiniz.
10 Ağustos 2019 Cumartesi Kurban Bayramı Arefesi
11 Ağustos 2019 Pazar Kurban Bayramı (1.Gün)
12 Ağustos 2019 Pazartesi Kurban Bayramı (2.Gün)
13 Ağustos 2019 Salı Kurban Bayramı (3.Gün)
14 Ağustos 2019 Çarşamba Kurban Bayramı (4.Gün)