Ayasofya İmamı Mehmet Boynukalın görevden alındı mı? Görevinden ayrıldı mı? Mehmet Boynukalın istifa mı etti?
Sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımlarda adından söz ettiren Ayasofya İmamı Mehmet Boynukalın üniversitedeki görevine döndü. Bunun üzerine Ayasofya İmamı Mehmet Boynukalın görevden alındı mı? Görevinden ayrıldı mı? sorularının yanıtı merak ediliyor. Detaylar haberimizde...
Son zamanlarda siyasi meselelerdeki tutumlarıyla gündemden düşmeyen Ayasofya İmamı Mehmet Boynukalın'ın istifa ettiği haberlerinin ardından internet kullanıcıları, arama motorlarında Ayasofya İmamı Mehmet Boynukalın görevden alındı mı? Görevinden ayrıldı mı? Mehmet Boynukalın istifa mı etti? sroularının yanıtını araştırıyor. İşte detaylar...
AYASOFYA İMAMI MEHMET BOYNUKALIN GÖREVDEN ALINDI MI? GÖREVİNDEN AYRILDI MI?
Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi İmamı Prof. Dr. Mehmet Boynukalın'ın görevinden istifa ederek Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'ndeki akademik pozisyonuna geri döndüğü öğrenildi.
Alınan bilgiye göre, geçici görevlendirme ile Ayasofya-i Kebir Camii'nde imamlık vazifesini yürüten Boynukalın, bu görevinden ayrılma talebinde bulundu. Boynukalın'ın talebi olumlu yanıt buldu.
Boynukalın, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde akademik kariyerine devam edecek.
MEHMET BOYNUKALIN İSTİFA MI ETTİ?
Kendi isteği doğrultusunda görevinden istifa ettiği öğrenilen Boynukalın, son zamanlarda siyaset gündeminne olan ilgisi ve bu konudaki yorumlarıyla sıklıkla adından söz ettiriyordu.
Özellikle İstanbul Sözleşmesi konusundaki tutumuyla sosyal medyada gündem olan Ayasofya İmamı Mehmet Boynukalın için birçok isimden istifa çağrısı gelmişti.
MEHMET BOYNUKALIN'IN TARTIŞMA YARATAN İFADELERİ
"Aile toplumun, milletin, devletin en küçük birimidir. Kur'an-ı Kerim bu birimin yönetim hakkını erkeğe vermiştir (Nisa suresi 34). Dine, akla ve yaratılışa/fıtrata, insanın doğasına uygun olan da budur. Nitekim 2001'e kadar yürürlükte kalan eski medeni kanun ailenin reisinin erkek olduğunu kabul ediyordu. Yaratılışa/fıtrata ve adalete aykırı olan kanunların bir gün mağlup olması kaçınılmazdır. Yaratılışa, fıtrata, Allah’ın hükmüne karşı çıkanlar mutlaka bir gün yanlış yolda olduğunu anlayacaktır. Bizim amacımız bunun iş işten geçmeden anlaşılması."
---
"Cinayet cinayettir; cinsiyet değiştirmez; erkek, kadın, çocuk, büyük kimin başına gelirse gelsin ilkemiz: "Sizin için kısasta hayat vardır" ilahi düsturudur. Sürekli ‘kadın cinayetleri’ vurgusu, kadını erkeğe düşman etmeye çalışan bir sloganik medya propagandasıdır.
Ey insanlar! Şüphesiz, biz sizi bir erkek ve bir kadından yarattık ve tanışasınız diye sizi kavimlere ve kabilelere ayırdık. Allah katında en değerliniz ona karşı gelmekten en çok sakınanınızdır. Şüphesiz, Allah en iyi bilen ve her şeyden haberdar olandır (Hucurat suresi 13)"
---
"Tesettürü Allah'ın emri bilip bunu uygulayan kardeşlerimiz, siz bu davranışınızla İslam'ın bir şiarını/sembolünü yaşatıyorsunuz ve bizim için çok değerlisiniz; ancak Allah'ın dini bir bütündür ve biz erkeğiyle, kadınıyla dinin, Kur'an'ın hepsine iman etmekle yükümlüyüz. Bir araştırmacı ve akademisyen olarak otuz yıldır İslam'ı incelemem beni bu sonuca götürdü. İşim bunu insanlara anlatmak. Herkes işini yapsın."
İSTİFA AÇIKLAMASI
Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi İmamı Prof. Dr. Mehmet Boynukalın, istifasına ilişkin açıklama yaptı. Boynukalın, “Akademik çalışmalarıma daha fazla vakit ayırabilmek için baş imam hatiplik görevimden affımı ve görevlendirmemin sona ermesini istedim. Aldığım kararın bir diğer sebebi ise, milli iradeye karşı pervasızca yayınlanan malum bildiriyle ilgili yorumlarda yalan yanlış kıyaslamalara gidilerek ’Ayasofya İmamı konuşuyor da biz niye konuşamayalım’ gibi hezeyanlara meydan vermemektir” ifadelerini kullandı.
Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi imamlık görevinden istifa eden Prof. Dr. Mehmet Boynukalın, sosyal medya hesabından yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, “Asıl mesleğim üniversite öğretim üyeliği olmasına rağmen, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın talebi ve Marmara Üniversite’sinin uygun görmesiyle Ayasofya-i Kebir’deki şerefli makama görevlendirme ile geldim. İki gün önce, akademik/ilmi çalışmalarıma daha fazla vakit ayırabilmek için Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi’ndeki baş imam hatiplik görevinden affımı ve görevlendirmemin sona ermesini istedim.
Aldığım kararın bir diğer sebebi ise milli iradeye karşı pervasızca yayınlanan malum bildiriyle ilgili yorumlarda yalan yanlış kıyaslamalara gidilerek, 'Ayasofya İmamı konuşuyor da biz niye konuşamayalım' gibi hezeyanlara meydan vermemektir. 86 yıl sonra yeniden fethedilen yeniden cami olarak fethedilen bu mübarek mekanda ilk baş imam hatip olarak görev yapmamı takdir eden Yüce Mevla’ya sonsuz hamdü senalarımı arz ediyor, bu göreve beni layık bulan idarecilerimize ve hassaten kıymetli Cumhurbaşkanımıza çok teşekkür ediyorum.
Bendeniz bu görevdeyken bildiğim kadarıyla, dilim döndüğünce İslam’ı anlatmaya çalıştım. Bunu yapmazsam Allah katında mesul olurum düşüncesiyle hareket ettim. Bu niyetin yarın Allah katında bana şahitlik edeceğini umuyorum. İslam’a ve Kuran’a bir bütün olarak inanıp yaşamayı Rabbim bize nasip etsin. Bugüne kadar bana desteğini bildiren yahut düşüncelerime katılmayan bütün kardeşlerimden Allah binlerce kez razı olsun. Allah yar ve yardımcınız olsun” ifadelerini kullandı.