Bakan Pekcan: Dünyada ihracatını en çok artıran 6’ncı ülke konumundayız
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) "Türkiye'nin İlk 1000 İhracatçısı" Prestij Kitabı'nın tanıtım toplantısını gerçekleştirdi.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) "Türkiye'nin İlk 1000 İhracatçısı" Prestij Kitabı'nın tanıtım toplantısını gerçekleştirdi. Toplantıya katılan Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, 2020'de pandemiye rağmen Türkiye'nin ekonomik alanda gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında pek çok açıdan pozitif olarak ayrıştığını söyledi. Pekcan, "Türkiye geçtiğimiz sene küresel ihracatın yüzde 3.6 küçüldüğü bir dönemde ihracatını yüzde 2.1 artırarak 180.8 milyar dolar ile dünyada ihracatını en çok artıran 6'ncı ülke konumundadır" dedi.
61 ihracatçı birliği, 13 genel sekreterliği ile 95 bini aşan ihracatçı ailesinin çatı kuruluşu olan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), "Türkiye'nin İlk 1000 İhracatçısı" Prestij Kitabı'nın tanıtım toplantısı yapıldı. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ve TİM Başkanı İsmail Gülle'nin katılımıyla gerçekleşen toplantıda 2019 yılı ihracat performansına göre ilk 15 firmaya ödülleri de dağıtıldı. Bakan Pekcan, "İlk 1000 ihracatçı arasında bulunan firmaları tebrik ediyorum. Kendilerinin oluşturdukları başarı örnekleri, örnek olacaktır. Özverili ve gayretli çalışmalar için bir kez daha teşekkür ediyorum" dedi.
"İHRACATIMIZI HER GEÇEN GÜN ARTTIRIYORUZ"
Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, "Son 18 yıllık dönemde küresel pazar ve piyasalarla olan etkileşimin oldukça derinleştiren Türkiye ve sizler ihracat kapasitesini hızlı bir şekilde artırmıştır. Ülkemiz ekonomisinin yüksek büyüme ve katma değerli üretim perspektifine paralel olarak ihracatımızı her geçen gün teknoloji tasarım ve katma değer odaklı olarak artırıyoruz. Çalışmaların gayretiyle bugüne kadar Türkiye'nin ihracat serüveni önümüzdeki dönemde de gelişerek devam edecek" dedi.
"ADİL BİR TİCARET SİSTEMİNDEN YANA OLDUK"
"2019 yılında küresel piyasaları etkileyen ticaret savaşları, 2020'de pandemiye rağmen Türkiye'nin ekonomik alanda gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında pek çok açıdan pozitif olarak ayrıştığını görüyoruz" diyen Bakan Pekcan, şunları söyledi:
"OECD raporuna göre Türkiye 2020 yılında Çin ve Güney Kore'den sonra en az ekonomik küçülme gösterecek ülkeler pozisyonundadır. Küresel ticaret geçtiğimiz sene korumacılık eğilimlerinin etkisi altında oldukça sıkıntılı bir süreç geçirdi. Biz Türkiye olarak her zaman adil, rekabet ve kurallara dayalı bir küresel ticaret sisteminden yana olduk. Ticarette korumacılık eğilimlerinin artırılması taraftarı değiliz. Çünkü bizim en başta kendimize, üreticimize ve sizlere güvenimiz tam. İktisadi ve beşeri kaynaklarımızla, üretim ve rekabet gücümüzle adil ve kurallara dayalı bir sistem içerisinde başarılı olacağımızı biliyoruz."
"GEREKTİĞİNDE ÖNLEM ALIYORUZ"
Pekcan, "Türkiye geçtiğimiz sene küresel ihracatın yüzde 3.6 küçüldüğü bir dönemde ihracatını yüzde 2.1 artırarak 180.8 milyar dolar ihracat ile dünyada ihracatını en çok artıran 6'ncı ülke konumundadır. Ayrıca hizmetler sektöründeki atılımlarına paralel olarak da geçen sene hizmet ihracatımız yüzde 10 artarak 65 milyar dolar seviyesine ulaştı. Ticaret fazlamız da yüzde 16 artarak 36.2 milyar dolar olmuştur" dedi.
Türkiye'nin 2019 yılında toplam dünya ihracatından aldığı payın binde 9 onda 6 olduğuna vurgu yapan Bakan Pekcan, "Bu alınan en yüksek paydır. Hizmet ihracatında da 2019 yılında yüzde 1.06 pay almış bulunuyoruz. Türkiye tüm korumacı duvarlara rağmen dünya mal ve hizmet ticaretindeki rolünü güçlendirmeye devam etmiştir. Ticaret diplomasimizi sonuna kadar kullanarak her platformda hakkımızı arıyoruz. Diplomasinin ilerlemediğini gördüğümüz noktalarda ise Dünya Ticaret Örgütü nezdinde yasal haklarımızı kullanarak dava süreçlerini takip ediyoruz. Gerektiğinde ve doğrudan anında etki doğuracak şekilde önlem alıyoruz" diye konuştu.
"ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE ORANIN ÇIKACAĞINI ÖNGÖRÜYORUZ"
Pandeminin getirdiği olumsuz ticaret ortamına rağmen devlet desteği, ihracatçıların gayreti ile bu yıl da kayda değer performansla yola devam ettiklerini dile getiren Bakan Pekcan, "En önemli dış pazarlarımızın ciddi ekonomik daralmalar yaşadığı bu dönemde ilk 8 ayda 102 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirmiş olmamız anlamlıdır. Altın dış ticareti hariç olarak bakıldığında ihracatın ithalatı karşılama oranı Ocak-Ağustos döneminde 83.6 gibi önemli bir seviyeye gelmiştir. Yakın geleceğe yönelik sinyaller de olumlu seyretmektedir. PMI endeksinin 50'nin üzerinde olduğu az sayıda ülkeler arasında yer alıyoruz. 2020 Ağustos ayı itibariyle en yüksek PMI değerine sahip 4 "üncü ülke konumundayız. Brezilya, Birleşik Krallık, Kanada'dan sonra Türkiye geliyor" diye konuştu.
Bakan Pekcan, "2019 yılında yüksek teknolojili sanayi ürün ihracatımızın payı hala yüzde 3.5, orta ileri teknolojili sanayi ürünü ihracatı yüzde 36.4 ile ihracatımızda en yüksek paya sahip. Üretim ve ihracata ilişkin izlediğimiz stratejilerin ve sunulan teknolojilerin önemli kısmı ileri teknolojide daha fazla mesafe kat etme sağlama yönündedir. Üreticilerimizin kendi özgün yaklaşım stratejileriyle yerlilik oranımızın da her geçen gün yükseldiği ihracat kompozisyonunu göreceğimizi değerlendiriyorum. Geçtiğimiz sene ihracatın yüzde 4 onda 2'si ithalatımızın da yüzde 5 onda 3'ü yerli paralarla gerçekleşmiştir. Önümüzdeki dönemde bu oranın daha yukarı çıkmasını ön görüyoruz" ifadelerini kullandı.
"İHRACATI TABANA YAYMA VE GENİŞLETME HEDEFİNDEYİZ"
İhracatımızı tabana yaymak ve genişletmek hedefinde olduklarını dile getiren Bakan Pekcan, "Bu açıdan bakıldığında iyi bir noktadayız. Toplam ihracatımızda mikro, küçük ve orta ölçekli işletmelerin payı yüzde 56.3. 2018 yılında ilk kez ihracatçı sayımız, ithalatçı sayımızı aşmış bulunmakta ve bu 2019-20'de de devam etmektedir. Tabana yayılmada devlet desteklerinin önemli bir rolü bulunuyor ve sonuç aldığımızı görmekten memnuniyet duyuyorum" dedi.
Pazarlama kabiliyetlerinin geliştirilmesine, markalaşmaya kadar firmalarımızın yetkinlik düzeyine göre farklılaşan destek mekanizmaları olduğunu söyleyen Bakan Pekcan, "Katma değerli ve markalı ürün ihracatımızı artırmaya yönelik pazara girişten fuar desteklerine, markalaşma ve tasarıma kadar her alanda ihracatçılarımıza nitelikli destekler verilmektedir. Bakanlığımız ve Eximbank'ın yurt dışı marka satın alma desteklerini önemsiyoruz. Marka değerlendirme raporunun da maliyetinin yüzde 60'ını yine biz karşılıyoruz" ifadelerini kullandı.
Bakan Pekcan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hizmet ihracat desteklerimiz 2019'da 254, bu yıl 8 ayda da 148 milyon TL'ye ulaşmış bulunmaktadır. Finansman noktasında Eximbank geçen seneye göre desteklerini yüzde 7 artırarak 30.4 milyar dolara ulaşmış bulunmaktadır. Kredi kullanımları geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13 artışla 20 milyar dolara yükselmiş ayrıca Covid-19 döneminde devlet destekli tedbirler kapsamında 5 bin 57 krediye ilişkin 4 onda 1 milyar dolar vade uzatım talebi karşılanmıştır. Orta uzun vadeli kredilerin payı bir önceki yıla göre yüzde 336 artış göstermiş toplam krediler içindeki payı da yüzde 30'a yükselmiştir. Covid sürecinde ihracatta zemin kaybetmemek, süreklilik ve sürdürebilirlik koşullarını temin etmek önemli. Mayıs ayından bu yana 10 ülkeyi kapsayan 8 farklı ticaret heyetini, 29 ülkeyi kapsayan 15 farklı sektörel ticaret heyetini sanal ortamda icra ettik. 3 bin 800'ün üzerinde iş görüşmesi gerçekleşti."
"İHRACATIMIZIN BAŞARISIZ OLMASI MÜMKÜN DEĞİL"
TİM Başkanı İsmail Gülle ise, "Başarılı ihracatçılarımızı ödüllendirmek bizler için ayrı anlam ifade etmektedir. Göreve geldiğimiz ilk günden beri ihracat rekorları açıkladık. Türkiye Cumhuriyeti tarihi rekorunu kırarak 2018 yılında ihracatımız 168 milyar dolara ulaştı. 2019'da da rekoru 180.8 milyar dolara taşıyan ihracatçılarımız ülkemize haklı bir gurur yaşattı" dedi.
Türkiye'nin ekonomi ve ticaret diplomasinin saha neferleri olarak rekorları kırmaya devam edeceklerini belirten Gülle, "İnanıyoruz ki ihracat hayatımızdır, ekmeğimizdir, emeğimizdir ve nihayetinde geleceğimizin de garantisidir. Bu duygularla gerçekleşen ihracatımızın başarısız olması mümkün değildir" ifadelerini kullandı.
Özellikle son 20 yılda Türkiye'nin yükselişini engellemek isteyen birçok planı ihracatçıların engellediğini dile getiren Gülle, "Alın teri, dış mihraklara karşı kalkan görevi görmüştür. İhracatçımız dün olduğu gibi bugün ve yarın da devletinin ve milletinin yanında olacaktır" dedi.
Türkiye'nin ilk 1000 ihracatçı araştırma sonuçlarıyla ilgili konuşan Gülle, "2019 yılında ilk 1000 ihracatçı firmamız 103 milyar dolarla toplam ihracatın yüzde 62'sini gerçekleştirdi. 5.8 milyar dolar ihracat gerçekleştiren 144 firmamız 2019 yılında ilk bin listesine dahil oldu. 856 firma ise, listede yerini korumayı başardı. Listeye yeni girenler Türkiye'nin yarattığı fırsatları, listede uzun zamandır yerini koruyanlar da Türkiye'nin istikrarını göstermektedir. TİM olarak yüksek teknolojili ve katma değerli ihracata büyük önem vermekteyiz" dedi.
"BU VERİLER FİRMAYA MOTİVASYON OLACAKTIR"
Ar-Ge harcamalarının payının 2018 yılında 1.7 olduğunu hatırlatan Gülle, "2019'da yüzde 2.65'e yükseldi. Ar-Ge harcamasından her 1 birimlik artışın ihracatta 0.24 birimlik artış sağladığını gördük. Ar-Ge'ye harcanan her 1 dolar, ihracatta 2.15 dolarlık katkı olarak geri dönüyor. Ar-Ge ve inovasyonun ihracatta rekabeti arttırdığını göstermektedir. Tüm arzumuz ihracatta ileri teknoloji kullanan firmaların sayısını artırmaktır. Listedeki firmalarımızın ihracatında orta yüksek teknoloji payının Türkiye ortalamasının yüzde 6 üzerinde olduğunu görüyoruz" ifadelerini kullandı.
Gülle, "Araştırmanın sonucu ihracatın firma karlılığını da pozitif etkiliyor. Her bir birimlik ihracat artışı karlılıkta 0.7 birimlik bir artış sağlamaktadır. İhracatını artıran hem karlılığını hem de sermayesini artırıyor. Umuyoruz ki bu veriler firmalara motivasyon olacaktır" dedi.
Kadın istihdamının da firma karlılığına olumlu etkisi olduğunu dile getiren Gülle, "İstihdam verilerini paylaşan 355 firmanın verimliliği incelendiğinde kadın personel istihdam eden firmaların karlılıklarını yüzde 0.63 birim artırdığını görüyoruz. TİM olarak kadın girişimcilerin desteklenmesi doğru yatırıma yönlendirilmesi ve kadınların karar alma mekanizmasında yer almalarını önemsiyoruz" diye konuştu.
"TİM, ÜRETEN VE İHRAÇ EDENLER İÇİN ÇÖZÜM MERKEZİ"
Her 1 dolarlık yatırımın 4 dolarlık ihracat getirisi anlamında olduğunu belirten Gülle, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her patent ihracatta toplam 2.2 milyon dolarlık artış sağlıyor. Tescil ettiğimiz her marka, ihracata 4 milyon dolarlık bir ihracat artışı anlamına geliyor. Yatırımlar ihracatı, ihracat da yatırımları destekliyor. Ekonomik riskin yanında jeopolitik risk de yıllar geçtikçe artıyor. Türkiye içinde bulunduğu coğrafyasında umut adası gibi; doğuyu batıya, batıyı da doğuya bağlayan bir köprü gibi güven vermektedir. Bu coğrafyada tavırlı durmanın maliyeti olmuştur. Bu tavrı gösteren Cumhurbaşkanımız olmak üzere devletimiz ve milletimiz için canla başla çalışan herkese şükranlarımızı sunuyoruz. Ülkemizin bekası için tavırlı duruşumuzun bedeli varsa, ödeyeceğiz. Biz milletimize sevgi ve sadakatle bağlı insanlarız. TİM'in üreten ve ihraç edenler için bir çözüm merkezi olduğunu ifade etmek isterim."