Bakan Yanık'tan LGBT açıklaması! Son noktayı koydu: Eşcinselliği normal görmek gibi bir lüksümüz yok

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, geçtiğimiz günlerde düzenlenen LGBT karşıtı yürüyüş hakkında değerlendirmelerde bulundu. Bakan Yanık, Türkiye'nin çıktığı İstanbul Sözleşmesi hakkında da çarpıcı sözler sarf etti.

Bakan Yanık'tan LGBT açıklaması! Son noktayı koydu: Eşcinselliği normal görmek gibi bir lüksümüz yok
 Haberler, Son Dakika Haberleri

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, CNN Türk Ankara Temsilcisi ve Hürriyet yazarı Hande Fırat ile görüştü. Fırat'ın sorularını yanıtlayan Bakan Derya Yanık, hükümetin LGBT politikası ve Türkiye'nin çıktığı İstanbul Sözleşmesi hakkında açıklamalarda bulundu.

Herkesin bir değerler sistemi olduğunu ifade ederek sözlerine başlayan Bakan Derya Yanık, "Bu değerler sistemi çerçevesinde eleştirebilme özgürlüğünüz vardır. Hükümetimizin de doğal olarak değerleri var. Eşcinselliği normalleştirmek ya da normal görmek gibi bir lüksümüz yok. Ancak devletin ve hükümetin, her vatandaşın temel insan haklarını korumak ve teslim etmek yükümlülüğü bulunuyor." dedi.

Bakan Yanık'tan LGBT açıklaması! Son noktayı koydu: Eşcinselliği normal görmek gibi bir lüksümüz yok.

"HER GRUBUN PROTESTO HAKKI VARDIR. NEFRET SÖYLEMİNİ YANLIŞ BULUYORUM"

Geçtiğimiz günlerde Saraçhane'de düzenlenen LGBT karşıtı yürüyüş hakkında değerlendirmelerde bulunana Derya Yanık," Her grubun protesto hakkı vardır. Nefret söylemini yanlış buluyorum. Ben bir hukukçuyum ve mesleğimin büyük bölümü insan hakları temelinde geçti. Nefret söylemini kime karşı olursa olsun yanlış buluyoruz. Yıllar önce ‘E-5 Sendromu’ olarak adlandırılan, karınları deşilerek yol kenarına atılan transları hatırlayın. Bunlar yaşanmamalı. Yanlış, günah görebilirsiniz hatta aykırı bulabilirsiniz. Nefret söylemi, kime karşı olursa olsun kabul edilemez. Çünkü nefret söylemi ile yaşam hakkını engellersiniz. Bir kişi kaos yaratmak için, olmadık bir harekette bulunsa kim verecek bunun hesabını?" diye konuştu.

Bakan Yanık'tan LGBT açıklaması! Son noktayı koydu: Eşcinselliği normal görmek gibi bir lüksümüz yok.

"AİLEYİ KORUMAK, ÖNCE AİLENİN KENDİSİNİN YAPMASI GEREKEN BİR ŞEY"

Sosyal medyanın kışkırtıcı bir mecra olarak kullanıldığını ifade eden Yanık, "Bu meselelerin orada kanırtılması doğru değil. Hükümetin hiçbir vatandaşından vazgeçme lüksü de hakkı da yoktur. Otoriteler, cinsiyet konusunun biyolojik bir patoloji değil, psikolojik olduğuna dikkat çeker. 3 yaşına kadar cinsel kimlik belli olmaya başlar, 5 yaşında kesinleşir. Eğer anne baba modelinde sorun var ise patoloji gelişiyor. Bu nedenle erken çocukluk dönemi anne- baba rol modeli üzerine çalışma yapıyoruz. Bazıları ‘Çocuğu anne yetiştirir’ diyor. Oysa çocuğu anne baba beraber yetiştirir. Aileyi korumak, önce ailenin kendisinin yapması gereken bir şey." ifadelerini kullandı.

"İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NİN YORUMLANMA BİÇİMİNDEN ÜRKÜYORUM"

Türkiye'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla ayrıldığı İstanbul Sözleşmesi hakkında yapılan tartışmalara da değinen Bakan Yanık şöyle konuştu:

"İstanbul sözleşmesi ile ilgili Türkiye 25 senedir değişmez denen temel kanunlarını değiştirdi. İmzalarsınız, sonra sosyal yapı değişir. Unutmayalım, İstanbul sözleşmesi kutsal bir metin değil, değişebilir, çıkabilirsiniz.

Ben şu anda İstanbul Sözleşmesi’nin yorumlanma biçiminden ürküyorum. Hukukun bir disiplini vardır. Bir hukukçu olarak bir metni hangi sınırlar içinde yorumlayacağınızı bilirsiniz. Fakat öyle bir yorumlandı ki; sonuçta ‘bence böyle hukuku’ doğdu. Bu mantıkla gittiğinizde Türkiye’de hiçbir metin kalmaz.

Verilen temel zarar, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmak değil. Hukuk metinlerinin nasıl yorumlanacağı ve nasıl kabul edileceği ile ilgili."

Bakan Yanık'tan LGBT açıklaması! Son noktayı koydu: Eşcinselliği normal görmek gibi bir lüksümüz yok.

"SÖZLEŞMEYE GERİ DÖNME İHTİMALİ YOK"

Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'ne geri dönme ihtimalinin bulunmadığının altını çizen Yanık şu sözleri sarf etti:

"Sözleşmeye geri dönme ihtimali yok artık. Bir tarafta İstanbul Sözleşmesi olmazsa yıkılacağız diyenler var, öbür tarafta İstanbul Sözleşmesi’nden çıkarak aile, nesil kurtuldu diyenler... İkisi de doğru değil. Yasalarımız, kanunlarımız var. Bunların uygulanması çok önemli.

Ancak bazı çevreler İstanbul Sözleşmesi’ni kullanarak; kadın ve genç seçmeni AK Parti’den blok halinde koparma çalışması yürüttü. Bir nevi sözleşme üzerinden de siyaset mühendisliği yapıldı."

İlgili Haberler
1
0
0
0
0
0
0
👍
👎
😍
😥
😱
😂
😡
HABERE YORUM KAT