Başkan Erdoğan açık açık uyardı: Kapıları açmak zorunda kalırız

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu. Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti kadroları için 'değişim sinyali' verdi. Erdoğan ayrıca, Suriye'deki son gelişmelerle ilgili de "Güvenli Bölge olmazsa kapıları açmak zorunda kalırız" dedi.

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:

Kabine toplantılarına başkanlık ettik, harp okullarımızın mezuniyet törenlerine, adli yıl açılışlarına, çeşitli ödül ve açılış törenlerine katıldı. Bursa, Artvin, Rize, Trabzon, Muş, Bitlis, Konya ve Sivas şehirlerimizde vatandaşlarımızla buluştuk. Milletimiz ve teşkilatlarımızla bir araya geldik, hem de yatırımlarımızın açılışını gerçekleştirdik. MYK ve MKYK toplantılarında parti gündemindeki konuları istişare ettik. 

'ÇOK ÖNEMLİ GÖRÜŞMELERİMİZ OLDU'

18'inci kuruluşu yıldönümünde bir muhasebe yapma imkanı bulduk. Uluslararası ilişkilerimizi de kesintisiz bir şekilde sürdürdük. Rusya Federasyonu ve ABD Başkanı'yla çok önemli telefon görüşmelerimiz oldu. Rusya'daki havacılık fuarı açılışına da katılarak savunma sanayi ürünlerini yerinde inceleme imkanı bulduk. 

Türkiye'nin büyümesi, güçlenmesi hedeflerimize doğru ilerlemesi için gece gündüz çalışıyoruz. Sizlerin de kendi illerinizde benzer bir mücadelenin içinde olduğunuza inanıyoruz. Her bir arkadaşımın en büyük meselesi kutlu davaya hizmet etmek, şahsiyetmizle, duruşumuzla milletimizin gönlünü kazanmaktır. Herhangi bir arkadaşımız kendi özel işini hizmetin önüne koyuyorsa üstlendiği görevin hakkını veremiyor demektir. Önce millet, önce partim diyerek işlerimize dört elle sarılmak mecburiyetindeyiz. Hiç kimsenin böyle bir vebalin altına girebileceğine ihtimal vermiyorum. AK Parti milletimiz tarafından kurulmuş ve milletimizin desteğiyle ayakta kalmış bir partidir. 

Hiçbir şehrimizin fitne fücur tacirlerine izin vermeyeceğine inanıyorum. Biz kendi işimize bakacağız. Millet bizden hizmet bekliyor. Hiç kimse AK Parti'nin bileğini bükemez. 

'KİBİRLERİ BOYLARINI AŞANLARIN KAPRİSLERİNE FEDA ETMEYECEĞİZ'

MKYK 7'nci olağan büyük kongre sürecinin 7 Ekim'de başlamasına karar vermiştir. Üye listelerimizi güncelliyoruz. Üye sayımızda yaklaşık 290 bin kişilik eksilme olduğunu gördük. Yeni üye kazandırma çalışması daimi bir görevdir. AK Parti'nin en büyük özelliği kendini tazeleme özelliğine sahip olmasıdır. 

Ülke genelinde hizmet eden dava adamlarının emeğini, kibirleri boylarını aşanların kaprislerine feda etmeyeceğiz. Biz dedikodulara asla kulak asmadan kendi işimize bakacağız. Yeni üye kazandırma çalışması AK Parti teşkilatları için daimi bir görevdir. İl ilçe ve belde başkanlarımızın yeni üye ve kayıt işlemlerini aksatmadan sürdürmeleri önemlidir. Şu an 10 milyonun üzerinde üyesi var.  

AK PARTİ TEŞKİLATLARINA TALİMAT

klasik belediyecilik hizmeti vermekle yetinmemelerini ifade ediyoruz. Teşkilatlarımız her zaman en önde olacak ki diğer kademedeki arkadaşlarımız onları takip edebilsin. Bir şehirde teşkilatımız aksarsa diğer her kademe adeta çöker. Bunun için il başkanlarımızın tek önceliğinin parti olması gerektiğini söylüyorum. Şartları buna uymayanlar bu işe talip olmayacak. Teşkilatlarımızda göreve getirilen Ömerlere, Haticelere, Alilere ihtiyacımız var. Sizlerden temsilcisi olduğumuz davanın en yükseğe taşıyarak, kongrelerimizi yeniden diriliş şölenine çevirmenizi istiyorum. 

'CHP'YE ANLATAMADIK'

Son yıllarda yaşadığımız gelişmeleri asla gözardı edemeyiz. 15 Temmuz üzerinde önemli durmamız gereken bir milattır. Kanlı darbe teşebbüsünün yaşandığı gece darbeye direnen ülkemizdeki tüm kesimleri Türkiye ortak paydasında bir araya getirmek için çalıştık. Terörle ve şiddetle arasına mesafe koyan herkesle işbirliğimizi güçlendirmek istedik. CHP yönetimine bile el uzattık. Yenikapı Meydanı'ndaki dayanışma tablosu bunun göstergesini oluşturdu. Tankların arasından kaçıp gidenleri de davet ettik. Son anda geleceğini bildirmesi üzerine onu da kabul ettik. Biz ülkemizin birliği ve beraberliği için elimizden geleni yapıyoruz.

Bizim iyi niyetli tüm çabalarımıza rağmen o tabloyu yürütmek mümkün olmadı. Yenikapı'ya ilk darbe 'Kontrollü darbe' sözleriyle CHP Genel Başkanı tarafından vuruldu. CHP tarihimizin en büyük ihaneti karşında devreye aldığımız OHAL uygulamasına saldırdı. Bu parti kritik dönemde FETÖ ile mücadeleyi zaafa uğratmaya çalıştı. Bir beka meselesi olduğunu anlatamadık. Milli meseleleri günlük tartışmalara malzeme edilmemesi gerektiğini öğretemedik. Artık diyet borçlarından mı, basiretsizliklerinden mi bilmiyoruz... Bugün de aynı tavırları sürdürüyorlar. CHP'nin FETÖ diye, bölücü terörle mücadele diye bir dertleri olmadığı ortaya çıkmıştır. CHP'nin tutarsızlıkları, yalpalamaları karşında biz de MHP ile işbirliğini yeni safhaya taşıdık. 

'SİSTEMDEN GERİ DÖNÜŞ YOKTUR'

Cumhur İttifakı Yenikapı ruhunun çelikleşmiş halidir. 82 milyonluk büyük Türkiye ittifakının lokomotifidir. Cumhur İttifakı milli güvenliğimizin tahkimi yanında, Türkiye'nin demokratikleşmesi yönünde de tarihi adımlar atmıştır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi 1961 ve 1982 darbe anayasalarıyla daraltılan siyasi alanı da genişletmiştir. CHP'nin yeni sistemden hazımsızlık duymasının nedeni büyük demokratik dönüşümdür. Artık Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nden geriye dönüş yoktur. Tüm eksiklikleri belirledik ve çözüm yollarını ortaya koyduk. İşimizin nispeten kolay olduğunu görüyoruz. Sonuçları yakında milletimizle paylaşacağız. Yürütmeye ilişkin kısımları Cumhurbaşkanlığı olarak biz, yasamaya ilişkin kısımları Meclisimiz hayata geçirecek. 

Türkiye'nin karşılaştığı her meselenin ülkemize bir maliyeti var. Üstesinden geldiğimiz her meselenin ülkemizin önünde yepyeni bir pencere açtığını görüyoruz. Kıbrıs Barış Harekatı nedeniyle uygulanan ambargolar bizi savunma sanayi yönünde adımlar atmaya itmişti. Ülkemizin sanayi ve ticaretini bitireceğini söylenen Gümrük Birliği anlaşması ticarette gücümüzü arttıracak şekilde dönüşmüştür. AB tam üyeliğinden mahrum bırakanlara cevabımızı Afrika'dan Güney Amerika'ya kadar açılımlar yaparak verdik. Savunma sanayinde adeta ülkemizi terör örgütleri karşısında çaresiz bırakma çabalarını dünyanın en ileri ürünlerini geliştirerek boşa çıkardık. 

Doğu Akdeniz'de şu, bu ne diyor değil, biz ne diyoruz, biz buna bakıyoruz. Şu anda gemilerimiz bölgede. Bütün fırkateynlerimiz, korvetlerimiz yanında, uçaklarımız hazır. Kimse burada bizim hakkımız olan konulardan bizi mahrum etmeye kalkamaz. Burada KKTC'deki soydaşlarımızın hakları var, bizim garantör ülke olarak söz söyleme hakkımız var. 

Önümüze çıkartılan her engel aynı teknoloji ve ürünü geliştirerek anlamsız hale gelecektir. Biz sürekli birilerinden korkar halinde yaşar olursak, yaşama hakkımız olmaz. Önümüzdeki dönem yeni gelişmeleri yaşayacağımız dönemdir.

'BU KORKAKLARI İYİ BİLİRİZ'

Biz bu yolda yürürken, birçok korkakları da tanıdık. Bize korkaklık noktasında nasihatte bulunanları da iyi biliriz. Bugün parlamentoda olan siyasi partilerin içindeki korkakların da boyunu postunu biliriz. Bize 'Ortadoğu'da ne işiniz var' diyenlere de ne işimiz olduğunu gösterdik, gösteriyoruz, göstereceğiz. Gazi Mustafa Kemal'in manda kabul etmeme anlayışı karşısında, bizimle dün Sivas'ta olanların manda kabul edip etmediklerini görüyoruz. Bunlar mandacı mandacı, bunlarda yürek yok. Bunların dışpolitikadan yanlarına aldıkları kişilerin ne durumda olduğunu biliyoruz. Bu milletin şahsiyetini korumadılar, koruyamadılar. Dik durmadılar, korkaklık sergilediler. AK Parti'nin güçlü olması ve güçlü kalması Türkiye'nin istikrar içinde yürümesi bakımından da önemli. 

SURİYE'DEKİ GÜVENLİ BÖLGE İLE İLGİLİ DÜNYAYA RESTİ ÇEKTİ: KAPILARI AÇARIZ!

Varil bombalarından kaçıp bize sığınanlara kucak açtık. Batı ülkelerinden 100 mülteciye kapı açanlar gibi yapmadık. Güvenli hale getirdiğimiz bölgelere dönen Suriyeli kardeşlerimizin sayısı 350 bini buldu. Güvenli bölge teklifimize çok güzel diyorlar. Öyleyse gelin, süratle yapalım.

Batı verilen sözü tutmadı. Güvenli bölge olmazsa kapıları açmak zorunda kalırız. Ya destek verecekseniz verin, vermeyecekseniz kusura bakmayın kapıları açmak zorunda kalırız. Bu yükü sadece biz mi çekeceğiz. Siz de bakalım nasıl taşınırmış bunu bir görün.