Beril Başaran: Kızımı yaşatacaklar
Beril Başaran, uçak kazasında kaybettiği kızı Mina Başaran’ın adını ölümsüzleştiren projeyi hayata geçiriyor. "Mina’nın Çocukları" projesi, 11 Mart 2018’deki kazada hayatını kaybeden 11 başarılı gencin anısına 11 genç kızla 11 Mart’ta başlayacak.
Sosyal sorumluluğun her zaman bilincinde olan Mina Başaran geçen yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla bir dergiye ‘kadınlar için fırsat eşitliği ve pozitif ayrımcılık’ mesajı vermişti. Mina’nın o dergiyi görme şansı oldu mu bilemiyoruz. Başarılı iş insanı, üreten genç bir kadın olan Mina Başaran ve 10 yakın arkadaşı, 11 Mart 2018’de jet kazasında hayata çok acı bir şekilde veda etti; aileleri ve sevdikleriyle birlikte tüm Türkiye’nin yüreklerini yaktı.
Beril Başaran: Kızımı yaşatacaklar
Evlat acısı yaşayan anne Beril Başaran, kendini kızı Mina’nın adını ölümsüzleştirecek ve yarasına merhem olacak çalışmalara adadı; pırıl pırıl genç kızlara rehber oluyor. Beril Başaran, geçen yaz Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği’nin İstanbul Şubesi’nin aracılığıyla burs desteği verdiği 11 kızı Bodrum’daki otellerinde ağırladı. 11 Mart’ta hayatını kaybeden 11 gencecik kızın anısına 11 başarılı genç kızla zaman geçirdi. Böylece "Mina’nın Çocukları" projesi doğdu.
Beril Başaran ile Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği İstanbul Şubesi 8 Mart’ta bu projeyi paylaşacak. Beril Başaran ve bu projenin fikir annesi olan 3 genç kız Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği’nde bir araya geldi. Beril Başaran, “Acımızın tarifi yok” diyor:
“Kızım Mina pırıl pırıl bir gençti. İyi bir eğitimi vardı. Kendisiyle aynı olanaklara sahip olmayanlara el uzatırdı. Mina ve arkadaşlarının ruhuna iyi gelecek ne yapılabilir... İnsana dokunmak, hayatlara dokunmak benim için çok değerli. Genç kızlarımız bir araya gelip farklı çocuklara dokunmak için yaptılar bu projeyi. Kayıplarımız da çok iyi eğitim almış, iyi kalpli, üretken gençlerdi. Bu projeyle burslu genç kızlarımız, çok daha fazla çocuğa ulaşacak. Kaybımız 11 genç kadındı. 11 burslu öğrenciyle yola çıktık. Geçen 11 Mart’tan bu yana 40 genç kızın hayatına dokunduk. Bu projeyi genç kızlarımızla ve Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği’yle yapmak çok değerli oldu.”
Projenin fikir annesi olan Gülsen Genç İstanbul Hukuk Fakültesi 3’üncü sınıf öğrencisi. Kırşehirli 6 çocuklu bir ailenin kızı. Rabia Ertaç da İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi, Gaziantepli. O da 6 çocuklu bir ailenin kızı. Renginur Keskin de diğer kızlar gibi Hukuk Fakültesi öğrencisi; Vanlı 4 çocuklu bir ailenin kızı.
Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği İstanbul Başkanı Güldal Göymen, kazanın ardından eski TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran Symes’in Beril Başaran ile kendilerini buluşturduğunu ve Mina Başaran’ın adını yaşatmanın onlar için de çok anlamlı olduğunu söyledi. Eski Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Başkanı Nezihe Bilhan da, “Biz yardımsevenler derneği değiliz, Türkiye’nin geleceğini aydınlatacak gençler yetiştirmeyi isteyen bir derneğiz. Akademik başarı dışında kızlarımızı kültürel hayatla tanıştırıyoruz. Yurtdışında eğitim almak isteyen başarılı öğrencilere de destek veriyoruz. Mina’nın Çocukları projesi ailemizi büyütecek” diye konuştu.
Mina Başaran geçen yıl MAG Dergisi’ne verdiği 8 Mart Dünya Kadınlar Günü röportajında “Hangi alanda olursa olsun Türk kadının çözüm bekleyen en önemli sorunu fırsat eşitsizliği. Bu durum kadını iş hayatından dolayısıyla tüm iktisadi faaliyetlerden soyutluyor. Toplum içinde kadını pasifleştiriyor. Kadınlara pozitif ayrımcılık yapılmalı” demişti.
Başaran Holding’e ait özel jetin İran’ın güneydoğusunda düşmesi sonucu, Dubai’den dönen uçakta bulunan iş adamı Hüseyin Başaran’ın kızı Mina Başaran ile arkadaşları Zeynep Coşkun, Ayşe And, Burcu Urfalı, Aslı İzmirli, Liana Hananel, Jasmin Baruh, Sinem Akay, pilotlar Beril Gebeş ve Melike Kuvvet ile hostes Eda Uslu yaşamını yitirmişti.
Projenin amacı 10-14 yaş arasında ihtiyaç sahibi kız veya erkek çocuklarının maddi ve manevi gelişimlerine destek olmak. Bu çocuklara kendilerine güven duymayı, bedenlerini ve kimliklerini sevmeyi, her türlü ayrımcılığa karşı durabilmeyi öğretmek hedefleniyor. Bu sebeple proje iki ayaklı yönetilecek. İlk aşamada projede yer alan 11 genç kız dernek bünyesinde psikologlardan eğitim alacak. Bu eğitimlerde çocuklarla nasıl iletişim kurulur, çocukların zihinsel gelişim basamakları, sosyal ortama uygun davranış modelleri, zeka geliştirici oyunlar oynamak hedefleniyor.
İkinci aşamada ise haziran ayı itibarıyla burslu genç kızlar memleketlerinden seçecekleri çocuklarla iletişime geçecek. Onların maddi ve manevi ihtiyaçları olabildiğince karşılanmaya çalışılacak. Maddi ihtiyaçlar kapsamında okul giderleri, kırtasiye malzemeleri, aylık belirli bir çocuk kitabı, bilim dergisi, çocuğun yeteneklerine yönelik bir kurs- müzik, tiyatro, spor- kişisel bakım ürünleri gibi temel ihtiyaçların giderilmesi sağlanacak.
