Bilim Kurulu üyesi uyardı: Kurban Bayramı ciddi bir eşik!
Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz, önümüzdeki Kurban Bayramı'nın ciddi bir eşik olduğunu belirtirken, 900'lü vaka sayılarının hala yüksek olduğunu da ekledi.
Ankara Şehir Hastanesi Acil Tıp Kliniği Eğitim Görevlisi ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz, kısa süre sonra yaşayacağımız Kurban Bayramı ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bayram öncesi alınması gereken önlemleri ve bizleri bekleyen tehlikeleri bir kez daha anlattı.
Doç. Dr. Kayıpmaz, günlük 900'lü vaka sayılarının yüksek olduğuna ifade ederek, "Bizim Sonbahar; grip mevsiminden önce daha düşük sayıları görmemiz lazım. Burada da Kurban Bayramı ciddi bir eşik özelliği taşıyor. Kurban Bayramı'nda biz eğer tedbirlere uymazsak, mesafe kuralına, maske takma kuralına, hijyen kurallarına uymazsak o zaman sayıların artma ihtimali var. O yüzden diyoruz ki bu Kurban Bayramı’nda da Ramazan Bayramı’ndaki katı kurallar kadar olmasa da sevdiklerimizi, büyüklerimizi, kronik rahatsızlıkları olanları korumak adına yapmamız gereken yine ziyaretlerden kaçınmak. Bayram ziyaretlerini bu bayramda da yine telefonla ya da görüntülü görüşme yöntemiyle yapmayı tavsiye ediyoruz. Mesafeyi ne kadar çok korursak, maskeyi ne kadar çok kullanırsak sayıların da bayram sonunda o kadar azalmasını sağlarız. Özellikle büyük çaplı bayram yemeklerinden, arife günü ve bayramın birinci günü kabristanlarda oluşacak kalabalıklardan kaçınmamız lazım" şeklinde konuştu.
KURBAN KESİM ALANLARINDA KALABALIK OLUŞMAMALI
Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Kayıpmaz boğaz ağrısı, burun akıntısı, halsizlik, kas eklem ağrısı gibi yakınmaları olanların sağlık kuruluşlarına başvurmaları ve dışarı çıkmamaları gerektiklerini de söyleyerek: "En ufak hastalık belirtisi olanlarda kurban dağıtım işlemlerinde de kesinlikle görev almamalılar. Çünkü bu dağıtım esnasında belirtileri olan kişilerin dağıtımda görev alması hastalığın birçok haneye yayılmasına vesile olabilir. Mutlaka maskeyi, mesafeyi et dağıtımı sırasında da korumak lazım. Yine belki tekrar tekrar söyleyeceğiz; ama kurban kesim alanlarında da kalabalık oluşmamasına dikkat edilmesi lazım. Kurban kesim alanlarında randevulu sisteme geçmek uygun olacaktır. Her aileden de belli sayıda bireylerin bu alanlarda yer alması ve kurban kesimi esnasında da her aileden birden fazla kişinin kesim alanında kurbanın başında olmaması lazım ki hastalık gücünü temastan aldığı için hastalığın yayılmasına biz uygun ortam sağlamış olmayalım" açıklamalarında bulundu.
OKULLARIN AÇILMASINDA ERTELEME SÖZ KONUSU DEĞİL
Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Kayıpmaz , şu anda okulların açılmasının ertelenmesi ile ilgili bir durumun gündemlerinde olmadığını belirterek; "Artık bizim kısıtlamalara göre değil de bu yeni düzene göre okulların açılmasını da adapte etmemiz lazım. Elbette okulları açacağız; çünkü bu hastalığın ne zaman biteceğini bilmiyoruz. Ama bununla ilgili değişik alternatifler de gündemde. Ağustos ayındaki vaka sayılarına göre bir değerlendirme yapılacaktır. Ve okulların hangi ilkeler çerçevesinde açılacağı; önce hangi okulların açılacağı ya da ne kadarının uzaktan eğitimle sürdürüleceği bunların hepsi ağustos ayının sonu gelmeden oluşacak vaka sayılarına göre Milli Eğitim Bakanlığımızca belirlenecektir" açıklamalarında bulundu.
BİRİNCİ DALGA TAMAMLANMADI!
Ayrıca Doç. Dr. Kayıpmaz, birinci dalganın şu anda tüm dünyada bitmediğini söylerek, bu konuda da uyarılarda bulundu. Doç. DR. Kayıpmaz: "Dünyanın hiçbir ülkesi şu anda bu hastalıktan tamamen arınmış değil. Birinci dalga tamamlanmadan, ikinci dalgadan söz etmek mümkün değil. Biz birinci dalganın artçı dalgalarını yaşıyoruz. Nasıl vaka sayılarımız daha düşüktü ve biz tekrardan bin 500’lü rakamlara çıkıp şu anda tekrar bir iniş yaşadıysak birinci dalganın artçı dalgaları işte bu şekilde geliyor. Eylül ayında da birinci dalganın yine bu artçı dalgaları gelebilir. Çünkü Eylül ayında işin içine mevsimsel gripler giriyor, havalar soğuyor, insanlar kapalı ortamlarda birbirlerine daha yakın bir biçimde oluyorlar ve bundan dolayı da hastalık yayılma gücü buluyor. O yüzden Eylül’e karşı, Sonbahara karşı dikkatli olmalıyız ve Eylül-Ekim aylarında grip aşısının da yapılmasını tavsiye ediyoruz ki 2 hastalık bir arada daha ciddi seyredebilir. Bizim Sonbahara bu sayılarla girmememiz derken aslında kastettiğimiz bu. Çünkü sonbaharda mevsimsel grip işin içine girecek, kapalı ortamlarda daha fazla vakit geçirmeye başlayacağız, kişiler arasında mesafeler kısalacak" açıklamalarına ekledi.