Birden çok yerde evi olan bir kimse, buralara gittiğinde seferi olur mu?
Kişinin asıl memleketine, doğup büyüdüğü veya evlendiği ya da devamlı olarak kalmak için yerleştiği yere vatan-ı aslî denilmektedir.
Aslî vatanında olan kimseye mukîm denilir. Vatan-ı aslî, ancak başka bir vatan-ı aslî ile bozulur. Yani kişinin önceki vatanını terk ederek başka bir memlekete yerleşmesiyle onun vatan-ı aslîsi değişmiş olur. Dolayısıyla böyle bir kimse eski memleketine geçici olarak gittiğinde, on beş günden az kalırsa orada misâfir sayılacağından misâfirlikle ilgili kolaylıklardan yararlanır. Temelli değil de iş icabı veya tayin dolayısıyla başka bir memlekette yaşayan, fakat orada yerleşip kalmak arzusunda olmayan kişi, sonunda asıl memleketine dönmek niyetinde ise, kendi asıl memleketi onun vatan-ı aslîsi olmaya devam eder (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtar, Mısır 1966, II, 614, 615).
Bir kimsenin kendi esas memleketinden ayrı olarak, on beş gün veya daha fazla kalmaya niyet ettiği yer vatan-i ikamettir. Dinî görevleri yapma konusunda Vatan-1 İkâmetle Vatan-ı aslî arasında fark yoktur. Yani Vatan-ı İkâmette olan kişi de misafire ait olan dinî kolaylıklardan yararlanamaz (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtar, II, 614, 615, 616).
Bir kimsenin birden fazla asli vatanı olabilir. Günümüzde imkânı olanların yazlıkları birer vatan-ı aslîdir. Bu itibarla, kişi, kendisine ait bulunan yazlık ve kışlık evinde namazlarını tam kılar. Kişi iş icabı veya durum gereği her iki şehri de asli vatan edinmişse, her iki şehirde de dört rekâtlı farz namazları tam kılar.
Bir beldede evi olan kimse orada on beş günden az kalsa seferi olur mu?
Fıkıh kaynaklarında; “İki yerde eşi, evi-barkı bulunan bir kimse bunlardan hangisinin yanına gitse mukim olur (Mevsılî, İhtiyar, İst. , ts. , I, 81; Ö. N. Bilmen, Büyük İslam İlmihali, İst., 1964, s. 179).
Anne babasının yaşadığı beldeye giden kişi seferi olur mu?
İnsanın doğup büyüdüğü veya evlenip içinde yaşamak istediği ya da içinde sürekli olarak barınmayı kastettiği yere asli vatan (vatan-ı aslî) denir. Yetişkin bir kimse doğup büyüdüğü, ya da sürekli yaşamak üzere temelli yerleştiği asli vatanını terk edip her hangi bir sebeple sürekli yaşamak üzere bir başka yere yerleşirse burası onun asli vatanı olur ve eski asli vatanının hükmü ortadan kalkar. Eski aslî vatanında anne-babasının veya yetişkin çocuklarının bulunması durumu değiştirmez. Tercih edilen görüş budur (İbn Âbidîn, Reddu’l-muhtâr, I, 532).
Buna göre bir kimse sürekli yaşamakta olduğu vatanından ayrılıp, ziyaret vb. amaçlarla 90 km. ve daha uzak yerde yerleşik olan anne-babasının yanına giderse seferilik hükümlerine tabi olur. Dolayısı ile gittiği yerde 15 günden daha az kalmaya niyet ettiği takdirde seferi olur (Mevsılî, el-İhtiyâr, I, 79).
Kaynak: Diyanet İşleri Başkanlığı