Birleşmiş Milletler İsrail ve Lübnan savaş istemediğini duyurdu! Bölgede gerilim tırmanıyor!
İsrail güçleri Batı Şeria'daki saldırılarına başlamış ve bu gece de saldırılarına havadan devam etti. Bölgede gerilim artarken Lübnan'ın da İsrail'e 34 roket attığını duyurdu. Birleşmiş Milletlere iki ülkeden gelen açıklamada ise İsrail'in de Lübnan'ın da savaş istemediklerini belirttiklerini açıkladı.
Batı Şeria, İsrail ve Gazze arasında yaşanan gerilim bitmiyor. İsrail güçlerinin Mescid-i Aksa'ya saldırmaları sonucu Müslümanların ibadeti engellenmiş bu kapsamda ise Filistinli Müslümanlar ile çatışma yaşanmıştı. İsrail güçleri ise Gazze'ye hava saldırısı düzenledi. Lübnan ile İSrail arasında yaşanan sınır gerilimi sonrası ise Birleşmiş Milletler Barış Gücü (UNIFIL), İsrail'in Gazze'ye yönelik hava saldırılarıyla eş zamanlı olarak Lübnan-İsrail sınırında yaşanan gerginliğin akabinde yazılı açıklama yaptı.
"İSRAİL VE LÜBNAN SAVAŞ İSTMEİYOR"
Açıklamada görüşlerine yer verilen UNIFIL Komutanı Aroldo Lazaro'nun her iki ülkenin yetkilileriyle görüşmesi neticesinde, "İsrail ve Lübnan savaş istemediklerini söyledi." ifadesini kullandı.
Açıklamada ayrıca, "Son 24 saatteki eylemler tehlikeli ve ciddi gerilim riski taşıyor. Tüm taraflara Mavi Hat boyunca tüm eylemlerini durdurması çağrısı yapıyoruz." denildi.
LÜBNAN İLE İSRAİL ARASINDA YAŞANANLAR
İsrail polisinin, Mescid-i Aksa'daki Müslümanlara orantısız güç kullanarak iki gece üst üste müdahale etmesi işgal altındaki Doğu Kudüs'te gerilimi tırmandırdı. İsrail ordusu, Lübnan’dan ülkenin kuzey bölgelerine bir dizi roket atıldığını ve ülkenin kuzey bölgelerinde uyarı sirenlerinin devreye girdiğini duyurmuştu.
İsrail Dışişleri Bakanlığı, saldırıda 34 roket fırlatıldığını bildirmişti. İsrail ordusu, akşam saatlerinde de Lübnan'dan İsrail'in kuzeyine üç havan mermisi atıldığını açıklamıştı. İsrail Ordusu, roket saldırılarının, Hamas'ın Lübnan’da konuşlu unsurları tarafından düzenlendiğini duyurmuş ve Hamas’ı sorumlu tutmuştu. İsrail Ordusu, topraklarından İsrail'e roket atılmasında Lübnan hükümetinin de sorumluluğu bulunduğunu belirtmişti.