CHP Pendik "Demokrasi Şehitleri'ni" Andı

Eğitim-İş Genel Eğitim Sekreteri Önder Yılmaz'ın konuşmacı olarak katıldığı etknilikte Yılmaz, "Öldürülen Uğur Mumcu yerine binlerce Uğur Mumcu yetiştiremiyorsak bu siyasal İslam karşısında büyük bir eksikliktir" dedi.

İlçe Başkanı Kemal Ercan ise yapmış olduğu konuşmasında şunları kaydetti "Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün bir topluma karşı işlenmiş bir suçtur. Bu bilinci paylaşmak ve bu sorumluluğu yerleştirmek zorundayız. Uygarca paylaşılan sorumluluk bilinci, özgürlüğün de, demokrasinin de tek güvencesidir.

Bu güvence sağlanmadıkça, demokrasinin temeline tek bir taş bile konmuş olamaz.

Unutmayalım ki; 'cesur bir kez, korkak bin kez ölür.'

Önemli olan insanın böyle bir toplumda "mezar taşı" gibi suskunluk simgesi olmamasıdır."

Uğur Mumcu'nun Yeni Ortam'da 1974 yılında yazdığı bu sözler, ne kadar da denk düşüyor günümüz Türkiye'sine. Günlük hayatımızda, ilişkilerimizde, okullarda, idari yapılarda, iş sahalarında, dostlarımız arasında, savunduğumuz siyasi partilerde, savunmadığımız siyasi partilerde, kısacası yaşama dâhil olduğumuz her alanda...

Sustukça; kötü günümüz olmaz bizim! İyi günün ne demek olduğunu hiçbir zaman bilemeyeceğimiz için!

Sustukça; onurlu olunmaz. Onurun da söyleyecekleri vardır elbet!

Sustukça; özgür olamayız. Bağırmadan özgürlük olmaz!

Sustukça; haklı olamayız. Haykırmayan haklı olmaz!

Sustukça; düşünmek diğer canlılardan ayrılan en büyük özelliğimiz değil, en büyük ayıbımız olur.

Sustukça; ağlamak insanoğlunun ruhunu hafifletmesi değil, acizliğin dışa vurulmuş sıvı hali olur yalnızca.

Sustukça; insan ne kendisi olabilir, ne de kendisinin. 

Sustukça; insanın yaşamı boyunca doğaya sunabileceği tek katkısı, öldüğünde böceklere gıda olan bedeni olur.

Sustukça; düşünebilen merkepler olarak insanlığın evrim tarihinde yeni bir sayfa açarız.

Sustukça; kaval sesiyle, ıslık sesiyle verirler komutlarımızı. Sustukça; bir araya gelmeyi beceremeyen ceylanlar gibi av oluruz kurtlara.

Onun için susmadılar. Bizler de susmuyoruz. Susmadan doğruları haykırmaya devam edeceğiz. Tıpkı Uğur Mumcu, Çetin Emeç, Muammer Aksoy, Türkan Saylan, 68 Kuşağı, 78 Kuşağı ve Gezi Kuşağı gibi.