"Vur, Ama Dinle" kitapçığı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürü iken hazırladığı "Vur, Ama Dinle" kitapçığını gösteren Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bunun için de neler neler var. Burada o aczinin, o çöküşünün burada kendi ağzından, kendi dilinden beyanları var. Savaş Ay'ın programında o sefaleti vardı ya, burada da işte onları kendi dilinden anlatıyor. 'Tamam, yanlışlarımız oldu, eksiklerimiz var, şu var, bu var vesaire ama biraz da bizi dinleyin.' diyor. Bu aczin bir ifadesi. Tabii herkes başına geçtiği kurumun başarısını kitaplaştırır. Bay bay Kemal ise SSK'yı nasıl batırdığını, yani başarısızlığının kitabını yazmış. Şaka değil, gerçek. Kendisinin yönetimindeki SSK hastanelerinin o dönemdeki rezil haline uydurma bahaneleri içeren 'Vur, Ama Dinle' başlıklı bu kitap hazırlıyor. Bu kitapta bay bay Kemal'in kendi ağzından başarısızlığının itirafı var. Ama öyle pişkin ki başarısızlığın sorumluluğunu kabul edemiyor. Hatta rahmetli Savaş Ay'ın programında gösterdiği rezillikler gerçek değil diye gidip rapor hazırlattırıyor. Hastane kuyruklarında inleyen vatandaşımıza sorsaydın."
Kasımpaşa'da doğup büyüdüğünü dile getiren Erdoğan, Cemil Taşçıoğlu'nun adının verildiği Okmeydanı SSK Hastanesi'nin eski halini anımsattı. Savaş Ay'ın, dönemin hastaneleriyle ilgili programından bir kesitin de izlendiği yayında Erdoğan, "Rahmetli Savaş Ay hayatta olsaydı, bugünün şehir hastanelerini, eğitim araştırma hastanelerini görseydi, o zaman o özlemini duyduğu hastaneleri yakalamış olacaktı." dedi.
Siyasette il başkanı olduğu dönemde teşkilatlarının bir tanesinde çalışan bir arkadaşının eşinin Okmeydanı SSK Hastanesi'ndeki doğum esnasında vefat ettiğini, bebeğin neredeyse rehin alınacağını anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Böyle bir sosyal devlet olur mu? Bay bay Kemal, sen bize ne anlatıyorsun? Senin devlet diye bir derdin var mı? Senin halk diye bir derdin var mı? Biz şu terbiyeyle büyüdük. Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi. Ondan sonra kalkarsın böyle bir tane saçma broşür hazırlarsın. Bu seni kurtarmaz. İşte 14 Mayıs, bunun hesabının verileceği gün olacak."
Bu hafta Kocaeli'de yine bir şehir hastanesi açılışı yaptıklarını dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:
"Allah'ıma hamdolsun, ebedi alemde biz de bu güzelliklerin hesabını vereceğiz. Bunları yaptık ve önümüzü çeviren bütün hasta yakınları diyorlar ki, 'Allah sizden razı olsun. Bizi böyle pırıl pırıl yerlerde tedavi ediyorsunuz.' Ben şimdi vatandaşıma sesleniyorum. İşte bir tarafta bu hastaneleri hayata geçirmiş olan Tayyip Erdoğan ve ekibi var, Cumhur İttifakı var, bir tarafta da bay bay Kemal'in o SSK'nın başında olduğu dönemlerde yapmış olduğu hastanelerin durumu var. Bir tarafta şu anda terör örgütünün parlamentodaki uzantısıyla işbirliği yapan ve dağdan, Kandil'den 'Biz bay bay Kemal'in yanındayız.' diye haberler gönderen teröristlerin savunduğu bir maalesef yedili masa var. Ama bir tarafta da hamdolsun milletinin bütün her şeyine sahip çıkmanın ahdi içerisinde olan bir Cumhur İttifakı var."
Bir taraftan Togg'u piyasaya sürdüklerini, bir taraftan da Sarayburnu'nda TCG Anadolu'yu millete tanıttıklarını belirten Erdoğan, "TCG Anadolu'yu milletimize tanıtırken bakıyorsunuz orada gemiyi gezenler hepsi bize dua ediyorlar. Ama bunlar da diyorlar ki bu maket. Togg için maket, TCG Anadolu için maket. TCG Anadolu'nun güvertesindeki İHA, SİHA, Akıncı, Kızılelma, helikopterleri görüyorlar. Bir de teşekkür edin. Yok. Ben iftihar ettim." dedi.
TCG Anadolu'da 1300'ün üzerinde personelin görev yaptığını belirten Erdoğan, geminin bu personel ile mavi denizlere açılacağını, oradan Türk'ün gücünün dünyaya haykırılacağını belirtti.
Erdoğan, "Biz şimdi bununla yetinmiyoruz. Görüşmelerim var İspanya ile bunu İspanyollarla beraber yaptık. İngilizlerle görüşmelerim var vesaire. Bütün bunlarla yaptığımız bu görüşmelerle bunun şimdi iki misli büyüklüğündekini inşallah yapacağız. Uçak gemimizi daha da büyüteceğiz ve böylece denizlerdeki gücümüzü çok daha artırmamız gerekiyor. İnşallah Barbaros'un torunları, Barbaros'a layık olduğunu gösterecek. Ama 14 Mayıs'ta ben de vatandaşımdan gerekli destekleri bekliyorum." ifadesini kullandı.
İstanbul'un Beşiktaş ilçesi Levent Mahallesi'nde inşa edilen Barbaros Hayrettin Paşa Camisi'ni hatırlatan Erdoğan, "Barbaros Hayrettin Paşa'nın leventleri oradan sahile indikleri için oranın adı Levent, semtin adı oradan geliyor. Biz de caminin adını Barbaros Hayrettin Paşa Camisi koyduk. Muhteşem bir eser ortaya çıktı. Çünkü o bölgede bu büyüklükte bir cami yoktu. Dedik ki 'Barbaros Hayrettin'in torunlarına bu yakışır.' Onu da her şeyiyle bütün süslemeler, özellikle tezhip, ebru denizin dalgalarını cama işlemişler. Bütün mimarlarımıza bundan dolayı teşekkür ediyoruz." şeklinde konuştu.