Cumhurbaşkanı Erdoğan: ''Afganistan'ın yanında yer almak kardeşliğimizin gereğidir!"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, canlı yayınında gündeme ilişkin gazetecilerin soruları yanıtladı. Erdoğan, yangın, sel felaketleri ve Afganistan'da Taliban dönemi ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: ''Afganistan'ın yanında yer almak kardeşliğimizin gereğidir!"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ortak canlı yayın ile gazetecilerin gündemle ilgili sorularına cevap verdi. Gündeme ilişkin birçok soruya cevap veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afganistan ile ilgili olarak "Yönetimde kim olursa olsun iyi ve kötü gününde Afganistan'ın yanında yer almak hem ahde vefanın hem de kardeşliğimizin gereğidir." dedi.

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar:

"Muharrem ayının 10'uncu günündeyiz. Muharrem ayının tüm İslam alemine hayırlı olmasını diliyorum.

Bazı ülkeler Afganistan'a sadece terör ve göç konuları üzerinden bakıyorlar. Terör ve göç bize gelmezse sorun yok diyorlar. Halbuki ikisi de yanlış politikaların sonucudur. Yanlışlarla yüzleşmeden barış ve istikrar söz konusu olamaz. Afganistan bizim için kardeş bir ülke. Afgan halkının İstiklal Savaşı'na verdiği maddi ve manevi desteği unutmak mümkün değildir. İyi ve kötü günde Afganistan'ın yanında yer almak kardeşliğimizin gereğidir. İlgili kurumlarımız bir süredir Taliban'la irtibat halindeydi. Afgan halkının huzuru, ülkemizin çıkarlarının korunması noktasında her türlü iş birliğine hazırız. Taliban'ın yaptığı itidalli ve ılımlı açıklamaları olumlu karşılıyoruz. Taliban'ın Türkiye'ye yaklaşımı daha dikkatlidir, dış politika açısından çok hassastır. Temenni ediyorum ki aynı hassasiyet devam edecektir.

''ÜLKENİN AYAĞA KALKMASI İÇİN ÇABALADIK''

Biz NATO ülkesiyiz. Bu ülkenin istikrarı için elimizden gelen gayreti gösterdik. Kararlı destek programında, Afganistan'ın aydınlık geleceğe ulaşması konusunda destek verdik. Ülkenin ayağa kalkması için çaba harcadık. Ciddi yatırımlar yaptık, hala yapıyoruz. Bundan sonra da yapacağımızın bazı alametleri ortada. Bazı iş adamlarımız var. Biz orada muharip bir güç olarak bulunmadık. ABD'nin çekilmesi sonrası amacımız, havalimanının güvenliğini sağlayarak bu ülkenin güvenliğini sağlamaktır.

Öncelikle Afgan makamlarıyla bir iş birliğine varmak istiyoruz. Libya'daki gibi ikili anlaşmalarla sorunlar çözülebilir. Bu Taliban ya da mevcut yönetim olabilir.

KABİL HAVALİMANI'NIN İŞLETİLMESİ

Ülkemizin sunduğu şartların önemli bir bölümü muhataplarımız tarafından kabul edilmeye başlandı. Taliban'ın kontrolü sağlamasıyla önümüzde farklı bir tablo oluştu. Ona göre planlarımızı yapıyoruz.

Bu aralar trafik çok yoğun. Bu haftasonuna kadar Merkel ve Putin ile bir görüşmemiz söz konusu. Aynı şekilde Avrupa'dan birçok ülkenin liderleriyle görüşmemiz söz konusu. Bugün Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed'i kabulümüz, yeni değildi. Etiyopya ile bir defa köklü, tarihi ve siyasi bir geçmişe sahibiz. baş başa ve heyetlerarası toplantıda bu ilişkileri güçlendirecek adımları ele aldık.


TÜRKİYE-BAE İLİŞKİLERİ

BAE Ulusal Güvenlik Danışmanı yanımızdaydı. Onunla bir görüşmemiz oldu. Görüşmede, BAE'nin Türkiye'ye yönelik yatırımlar konusunda görüşmeler yaptık. Hangi alanlarda ne gibi yatırımlar yapılabilir, onları görüştük. Çok ciddi bir yatırım planları var. İnşallah bunu Varlık Fonu Başkanı arkadaşımız, bunu muhattaplarıyla iyi götürürse, BAE ülkemizde ciddi yatırımlara girecek.

Devletler arasında iniş-çıkışlar olabilir. Burada da benzer konular oldu. Birkaç aydır; istihbarat örgütümüz başta olmak üzere Abu Dhabi yönetimiyle bazı görüşmeler yaparak bell bir yere geldik. Biz bölgenin esas aktörlerinin birbiriyle doğrudan konuşmasını, kendi sorunlarını birlikte çözmelerini önemsiyoruz.

"ŞİMDİYE KADAR 552 KİŞİYİ TAHLİYE ETTİK"

Afganistan'daki vatandaşlarımızın güvenliği ve huzurunu temin etmek bir numaralı önceliğimiz. Özel uçak seferleriyle tahliyeleri sürdürüyoruz. Vatandaşlarımıza yönelik çalışmaları koordine etmek üzere; 7/24 faaliyette olan Afganistan Koordinasyon Destek Merkezi oluşturduk. Devletimizin tüm imkanları ile yanlarında olduğunu kendilerine vurguladık. Ülkemize dönmek isteyenlerin, devletimizin tüm imkanlarıyla bilgilerini derledik ve bildirdik. Bugün 201 vatandaşımızı İslamabad'a gönderdik, ülkemize getirdik. Toplam 552 kişiyi ülkemize getirdik. Temenni ediyoruz ki aynı şekilde devam etsin.

GÖÇ İLE MÜCADELE

Düzensiz göç ile mücadele noktasında yoğun bir çaba harcıyoruz. Sınır güvenliğimiz için farklı önlemleri devreye aldık. İran ile 4 ilimizin sınırları var. Ağrı, Hakkari, Iğdır ve Van var. Sınır hattında 157 kilometrelik duvar tamamlandı. Sadece göç değil, teröre karşı da bunlar bizim için önemli bir bariyer. Bu duvarı oluşturan 3 metrelik blokların üzerinde 1 metrelik dikenli tel var. Tamamlanan duvar uzunluğu, çok hızlı şekilde artacak. Bunları termal kameralarla takip ediyoruz.

KILIÇDAROĞLU'NUN "ABD İLE GİZLİ GÖÇMEN" İDDİASI! BAŞKAN ERDOĞAN: İSPATLA YA DA ÖZÜR DİLE

Bu adam nereden bunu gördü? Kendi büyükelçisi bile böyle bir şeyin olmadığını söylüyor. Ya bu adam yalancı. Bu adamın bugüne kadar doğru bir sözü yok. Olmayan bir şeyin iddiasını veyahut onu savunmak, ortaya koymak... Orada nasıl dışişleri yetkilisi yoktu diyor. İlla olması mı lazım. Ben varım. ABD Başkanı ile konulşuyorum. Orada sadece tercüman vardı diyorlar. Başınıza tercümanım kadar taş düşsün. Bunu ispatla ben değil, sen mükellefsin. Madem böyle bir ispatın var ispatla. İspatlayamıyorsan özür dile.

SEL FELAKETLERİ

Biliyorsunuz sel afeti Artvin ve Rize'den başladı. Buralardan başlayın hemen ertesi gün bölgeye gittim. Bunlardan bir tanesi de benim ana baba ocağım Güneysu ilçesiydi. Oradaki durumları yerişnde tespit ettik. Oradan Artvin'in Arhavi ilçesine geçtik. Yerinde inceledik. Bu bölgelerde metrekareye düşen yağış miktarı afetin büyüklüğünü göstermeye yeterlidir. Batı'ya doğru geliyoruz; Bartın, Sinop ve Kastamonu'daki felaketi Doğu Karadeniz'e göre daha büyüktür. Yağış miktarı; ülkemizdeki yıllık yağışın bir kaç katına ulaştı.

"BAKANLARIMIZ YARIN KABİNE İÇİN GELECEK, GERİ GİDECEK"

Sel felaketinde 78 kişi hayatını kaybetti. 2 bin 400'den fazla vatandaşımızı selden kurtardık. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Tahliye ve arama-kurtarma çalışmalarını koordineli şekilde yönettik. İlk defa tüm bakan arkadaşlarımız yarın Kabine Toplantısı için Ankara'ya gelecekler. Geri gidecekler.

Afet bölgesinin tamamında altyapının yeniden ayağa kaldırılması konusunda kesintisiz çalışıyoruz. Yolları kapanan köylerimize havadan jeneratör naklederek elektirik verdik. Elektriksiz köy bırakmadık. Selden etkilenen yerleri afet bölgesi ilan ederek, mükelleflerimizin vergi ödemelerini, esnaf kredi ödemelerini erteledik. KOSGEB acil destek paketi gibi uygulamaları hayata geçirdik. Evleri yıkılanlara yeni konutlar yapacağız.

Vatandaşlarımızı kurtaran kahramanlarımıza teşekkür ediyorum.

"BU MUHALEFETİN KARALAMA DİLİ NE ZAMAN BİTECEK?"

Biz ne zaman bir ve beraber olacağız? Her zaman karalamak için bir şeyler mi bulmak lazım? Antalya'da karalama kampanyasını gördük. Aynı şekilde Rize'de bunu gördük. Bu muhalefetin karalama dili bu ülkede ne zaman acaba yok olacak? Gerçekten bunlar çok üzücü. Onlar bunu yapsada yapmasa da görevimizi yaptık, yapmaya devam edeceğiz.

Yanan konutların inşası başladı, Barın, Sinop ve Kastamonu'da yıkılan binaların inşasına başlayacağız."

"181 MİLYON TL BAĞIŞTA BULUNULDU"

Senden kimse gırtlağını sıkarak para istemiyor. Yardım etmek isteyen eder. Şu ana kadar 181 milyon TL bağışta bulunuldu. Bundan sonraki günlerde belki de daha da artacak. Yarın Kabine Toplantımız var. Kabine üyelerimiz bağışta bulunacak."

"TABİATTA İLAHİ BİR DENGE VAR; BU DENGE BOZULDUKÇA FELAKETLER ARTACAK"

Aslında her şey bakanlık olursa çözülür diye bir şey yok. Bu işle ilgilenen tarımla ilgili bakanlığımız, İçişleri Bakanlığımız... Bizim orada idari yapılanmalarımız var. AFAD var. Böyle durumlarda AFAD devreye giriyor. Biz tabiatta ilahi bir denge olduğuna inanırız. Bu denge ne kadar tahrip edilirse, doğal dengeler o kadar bozulur. Dere yatağında akar. Siz bu yatağı değiştirmeye çalışırsanız, o yatak sizden intikamını alır. Bunu Kastamonu'da gördük. Dere yatağıyla oynamışlar. Rize'de gördük.

"KARŞIMIZDA TÜM DÜNYAYI İLGİLENDİREN BİR SORUN VAR"

Bir bölgede kuraklık, bir bölgede aşırı yağış görülmesinin sebebi iklim değişikliğidir. Almanya'nın batısında yaşanan sel felaketinde 186 kişi hayatını kaybetti. Sen bunu konuşuyor musun? Temmuz ayında Avusturya, İtalya, İsviçre, Romanya, Bulgaristan, LÜksembur'da sel baskınları meydana geldi .Bütün bu seller dünya genelinde çok sayıda can kaybı ve maddi zarara neden oldu. Karşımızda tüm dünya ülkelerini ilgilendiren bir sorun var. İskoçya'da İklim Forumu olacak. Gerekli önlemleri almak zorundayız. Ama yüzde 100 başarılı olabilir miyiz?

"HATALARIMIZ OLABİLİR ANCAK BAZI ŞEYLER İNSANOĞLUNUN GÜCÜNÜN ÜZERİNDE"

Elimizden geleni beşer planında ne ise yapmak durumundayız. Ama şu doğada ne olur ne olmaz... Rabbim nerede neyin tasarrufunu nasıl kılar, biz bunu bilemeyiz. Meteoroloji tahminlerde bulunuyor. Bu tahminler bazen isabet ediyor, bazen etmiyor. Hatalarımız olabilir. Bazı şeyler insanoğlunun gücünün üzerinde olan şeylerdir.

DEVLET TÜM İMKANLARIYLA SEFEBRER OLDU, SEN NE YAPTIN?

Yalan terörünün Türkiye'deki mimarı Bay Kemal'dir. Ne yaptınızda CHP sayesinde engellediniz. Antalya, İzmir ve Muğla'da yönetim CHP'de. Buralarda sizin karadan müdahalenizde itfaiyeleriniz nerede? Biz devlet olarak bu işlere müdahale ettik. Helikopter ve uçaklarla müdahale ettik. Bu müdahalelerde kimseyi suçlamadık. Aynı şekilde DSİ bütün imkanlarıyla seferber oldu. Devlet tüm imkanlarıyla seferber oldu, sen ne yaptın?

Bir yerde sel baskını var; sel afeti var. Sen burada ne yaptın? Bunu ortaya koy. Biz şu anda bu gayretle; 6 bakanım bu bölgelerde görevli olarak bulundular. Sürekli yangında arkadaşlarımız; gece-gündüz demeden bölgede kaldılar. Milletvekillerimiz yanlarında çalıştılar. Bölgeyi terk etmediler. Birlik olmamız gereken dönemlerde bile yalan peşindeler. Helikopter yok diyor arkasından geçiyor.

Yalandan başka hiçbir şeuy konuşmayanlar sosyal medyayı kendilerine yuva edinmişler. Meclis'in açılmasıyla birlikte bu konuda gerekli çalışmaları yapacağız. Sahadaki mücadelemizi bu şekilde karalamalarına müsaade etmeyeceğiz.

SALGINLA MÜCADELE

Türkiye salgın sürecini en iyi yöneten ülkelerin başında geliyor. Ne maske, yoğun bakım konusunda kriz derecesinde bir sorunla karşılaşmadık. Pekçok ülkede insanlar aksayan sağlık hizmetlerine isyan ederken, ülşkemizde bir sorun yaşanmadı. Aşılamada dünyada ön sıralarda yer alıyoruz. Aşılamada 86 milyonu geride bırakarak nüfusumuzun üzerinde bir rakama ulaştık.

Bu sayede bir ara yükselmekte olan vaka sayımız yeniden 18 binli vakalara geriledi. İnşallah kısa sürede bu rakamı daha da aşağı çekeceğiz.
 

"YOĞUN BAKIMDAKİLERİN ÇOĞUNUN AŞI YAPTIRMAYANLAR OLDUĞUNU GÖRÜYORUZ"

Bu konuda tezim şu; milletimin karşısında 3 doz aşısını olan bir Cumhurbaşkanı olarak bulunuyorum. Bu konuda bir tereddüt olsaydı kendimizi böyle bir riske sokmazdık. Ben burada gönüllülük esasına önem veriyorum. Aşı olmak isteyenler; gönüllülük esasına göre olmalıdır. Aşılama yaşını genelde 15'e, kronik hastalarda 12'ye kadar indirdik.

Yoğun bakımdakilerin çoğunun aşı yaptırmayanlar olduğunu görüyoruz. Hal böyle iken aşı karşıtlığı kampanyası yürütülmesini doğru bulmuyorum. Aşı olmamak kişinin kendi tercihidir. Ama bu karşınızdaki insanın hayatını riske atacak şekilde ortaya konmamalıdır.

Test olayı hepimiz için belli yerlerde geçerli olan bir şey. Bunu kurumlar ilan ediyor. Ben sizi PCR testiyle kabul edebilirim gibi... Negatif olursan geçersin, pozitif olursan geçemezsin. Gelen turistler için mesela bu uygulama kapılarda yapılıyor. Turizmde mesela Rusya'dan gelen turistlerin tercihi Türkiye oluyor. Temenni ediyorum ki bu süreci en iyi şekilde atlatmış oluruz.

YÜZ YÜZE EĞİTİM AÇIKLAMASI

Dün bakanımla bu konuyu görüştük. İnşallah yüz yüze eğitim olacak. Yavrularımız öğretmenleriyle birlikte eğitim görecekler.

YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI

Devlet Bey hazırlıklarını daha önce bize gönderdi. Ben de bu çalışmaları, işi yürüten arkadaşlarıma verdik. Arkadaşlarımız gerekli çalışmaları yaptık. Nihai çalışmayı Bahçeli'te takdim edeceğim, değerlendireceğiz"

MUHALEFETİN ERKEN SEÇİM TALEBİ: YOL HARİTASINI DEĞİŞTİRMEK İSTEYENLERE FIRSAT VERMEYİZ

Bunu biz unuttuk, artık konuşmuyoruz. Hedef 2023... Bunu Devlet Bey ve biz söyledik. Muhalefetin başka işi gücü yok. Sürekli bunlarla meşgul oluyor. Bir netice alacaklarını sanıyorlar. İşinize bakın. Ülkenin kalkınmasına bir katkınız var mı? Bunları söyleyin. Böyle bir dertleri yok. Hala erken seçim diyorlar. Erken seçim olacak da bir netice alacaklarından değil. Dertleri başka. Yol haritasını değiştirmek istiyorlar. Önümüzdeki seçimin tarihi bellidir. O tarihte bu seçim yapılacaktır.

Melek Hanım gerçekten, o fabrikada kaynakta ustabaşı. Meslek lisesini bitirdi, usta noktasına geldi. Bu azimle üniversiteyi de bitirir. Patronunun Melek'ten memnun olması, ona önde bir yer vermiş olması kadının gelmiş olduğu nokta açısından çok önemli. Kadınlarımızı hor görmek, makam sahibi olmasına engel olmak kimseye kazandırmaz. Güveneceğiz ve yolculuğumuza devam edeceğiz.

"YIL SONU BÜYÜME BEKLENTİMİZ YÜZDE 5.8'İN ÜZERİNDE"

Yatırım, istihdam, üretim ve ihracat... Bu 4 başlık bizim için çok önemli. Yarıtım olursa istihdam gelir. Arkasında üretim ve ihracat gelir. Burada 2.5 puan rekor bir düşüşle 10,6'ya düştü. Artık bu iyiye doğru bir gişdiş olacak. Bütün sketörlerde istihdam artışı yaşandı. Böyle bir dönemdeyiz. Hizmet sektörünün istihdamı salgın önceki eviyesine yaklaştı. Sanayi istihdamı yeniden 6 milyonu aştı.ç Türkiye ekonomisi bir atılım içerisine girmiştir. Muhalefet bunu yine görmeyecek. Ama biz inandığımız yolda yürüyeceğiz. Yerinde ve zamanında aldığımız tedbirlerle salgından en az etkilenen ülkeler arasında yer aldık. 2020'de yüzde 1.8, 2021'in ilk çeyreğinde yüzde 7 büyüme yakaladık. Yıl sonu büyüme beklentimiz yüzde 5.8'in üzerinde."

Etiketler :
1
2
0
0
0
0
1
👍
👎
😍
😥
😱
😂
😡