Cumhurbaşkanı Erdoğan Büyük İstanbul mitinginde halka hitap etti
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yenikapı'daki Büyük İstanbul Mitinginde halka hitap etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yenikapı'daki Büyük İstanbul Mitinginde halka hitap etti.
''Cumhur İttifakı'' İstanbul'da ortak miting düzenliyor. Konuşmasında gençlere seslenen Binali Yıldırım, ''Gelin bu şehri akıllı şehir yapalım. Birlikte çalışmaya, kankam olmaya var mısınız?" dedi. MHP lideri Bahçeli ise ''İstanbul, Cumhur İttifakı'nın hassasiyet ve haysiyet merkezidir'' ifadesini kullandı. Sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan konuştu.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları:
Sevda nedir bilmezsek sevdalandığım şehir; kubbeler arasında nakış gibi işlenen şehir, ey şehadetlerle şahlanan şehir; alemlere rahmet olarak gönderilen Efendimizin İslam alemine işaret ettiği şehir, asrı saadetten gelen misafirleriyle şereflenen şehir… Fetih fatih Sultan Mehmet Han’a nasip olan şehir; adaletin huzurun hakikatin hakim olduğu şehir… Her inançtan, her kesimden insanın güvenle yaşadığı eman şehir; herkesin gözü olduğu gözdesi olduğu İslam şehri… Seni yürekten selamlıyorum İstanbul.
Ayasofya’sı ile Sultan Ahmet Camisiyle en son Büyük Çamlıca Camisi ile… Kıtaları birleştiren İstanbul. Sizleri aşk ile selamlıyorum İstanbul. Yenikapı bugün bir başka güzel. İşte böylesi yürekler fethetmişti İstanbul’u. İşte böylesi bir iman, aşılmaz denilen surları yerle yeksan etmişti. İşte böylesi bir azim asırlarca İstanbul’a dünyayı yönettirmişti.
Dosta düşmana birliğimizi beraberliğimizi kardeşliğimizi göstermiştik. Yenikapı ruhu İstanbul’u fethedip bize emanet eden ruhun devamıdır. Bugün Bahçeli ile AK Parti’ye ve MHP’ye gönül vermiş kardeşlerimle Cumhur İttifakı’na inanan tüm kardeşlerimle işte bu İstanbul için bir kez daha Yenikapı’dayız. Şu an aldığım resmi rakam 1 milyon 600 bin. Demek ki 1 milyon 600 bin tek yürek olduk.
Cumhur İttifakı sadece iki partinin değil, tüm Türkiye’nin ittifakıdır. Türkiye’yi hedef alan herkes Cumhur İttifakı’na saldırıyor. Ne yaparlarsa yapsınlar boş. Biz Allah’ın izniyle, bir çağın kapanıp bir çağın açıldığı bu şehri kıyamete kadar bir İslam şehri Türk şehri olarak korumaya devam edeceğiz. Bu şehir Fatih Sultan Mehmet’in emanetidir, Yavuz Sultan Selim’in göz bebeğidir. Kanuni’nin nefesidir. Sultan Abdülhamit’in namusudur. Gazi Mustafa Kemal’in son nefesidir. Adnan Menderes’in hayalidir. Turgut Özal’ın rüyasıdır. Erbakan hocamızın duasıdır. Alpaslan Türkeş’in sevdasıdır. Hayalimiz, duamız her şeyimizdir.
İstanbul 25 senede bu şehri sadece; CHP ne demektir? Çöp, çukur, çamur. Bunlardan kurtarmakla kalmadık. Bölgesinin ve dünyanın parlayan yıldızı haline getirdik. İstanbul’u yeniden dünyanın merkezi şehirlerinden biri yaptık. 31 Mart’ta gözleri hala sende olanlara cevabını vermeye hazır mısın? 31 Mart’ta hala senin camilerinden, minarelerinden dalga dalga yayılan ezanlarına, göklerinde nazlanan bayrağına tahammül edemeyenlere mesajını vermeye hazır mısın? Ey İstanbul, 31 Mart’ta İstanbul’un yönetimini değil, ülkemizin kazanımlarını hedefleyenlere derslerini vermeye hazır mısın?
İşte üç kıta, yeni iklime hükmeden İstanbul bu. İşte demokrasinin, milli iradenin kalesi İstanbul bu. Hanım kardeşlerimin şu cevvaliyeti var ya, kaleyi içerden fethedeceğiz. Zaten kale içeriden fethedilir. İnşallah 1 Nisan’dan sonra, çok fazla uzatmadan bir de zaferin şenliğini yaparız. Biz İstanbul’a aşkla hizmet ettik. 1994 yılında bu kardeşinizi İstanbul’a Büyükşehir Belediye Başkanı yaptığınız andan itibaren, İstanbul’a yapılan her hizmetin bizzat takipçisi oldum. Şimdi size bir sürprizim var. Bakın burada ekranlar var. Video şöyle bir çalışsın bakalım…
Getirdiğin kişi İstanbul’un bir ilçesinin belediye başkanı. Bizim şu anda Belediye Başkan adayımız, yıllarca ülkemizde ulaştırma bakanlığı yapmış, İDO’nun Genel Müdürü, ondan sonra Başbakanlık, ondan sonra Meclis Başkanlığı; dolayısıyla İstanbul gibi bir yere rastgele bir isim yakışmazdı. Onun için İstanbul’a biz Binali Yıldırım kardeşimizi aday gösterdik.
Bizim adayımız Kayseri gibi bir büyükşehrin belediye başkanı olan, daha sonra Çevre Şehircilik Bakanlığı yapmış olan ve akabinde yeni yönetim sistemi sebebiyle onu genel başkan yardımcısı yaptığım Mehmet Özhaseki kardeşimizi de Ankara’ya büyükşehir belediye başkanı yaptım. Resmi rakamla Ankara’daki mitingimizde de 450 bin kişi var.
Ve İzmir’de oraya rastgele, kenar köşe oradan bir tane ilçe belediye başkan adayını getirdi, aday yaptı. Hakkındaki spekülasyonlar çok ileri. Öyle mi? Terör örgütüyle el ele iç içe geçmişi itibariyle ne yazık ki kirli. Böyle birisini İzmir’e layık gördüler. Denizli’de büyükşehir belediye başkanlığı yapmış, milletvekilimiz, daha sonra Ekonomi Bakanımız olmuş Nihat Zeybekci’yi getirdik. Sıradan isimler olmaz. Ama Bay Kemal’in böyle bir yönetim kabiliyeti yok.
Kalbi kararmış olanlara, gönlü örümcek bağlamış olanlara bunların hiçbiri hiçbir şey ifade etmez. Bakanlıklarımız yanında büyükşehir belediyelerimiz, çok büyük hizmetlere imza attı. Toplu taşımada 94 öncesinde kaç tane otobüsü vardı biliyor musunuz? 1596. Hatırlayın, benim jenerasyon bilir. İkarus otobüsleri vardı Macarların. Bunun için de pislikten geçilmez. Kokudan durulmaz. Oturduğunuz yerden adeta tamamen o mazotların yağlarıyla kalkarsınız. Neydi bu CHP zihniyetiydi.
Biz gelince ne yaptık? Bizim milletimize; marka reklamı yapmış olacağım ama… Benim milletime İkarus otobüsler layık mı ya? Niçin Mercedes olmasın? Niçin MAN olmasın. BMC olmasın? Bunları getirmemiz lazım ve kaldı ki öbürlerinde tabi havalandırma falan yoktu. Ama bunlarda her şeyiyle bu otobüsler İstanbul’da sefere çıktı. Sayıyı nereye tırmandırdık? 6 bin 265 araçla 775 hat ile İstanbul’a hizmet etmeye başladılar.
Ve şu anda günde ortalama 4 milyon İstanbulluyu bunlar yaşıyor. Otobüslerin yarısında ücretsiz internet hizmeti de veriliyor. 1994’te sadece 10 deniz otobüsü olan İstanbul’da 57 yolcu gemisi, 22 hat ve 110 iskelede deniz ulaşımı veriyoruz. Park sorununa da kalıcı çözümler getirdik. Yüzde 1000 artırarak 42 bin araç kapasitesine ulaştık. Hedefimiz 2023’e kadar otopark kapasitemizi 123 bin araca çıkartmaktır.
Haliç’te attığımız adım var ya, dünyada örnek bir adımdır. Ben bir Kasımpaşalıyım, ömrümün ciddi bir kısmı da o bölgede geçtik. Sandalla karşıdan karşıya geçmekte zorlanırdık. Hocalar bize ‘Haliç’i dolduracaksınız’ Dedik ki, nasıl burayı güzelim yeri biz kalkacağız hafriyatla dolduracağız? Olmaz dedik, çalışmaları uzattık. Sağ olsun anlaştığımız müteahhit firma da gayret etti ve biz Haliç’i temizlemeye başladık. Yaklaşık 2,5 metreküp oradan balçık çıkarttık. Bu balçığı 9,5 km uzaklıkta Alibeyköy’de bir taş ocağına, adeta bir petrol boru hattı gibi onunla pompalamaya başladık. Bu pompalamada çamur o ocakta kalıyor ama tülbent gibi bir sistem kurduk. Oradan süzülen su tekrar Haliç’e geri gönderiliyor. Ve bununla orada 650 bin metrekare alan kazandık. Şimdi orada ne var? Şimdi orada bir oyun parkı var, devasa. Onu kazanmanın ötesinde çevre de ona göre yerleşim alanı oluşmaya başladı.
Aynen Haliç Kongre Merkezi de böyle oldu. İşte bunları yaparken dedik ki, Haliç Kongre Merkezi’ni de ele alalım. Eser muhteşem, orası Sütlüce’de kesim merkeziydi. Sakatatçılar vardı orada. Bilenler gayet iyi bilir. Ne oldu? O muhteşem Haliç Kongre Merkezi yapıldı etraf bir anda değişti. Bay Kemal geçen geldi orada aday tanıtımı yaptın ya. Senin İstanbul adayı diyor ki, “AK Partili belediyelerde kültür merkezi yok” diyor. Gel gez gör de nerelerde ne var öğren. Sen aday tanıtımını bile Haliç Kongre Merkezi’nde yaptın…
Sana bir örnek daha vereyim. Harbiye Kongre Merkezi’ni de CHP zihniyetini bize yaptırmak istemedi. Ve yerin altında orada da yine 3300 kişilik bir kongre merkezi yaptık. Yanındaki de Muhsin Ertuğrul. O tiyatroyu yıktık, büyüttük. Yapmazlar dediler, buraya cami yapar dediler. Bunların işi gücü yalan, başka işleri güçleri yok. Muhsin Ertuğrul’u yaptık, Harbiye Kongre Merkezi’ni yaptık. Bu plan, proje meselesi.
Yassıada'yı uluslararası toplantıların merkezi yapacağız. Adını demokrasi ve özgürlükler adası koyacağız. Seçimden kısa süre sonra açılışını yapacağız
Bak sana ben bir müjde daha vereyim Bay Kemal. Nasip olursa Atatürk Kültür Merkezi’ni de kısa zamanda bitireceğiz. Ama sizlerin yaptığı gibi Atatürk Kültür Merkezi gibi değil, dünyada parmakla gösterilen bir kültür merkezi yapıyoruz. Her yönüyle muhteşem şu anda hızla inşaat devam ediyor. Herhalde bitirdikten sonra orada bir konserimize gelirsin. Biz çağırırız, bizim nankörlüğümüz yok. Ankara’dakine gelemiyor. Külliyenin içerisinde biliyorsunuz muhteşem bir opera binamız var. inşallah 29 Ekim’de Fazıl Say’ın bir konseri olacak. Kendisinin inşallah bir bestesi olacak. Ya bizim derdimiz sen hangi zihniyettensin değil. Gelin, tek millet olalım.
İstanbul’da vahşi çöp depolama merkezleri vardı. Aman yarabbi… İşte Ümraniye’de çöp depolama merkezinin o zamanki başkanı da CHP’liydi, İstanbul’da da CHP’li belediye başkanı vardı. Patladı, patlayınca 39 vatandaşımız rahmetli oldu. O gün bugündür hesabını veren yok. Sizin geçmişiniz işte. Modern bir depolama yapamadınız. Ama biz süratle modern depolamalara geçtik. Ve 18 atık yönetim tesisiyle modern, temiz ve sağlıklı bir metropole İstanbul’u çevirdik. Kemerburgaz Katı Atık Yakma ve Enerji Üretimi tesisinin yapımına başladık. Bir yılda 300 bin hanenin yıllık ihtiyacını karşılayacak kadar elektrik üretiyoruz.
Bugüne kadar 485 adet semt, bölge ve park ile mesire alanları yaptık. Biz geldiğimizde İstanbul’da sadece 4 spor salonu vardı. İstanbul’a 47 spor salonu kazandırarak herkes spor yapabilsin diye, park ve bahçeleri de spor aletleriyle donattık. 17 spor salonunun yapımı devam ediyor. Çocuklarımızı kötü alışkanlıklardan korumak ve sporla buluşturmak için 223 okula kapalı spor salonu yaptık. İstanbul’a daha önce hiç olmayan 6 gençlik merkezi inşa ettik. İSMEK, 39 ilçedeki 242 kurs merkezinde 307 branşta 752 programla meslek ve sanat eğitimi veriyor. Bugüne kadar 3 milyon kişiye yakın mezun verdi.
İBB Başkan adayımız Binali Yıldırım kardeşim, bugüne kadar elde ettiği tecrübesiyle bir defa İstanbul’a tecrübede bir abide olarak bütün deneyimlerini koyacak. Ve bütün bunlarla beraber çok ciddi çalışma noktasında da hırsı olan bir arkadaşımdır. Öyle gideyim erken yatayım, yok 8 saat mesai falan anlamaz. Gece geç saatlere kadar çalışır. Böyle de birisi. Öyle yürüdük bu yolda.
Dünyanın pek çok ülkesinde elde ettiği tecrübesi var. onları da İstanbul’a taşıyacak. Ve İstanbul’un bütün bu potansiyeline değer katmak için bir şey daha yapıyoruz. 6 katrilyon lira maliyeti olan Tuzla Biyoteknoloji Vadisi’ni kuruyoruz. Antikordan aşıya, lensten kemoterapi ilacına kadar katma değerli ilaç üretilecek, 20 bin istihdam sağlanacak. Bayrampaşa’da 1,5 katrilyon lira maliyeti olan bir teknoloji merkezi kuruyoruz. Tam kapasiteye eriştiğinde 6 bin 500 kişinin çalışacağı bir alan haline gelecek. Pendik’te 3,5 kat maliyetle teknoloji geliştirme merkezi kuruyoruz. Girişimcilerimizin altyapı sorunlarını çözmeyi temin edeceğiz.
Silivri bölgesinde termal ve günü birlik tesis yatırımları yapacağız. Sağlık turizminde İstanbul değerine değer katacak. Termal alandaki sıcak su, sera sulamasında kullanılarak tarım yatırımlarına da destek olacak. Turizmde Yenikapı Kruvazör Limanı ve Galataport Limanı da İstanbul’un gelirlerini artıracak projelerden biri.
Buraya bu yanaştığı zaman bu ne demek biliyor musunuz? Galataport’u az önce söyledim Karaköy’deki tarihi eserler de yenilenerek modern bir yapıya dönüştürülmesiyle ortaya çıkacak. Restorasyon seferi başlatacağız.
Buradaki Millet Bahçesi içinde dev bir fuar merkezi oluşturuyoruz. Pendik’te de fuar ve kongre merkezini hayata geçireceğiz. Hedefimiz Avrupa’nın 50 milyon ziyaretçiye sahip fuar pazarından yüzde 10 pay alarak, İstanbul’a 5 milyon ilave ziyaretçi getirmektir. Turizmde çekim alanı bir numara İstanbul, iki numara Antalya’dır. Bu ne demektir? Şehir ekonomisine fazladan 3 milyar dolar turizm geliri girecek demektir. Yeni fuar alanlarımızın gelecek 5 yılda, yıllık 5 milyar dolar, şehir ekonomisine 9,5 milyar dolar, ihracata 50 milyar dolar katkı sağlamasını bekliyoruz.
İstanbul’a dev bir film platosu kuracağız. Oyuncu köyü, dalga üretim sistemi, görsel sanatlar müzesi olacak. Harem’den Haydarpaşa Garı’na kadar olan bölgeye tasarım merkezini yapıyoruz. Evet burada kültür ve sanat merkezleri, konferans salonu sergi alanı gibi alanları şehrimize kazandıracağız.
İstanbul’da 20 koridor planladık. Yeşil koridorlar kesintisiz bisiklet ve yaya akslarını da içinde barındırarak, afet anlarında toplanma alanı da olacak. Toplamda 18 alanda seyir terasları oluşturacağız.
Denize kıyısı olan 22 ilçemizdeki kıyı şeridini düzenleyerek İstanbul halkının hizmetine sunacağız. İstanbul’a 22 yeni müze, 12 gençlik merkezi kuracağız. Sarayburnu’nda yolu yerin altına alarak şehrimize Gülhane Parkı ile denizi birleştireceğiz. Artık orada yol Gülhane Parkı ile denizi bölmeyecek. Şehrimize yeni bir meydan kazandırmış olacağız. Sirkeci - Yedikule arasındaki 8,5 km kıyı boyunca da sanat hattı oluşturacağız.
Metro hatlarımızda kullanılan 1050 metro aracını yerli üretimden temin ederek bakım maliyetlerini azaltacağız.
Ağır vasıta araçlarının şehir merkezine girmesini engelleyeceğiz. Londra’da normal araçlar bile belli saatler dışında şehir merkezine giremez. Belli bir bedeli vardır. Bu şehir merkezindeki trafiği rahatlatacak. Kuracağımız üç otogar ile şehirler arası otobüslerin merkeze girmeden ulaşım hizmeti vermesini sağlayacağız.
Aktarma merkezlerinin farklı ulaşım sistemlerinin kesiştiği noktaları belirliyoruz. Raylı sistem hatları ve diğer toplu ulaşım araçlarındaki entegrasyona tabii olacaktır. 241 noktasında kavşakları yeniden planlıyoruz. Tali yollardan ana yola girişimlerde akıllı kavşak sisteme geçeceğiz. 1000 km üzerinde bisiklet yolu yapacağız. Park etme problemlerini, kiralama ve paylaşma sistemiyle çözeceğiz.
Adalar’da 274 adet elektrikli faytonu devreye alarak bu konuda yaşanan kötü görüntüleri kökten çözeceğiz. Ben buradan Adalar’a sesleniyorum. Diyorum ki, gelin yıllar yılı sizi yönetenler belli. Ne yaptılar? Ya Adalar’a ne yaptıysak biz yaptık. Denizin altından doğal gazı biz getirdik. Ulaşımsa biz hallettik. Adalar’ın bütün görünülebilirliğini biz sağladık. Bu hafta sonu oraya gideceğim, ada halkıyla buluşacağım. Bunlar anlamaz, bunların size verebileceği bir şey yok. Adalar’daki kardeşlerim bunlara dikkat edelim.
Çıkmış Bay Kemal 17 yılda ne yaptınız diyor? Ne yapayım kalbin mühürlü. Öyle bir noktada ki inanın bana günler yetmez bu adamı anlatsın. Şimdi buradan Türkiye için İstanbul için diğer şehirlerimiz için en küçük bir hizmetleri yatırımları var mı? Şu anda İzmir Haliç gibi kokuyor. Niye temizlemiyorsun temizle. “Onların yaptıklarını biz kaldıracağız” diyor.
Marmaray’ı engellemeye çalıştılar, Avrasya’yı engellemeye çalıştılar. Öyle atıp tutarak yok, kararlı olacak yapacağız.
Dövizi tırmandırmaya çalışıyorlar. Bakın bugün Yenikapı’dan onlara sesleniyorum. Ey finans sektörünün içinde olanlar, kalkıp da piyasadan dövizleri toplayıp, döviz yükselecek şöyle olacak böyle olacak bu tür provokatif eylemlerin içerisine giriyorsanız bunun bedelini çok ağır ödeyeceksiniz. Seçimin arifesinde bu tür eylemlerin içerisine girenleri sesleniyorum. Hepinizin kimliğini biliyoruz, neler yaptığınızı biliyoruz. BDDK bazı adımlar attı. Ama şunu bilin ki seçim sonrası bunun faturasını size ağır keseceğiz. Bu milleti sömüremeyeceksiniz.
Biz paramıza sahip çıkacağız. Bunların oyunlarına gelmeyeceğiz. Faturayı bunlara ödeteceğiz. Bütün çalışmalar Hazine ve Maliye Bakanlığımız tarafından yürütülüyor. İşte faturayı ödeyecekler. Lami cimi yok. Bu milleti sindiremeyecekler, öğrenecekler bunu. Bu milletin pusulasını bunlar saptıramayacak. Bizim burada istikametimiz doğrudur. Bugüne kadar nasıl başaramadıysalar, bundan sonra da başaramayacaklar. Asla oyunlara gelmeyeceğiz. Kırgınlık, dargınlık şu bu yok. MHP’ye gönül vermiş kardeşlerim, kırgınlık dargınlık yok. Yapmamız gereken ney? Şimdi birlik zamanı. Bir olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Ve sandıkları da 31 Mart’ta inşallah demokratik bir şekilde patlatacağız.