Cumhurbaşkanı Erdoğan canlı yayında soruları yanıtladı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir televizyon kanalının canlı yayınında önemli açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir televizyon kanalının canlı yayınında önemli açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:
Bunların intikam gibi ifadeler kullanması bunlar bize yakışmazdı. Biz işi kararlı bir şekilde sürdürdük. Projelerimizi anlattık. Cumhur İttifakı'ı olarak pazar akşamının çok iyi sonuçlarla neticeleneceğine inanıyorum.
CUMHURBAŞKANININ İSTANBUL SEVGİSİ
Doğduğumuz büyüdüğünüz bir vilayet. Uluslararası camiada gıpta ile bakılan bir şiir. Kimler İstanbul'u kendi stratejik kayıtlarına almadı ki, kimler hedef göstermedi ki. 1453 çok anlamlıdır. Gezi olayların yaşadık ya 'zulüm 1453'de başladı' diye duvarlara yazıldı ya bunlar Haçlı uzantılarıdır.
Hedef Çanakkale'yi aşıp, İstanbul'a gelmekti, girmekti. Gazi Mustafa Kemal'in liderliğinde o zaman 'Hey 15'li 15'li' meselesinde o kınalı kuzular, yavrular, hepsi tıp öğrencileri vesaire. Beklenen sayıda asker yok. Teknoloji ise hepsi düşman kamplarının içerisinde. Ve Seyit Onbaşı gibi kendini o yola vakfeden Mehmetçiğimiz Çanakkale'de onlara geçit vermediler. İstanbul orada adeta virgül değil noktayı koydu. Çanakkale Geçilmez ifadesi İstanbul içindir. Avusturalya, Yeni Zelanda buraya geldi. Neydi dertleri? İstanbul'du. 15 yaşındaki yavrular kınalı kuzular asker yok, teknoloji isie hepsi düşman kampları içinde. Çanakkale'de geçit vermediler .Çanakkale'nin sularına gömdüler. İstanbul orada adeta virgülü değil noktayı oydu. Biz bu doğduğumuz şehre aşık olduk.
"OTURDUĞUN BU ŞEHİR RASTGELE BİR ŞEHİR DEĞİL"
Oturduğun bu şehir rastgele bir şehir değil. Biz de bu sevdayla bu şehre aşık olduk. Benim doğduğum, büyüdüğüm yer İstanbul'un müstesna yerleri değildi. Ben Kasımpaşa'da doğdum. Onun da tarihi önemliydi. Osmanlı okçuların yetiştiği yerin kenarında olan mahallede, iki odalı kirada oturduğumuz evde büyüdük. Binali Bey de aslında Kasımpaşalı'dır. Onun da mazisi oradan başlar. O Erzincan'dan çıktı geldi. Yollarımız bu davada bütünleşti. 40 yıllık siyasi geçmişim var. Siyasette şu andaki siyasi partilerin başında olanların gençlik kollarından yetişip buraya geleni yok. Kimisi gökten zembille inmiş. İlk başladığım yer Kasımpaşa. Beyoğlu Gençlik Kolları'ndan başladık. Büyükşehir Belediye Başkanlığına attığımız adımdan sonra İstanbul aşkımız orada şekillendi. O zamanki ilçe belediye başkanlarımızla el ele verdik. Dünyadaki yapılan yerleri de incelemek suretiyle adımı attık, çok kısa zamanda çok çok ciddi yatırımlar sığdırdık.
"CHP'NİN TANIMI OLAN ÇÖP, ÇUKUR, ÇAMURU İSTANBUL'U KURTARMAMIZ LAZIMDI"
Yatırımlarımızın rakamsal olarak boyutu tarif edilemeyecek kadar büyüktü. Başarıda insan, bilgi, finans yönetimi çok önemli. Bu üç şeyi başardığınızda gerisi geliyordu. Yatırımlarla beraber İstanbul'u ulaşımdan üstyapıya, deniz taşımacılığına önem verdik. Binali Bey'i İDO'nun başına getirdik. Çok ciddi adımlar attık. Herşeyden önemlisi CHP'nin tanımı olan çöp, çukur, çamuru İstanbul'u kurtarmamız lazımdı. Süratle attığımız adımlarla İstanbul'u, 1 yılı bulmadı, çöp yığınlarından kurtardık. Habitat 2 toplantısı vardı o zaman. Şu andaki eski Spor Sergi Sarayı'nın içerisinde yapıldı. Sonuç bildirgesinin içerisine 'dünyanın en temiz şehri olarak' girdi. Bu çok manidardı.
"ISTRANCA DAĞLARINDAN TERKOS'A SUYUN GELMESİ GEREKİYORDU"
Şu anda 5 milyon 350 bin haneye İstanbul Büyükşehir Belediyesi doğalgazı vermiş durumda. Şu anda hava kirliliği yoksa sebebi bu. Su meselesi vardı. İki kanadı vardı. Bir Ömerli bir de Terkos kanadı. Istranca dağlarından Terkos'a suyun gelmesi gerekiyordu. 140 km. dağları delerek Terkos'a suyu getirdik. Anadolu yakasında da Melen'den 180 km. Oradan ayrıca İstanbul'a suyu getirdik. Sağolsun Veysel Eroğlu Bey, İSKİ Genel Müdürümüzdü. Bunun deplase edilmesi lazım dedi. Bununla ilgili olarak da Boğaz'ın içinde o zamanki Reno aracının geçeceği borular yerleştirildi. Şu anda sıkıntı olsa deplase edilecek şekilde sistem o noktada hazır. Biz o zaman Reno aracına bindik ve oradan geçtik.
"İSTANBULUMUZA İLK DEFA MERCEDES OTOBÜSLERİNİ BİZ SOKTUK"
Ikarus otobüsleri vardı. Bunların içinde seyahat insanı adeta çıldırtı. O zamanlar koltuklar mazotlu bezlerle silinirdi. Havalandırma sistemi yoktu. İstanbulumuza ilk defa Mercedes otobüslerini biz soktuk. 6 bin küsur şu anda Mercedes otobüsü var. Bizden sonraki arkadaşlar sağolsun Metrobus olayını getirdiler. Raylı sistemde yatırım biraz uzun sürüyor. Lastikli sistemde çok daha çabuk güzergahlar yapılabiliyor. bu adımlar da atıldı. İstanbul AK Parti belediyeciliği ile bir şey yakaladı. Şimdi yeni projelerle bu işler çok daha farklı olacak. Bunun yanında tarihi eserlerle ilgili atılan adımlar, bunlar İstanbul'a çok çok şey katacak.
"HALKIMIZ BİZİM PROJELERİMİZE BAKIP OY VERSİN İSTİYORUZ"
Dörtlü mekanizma bir belediyecilik anlayışı ile çalışmıyor. Onlar ideolojik bir mekanizmaya oy toplama gayreti içinde. Etnik yapı içinde oy toplama zihniyeti var. AK Parti belediyeciliğinde ise biz diyoruz ki biz eserlerimizle konuşuyoruz. Halkımız projelerimizi görsün bunlar inandık bu anlayışla bize oy vermeleri noktasında hazırlıklarımız var. İstanbul'da deneyim çok çok önemli. CHP'nin Ankara'da çıkardığı aday senet mafyası gibi çalışıyor.
"CHP'NİN ANKARA'DA ÇIKARDIĞI ADAY SENET MAFYASI GİBİ ÇALIŞIYOR"
Bizim ekibimizin şu anda İstanbul'da Binali Bey'i layık gördük. İstanbul sıradan bir şehir değil. İstanbul'a bizim koordinatör olarak koyduğumuz büyükşehir belediye başkanı aynı zamanda İstanbul'da 39 belediyeyi de koordine edecek. Bizim AK Partili belediye ve Cumhur İttifakı olarak ne kadar belediye alırsak bunun koordinasyonunu Büyükşehir Belediye Başkanımız yapmak suretiyle farklılığını ortaya koyacak. İDO, Ulaştırma Bakanlığı, Başbakanlık.
Karşı tarafın adayı Beylikdüzü'nde belediye başkanlığı yapmış. Burası ilçe belediyesi değil. Bir büyük şehir. Deneyim burada çok çok önemli. Aynı şey Ankara için de geçerli. Mehmet Özhaseki sıradan bir belediye başkanı var. 5 dönem Kayseri'nin belediye başkanlığını yapmış, 25 sene. Ardından Çevre Şehircilik Bakanlığı ki, belediyenin üst limiti. Daha sonra yeni yönetim sisteminde bu defa Mehmet Bey'i mahalli idarelerden sorumlu genel başkan yardımcısı olarak yanıma aldım. Ankara'ya ancak böyle bir belediye başkanı yakışır dedik. Karşısına CHP'nin çıkardığı aday senet mafyası gibi çalışıyor. İzmir'e ise belediye başkanlığı tecrübesi olan, milletvekili ve bakanlık yapmış olan arkadaşımız var.
"ANKET FİRMALARI İFLAS EDECEK"
Bu seçimlerde bence anket firmalarının hepsi iflas edecek. Çok sayıda anket firmalarıyla gerek belediyelerimizin gerek bizim bazı çalışmalar var.Bakıyoruz ki birbirinden o kadar uzak neticeler önümüze geliyor ki, belli ki bunların hiçbirisi tutturamayacak. Ya sipariş üzerine yapıyorlar ya da birbirleriyle denekler üzerinde ayrıca çalışmaları var. Şu andaki görüntü biz yüzde 85-86 katılımları Türkiye gördü. Bunu dünyada gören ülke yok. Bu seçimde olur mu, olmaz mı? Konuşmalarımda katılama özellikle vurgu yapıyorum. Bu katılımı sağlayacağız ki inşallah seçim neticeleri üzerinde çok daha farklı etki doğuralım. Demokrasi yerelde başlar genelde değil. Geneli güçlü kılar. Burada özellikle büyükşehirlerde, 30 büyük şehirde seçim ve katılım çok çok önemli. Halkımızın katılımı bizim için önem arzediyor. Meydanlardaki dile bakarak değerlendirirsek katılımın yüksek olacağına inanıyorum.
"DAVAYA İHANET EDENİN ORADA YER ALMASI OLACAK İŞ DEĞİL"
Biz diyoruz ki, ey sevgili, bu işi ihmal etme. Sen gel ama gelmeyeni de al gel. Meydanlar bir siyasi partinin, ittifakın bu ülkeye dahil söyleyeceği sözün asıl yeridir. Miting alanları adeta siyasetin bir Kırkpınar'ıdır. Şu anda diyelim ki aday yapmadınız. Gidiyor olmayacak bir siyasi partiden aday oluyor. İl vermeyeceğim, bunlara sinyal vermemiz lazım. Bu trenden inen bir daha bu trene binemez. Bakıyorsun bizim partimizin elemanı, ayrılıyor, belli bir süre geçiyor, kazanıyor orayı, tekrar dönmek istiyor. İster istemez teşkilatımız 'Bu bize ihanet etti, ne olur almayalım' diyor. O da haklı. Biz dava olarak bakıyoruz. Davaya ihanet edenin orada yer alması olacak iş değil. Biz şimdi bu küskünler ordusu meydana gelmesin diyoruz. Sizler de affedici olacaksınız diyoruz. Buraya sen gönlünü vermişsen, dava adamıysan davada da küslük olmaz. İman varsa zafer kaçınılmazdır.
"GENÇLER ÇOK DİNAMİKTİ"
Gençler çok dinamikti. O günkü programda gençliğimize olan inancım güvenim daha da arttı. Ankara dışından gelen gençlerimiz de vardı. Sordukları sorularla bir defa farklıydılar. Hakikaten Türkiye'deki ülke sorunlarının dört bir yandan çevreleyerek güzel bir çerçeve ortaya koydular. Sorularda ciddiyeti, kararlılığı gördüm. Bizi kolay kolay bırakmak istemediler. Malum döner ikramı vardı. orada da ayrıca beraber olduk. Oradaki muhabbetimiz işi daha da koyulaştırdı. Rakamlar da çok ciddi rakamlardı. Twitterde 2 milyon 100 bin, facebookta 770 bin, RTÜK'den 10 milyon 700 bin rakam aldık. Gençlerin bereketi oldu. Bundan sonraki süreçte burayı ihmal etmemek lazım. Bunun üzerinden gitmekte fayda var. Meydanlar da güzel ama bu tabii çok daha müessir.
"MERAL HANIM'IN YANDAŞLARI BU, ÖBÜR TARAFI YUSUFUMUZUN DURUŞU BU"
Meral Hanım'ın yandaşları bu, öbür tarafı Yusufumuzun duruşu bu. Kaldı ki, Yusuf'un da bugün bir defin olayı vardı. Yanılmıyorsam amcası rahmetli oldu. Aradaşlar onu bu akşam onu buraya davet ettiler. Çıktı buraya geldi. Mensubu olduğu partinin broşürünü dağıtıyor. Gençlik yıllarımızda yaptığı şeyi yapıyor. Yusuf'u şahsım ve milletim adına kutluyorum. Demek ki lise mezunu olarak bizim böyle gençlerimiz var. O provokatör kadına ve temsil ettiği zihniyete tam bir ahlak dersi verdi. Bundan bayan Meral'in de ders alması lazım. Senin yandaşların bunlar, öbür tarafta Yusuf. Olayı makarnaya niye getiriyorsun. O CHP'nin işi. Milleti 'göbek kaşıyan', 'makarnacılar' diye yaftalayan onlar. Biz belediye olarak fakir, fukaraya her türlü yiyecek içecek dağıtırız. Bu bizim sosyal devlet anlayışımızın gereğidir. Yusuf ona siyasi ahlâk dersi verdi elhamdülillah. O da Yusuf olarak hangi Yusuf'un izinden gittiğini biliyor. Onun için gözlerinden öpüyorum.
"BU ADAM EDİRNE'DE BELEDİYE BAŞKAN ADAYI. BUNLARDAN VATANA FAYDA GELMEZ"
15 Temmuz 2016 bu devlete karşı darbe girişimi olayında iki şey var. Bir 23.15 bir de 01.15, iki saat ara. Bay Kemal 23.15'de Atatürk Havaalanı'na giriyor. FETÖ'cüler tankların arasından Bakırköy Belediyesi'ne gönderiyor. 01.15'de indiğimizde onbinler havaalanında. 16 saat orada kaldım. Valimiz, 1. Ordu Komutanı süreci yönettik. Bunların genel başkanı kalkıp da oradan tankların arasından kaçıp Bakırköy Belediyesi'ne giderse arkasından gelenlerin de Bulgaristan'da bu olay oldu. Kadeh tokuşturması, geceyi eğlenerek geçirmesi çok çok anormal değil. Biz bunların takibini süreceğiz. Bunu bırakamayız. Bu adam Edirne'de belediye başkan adayı. Bunlardan vatana fayda gelmez. Kılıçdaroğlu'nun tek yanlışı değil ki? Adalar'da belediye başkan adayı. Bay Kemal İstiklal Marşı okuyor, adayı okumuyor. Şu anda Türkiye'de HDP'liler kongrelerinde İstiklal Marşı okumaz, hatta bayrağımızı dahi asmazlar. Zaman zaman ufak ebatta astıkları olur, o da çekindiklerinden. Bay Kemal bunlarla ortaklık yapıyor. Bunlar Türk siyasi hayatına yön verebilir mi?
Şahıs bizim partimize girmeye tevessül etti. Sonra birçok arkadaşlarımız bu adamların olumsuz yönleri var, bize yakışmaz dediler. Biz de bunu yaklaştırmayalım dedik. "36 yıl önce haberdar değildik" diyor "Şimdi haberimiz var diye eğleniyor". FETÖ'cülerin şerefine kadeh kaldırıyor. Bütün bu olanlardan haberdar. Genel başkanları zaten çay ve kahve eşliğinde darbeyi izliyor. Birbirlerinden farkı yok. Al birini vur ötekine, durum bu.
"TÜRKİYE CUMHURİYETİ ARTIK BU TÜR ŞEYLERİ YUTMUYOR"
Yerel seçimle, genel seçimin öncesinde bu tür adımların atılmasını artık benim milletim tefrik etmesi lazım. Bu tür ekonomik türbülanslar meydana getirilmeye çalışması, eğer güçlü bir iktitdar varsa rahatlıkla savuşturur. Seçim öncesinde bu yola tevessül etmeleri, kendilerinin bu işi anlamadıklarını ortaya koydu. Bir anda ters köşe oldular. daha önce 7500'ü görmüşlerdi, bu rakamı yakalayacaklarını düşündüler. Yayınladıkları raporda seçimlere 1 ay kala rapor yayınlayamayacağız diye açıklama yapmak zorunda kaldılar. Türkiye Cumhuriyeti artık bu tür şeyleri yutmuyor.
"ONU BAŞARAMAYACAKLAR"
Ziraat Bankası'nın aldığı netice, bunun sendikasyon olarak göstergesi. Bunun yanında Amerikası, onların orada dünyayı söğüşleyen mekanizmaları da bu işin tutmadığını, yutulmadığını gösterdi. Bu süreci Hazine Maliye Bakanlığımız ve diğer arkadaşlarımızla bu işi atlattıkları gibi, enflasyon geriliyor, politika faizinde Merkez Bankası'nın belli duruşu var, kurlarda lehte gelişme başlamış vaziyette. İdeal konumda olmasa da olumlu olacağı anlaşılıyor. Yerel seçimde kim kazanırsa kazansın, bu kazananlar Türkiye'de ekonomiyi yönlendirebilecek mi? Böyle bir inisiyatifleri var mı? Yönlendirecek olan kim? Yine şahsım ve kabinem. Biz yönlendireceğiz. Bunlar sanki yerel yönetimde aldıkları neticeyle Türkiye'nin ekonomide geleceğini tayin edeceklermiş gibi havanın içerisine giriyorlar. Onlar bir kere aldıkları belediyeyi yönetim kabiliyetini ortaya koysunlar yeter. Personel maaşlarını ödesinler yeter. Onu başaramayacaklar.
"DEVLET BANKALARI O BELEDİYELERE EL KOYARSA ŞAŞIRMAYIN"
İşi merkezi yönetimle sürdürmesi başka bir şey. Özellikle devlet bankalarından el koyma gelirse şaşmayın. Bu programda bunu söylediğimizi kayıt altına alalım. Ekonomiyi merkezi yönetim şekillendirir. Merkezi yönetimde güç varsa o zaman da belediyelerde güç olacaktır. Biz HDP'li belediyelere bile imkanları yoktu biz onlara merkezi yönetim olarak su yoktu, su götürdük. İzmir susuzdu. İzmir'in Gördes Barajı'nı çözerek İzmir'e su verdik. Şu anda İZBAN durumumuz nedir? Binali Bey biliyor bunu...
Binali Yıldırım: Dörtte üçünü Demir Yolları karşıladı, dörtte birini belediye karşıladı. Şu anda İzmir'in toplu taşımasının belkemiğini oluşturan yegane hat bu. İZBAN olmasa İzmir'de toplu ulaşım felç.
Erdoğan: Bu da Türkiye Cumhuriyeti Ulaştırma Bakanlığı devreye girmemiş olmasa İzmir Belediyesi bunu yapabilecek güçte değildi.
Yıldırım: Sayın Baykal'la temelini attık sayın Kılıçdaroğlu ile açılışını yaptık.
"TÜRKİYE'NİN 1 NUMARALI BAŞ BELASI TERÖR"
Halkıma vereceğimiz en önemli mesaj, Türkiye'nin 1 numaralı baş belası terör. Yatırımcı biliyorsunuz terörün olduğu bölgeye gelmiyor, girmiyor. Bu noktada da Türkiye'de Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu bölgelerimizde oranın evlatları dahi yatırımdan kaçınıyor. Seçim sonrası çok farklı bir çalışmaya gideceğiz. Biz onlara diyoruz ki, her türlü güvenceyi vereceğiz. Konuyla ilgili olarak portföyü hızlandıracağız. Stratejik yatırımlar konusunda büyükşehirlerimiz adeta 6. bölgedeki teşviklerimiz nelerse aynı imkanları zaten tanıyoruz. Bu tür yatırımcıları, girişimcileri çekmek için yoğun bir faaliyetin içerisine gireceğiz. Önümüzde bir sıkıntılı dönem yok. 4,5 yıl önümüz rahat, huzurluyuz. Bizler ciddi manada yatırımcılar bulmak suretiyle, şu anda hazır bekleyen yatırımcılar var. Uluslararası marka diyebileceğimiz yatırımcılar var. İstihdamda çok ciddi bir imkan doğacak. Şu anda bunların hepsi masamızın üstünde. Bazı görüşmeleri ilgili bakan arkadaşlarım yapıyorlar. 1-2 yıl içerisinde bu yatırımlar neticilerini vermeye başlayacak. Kanalistanbul diyoruz. İstanbul'un altında üç katlı tüp geçit diyoruz. Bunlarla ilgili talipler hazır. Onlar geleceği görmek istiyorlardı. Seçimden sonra görecekler.
"HEDEF İNŞALLAH 50'NİN ÜZERİNE ÇIKACAĞIZ"
Yaz mevsiminin gelmesiyle turizmde ciddi patlamamız var. 40 milyon dışarıdan 6 milyon kendi turistlerimiz olmak üzere. Hedef inşallah 50'nin üzerine çıkacağız. Tarım, tarım endüsrtisi, savunma sanayinde farklı gelişmeler var. Uluslararası planda dayanışma olduğumuz ülkeler var. Savunma sanayi ihracatı ciddi manada artıyor. Bunlar yerel yönetimlerle olmaktan çok bizim genelde atmamız gereken adımlar. Yereldeki arkadaşlarımıza topu atabilirsek, onları dinleme fırsatımız olur.
Zeytinburnu Belediye Başkan Adayı Ömer Arısoy: 9 bin 760 otopark hizmete alacağız. Haftanın 6 günü pazar var. Bunları sabit pazar haline getirmeyi planlıyoruz. 10 yılda inşallah Zeytinburnu kentsel dönüşümü planlayacağız.
Başkan Erdoğan: Esenler'de TSK'da devasa bir alanı vardı. Oturduk, konuştuk. Belediyemize tahsis etmek suretiyle dev bir proje hayata geçti. Kendisinden dinlersek...
Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu: O alanda çalışmalarımız millet bahçeleriyle başladı. Şimdi Türkiye'nin en büyük millet bahçesinin temelini atıyoruz. Esenler'deki sıkışıklığı telafi edecek ilk etapta 16 bin 500 konutların transferi var. Okul alanı, park alanı var.
Avcılar Belediye Başkan Adayı İbrahim Ulusoy: 99'da deprem yaşadık. Avcılar'da bir de belediyecilik depremi yaşadık. 20 yıl boyunca Avcılar'da imar ile alakalı, depremle ilgili hiçbir çalışma yapılmadı. Sahada insanlarla konuştuğumuzda herkes bu soruyu soruyor. Biz de ilk önce 15 bin konutu ve bütün konutların fizibilitesini yapalım. Çalışma sonucunu halkımıza sunalım. Avcılar depremle değil denizle anılsın. Güzelliği, yeşilliği gelsin. İmar problemleri bitti. İlk işimiz imarı vermek. 20 yıllık zulmü sona erdirmek.