Cumhurbaşkanı Erdoğan NATO Zirvesini değerlendirdi! "İsveç'in NATO üyeliğini onaylayacak yer TBMM!"
Cumhurbaşkanı Erdoğan NATO Zirvesini değerlendirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı basın toplantısıyla NATO Zirvesi'ni değerlendirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan toplantıda şu ifadeleri kullandı:
Vilnius zirve programını biraz önce NATO Ukrayna Konseyi Oturumu ile tamamladık. İttifakın 74 yıllık tarihindeki kritik bir zirveyi daha başarıyla gerçekleştirdik. Zirvemizin başarısında elbette diğer faktörlerin yanı sıra ev sahibimizin misafirperverliği belirleyici oldu. Litvanya Cumhurbaşkanı kıymetli dostum Sayın Gitanas Nauseda başta olmak üzere tüm Litvan makamlarına teşekkür ediyorum. Aynı şekilde Genel Sekreter Sayın Stoltenberg'e ve ekibine şahsım ve heyetim adına teşekkürlerimi iletiyorum. Yine bu vesileyle 6 Şubat depremlerinde sergiledikleri dayanışma için tüm müttefiklerimize ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum.
YIKIM KAN VE GÖZYAŞI ARTIYOR!
50 bini aşkın insanımızın vefat ettiği bu büyük felakette bize destek veren dostlarımızı her zaman minnetle yad edeceğiz. Rusya-Ukrayna savaşında 504. günü geride bırakıyoruz. Çatışmalar uzadıkça yıkım kan ve gözyaşı da artarak devam ediyor. Savaşın faturasını sadece taraflar değil Avrupa'dan Afrika'ya, Asya'dan Balkanlara farklı coğrafyalardaki pek çok ülke ödüyor.
MONTRÖ BOĞAZLAR SÖZLEŞMESİNİ UYGULADIK!
Afrikalı kardeşlerimizi etkileyen gıda sıkıntısı tüm dünyada son 50-60 yılın zirvelerine çıkan enflasyon oranları, enerji fiyatlarındaki fahiş artışlar bunlardan sadece birkaçıdır. Türkiye olarak müttefiklerimizle dayanışma içinde hareket ederken aynı zamanda savaşın sona ermesi için yoğun çaba harcıyoruz. İlk günden itibaren Montrö Boğazlar Sözleşmesi'ni titizlikle uyguladık. Savaş gemilerinin Türk boğazlarından geçmesine müsaade etmedik. Böylece çatışmaların diğer bölgelere sıçramasının önüne geçtik. İstanbul süreci ile başlayan temas trafiği Ukrayna tahılının sevkine izin veren Karadeniz Girişimi ve esir takasları ile devam etti. Yaptığımız görüşmeler neticesinde tahıl anlaşması 2 kez uzatıldı. Mutabakat kapsamında bugüne kadar 33 milyon tondan fazla tahıl ürünü dünya pazarlarına ulaştırıldı.
SAVAŞIN KAZANANI OLMAZ!
Ancak söz konusu mekanizmanın süresi 17 Temmuz'da doluyor. Yüz milyonlarca insana umut olan Karadeniz girişiminin tekrar uzatılması için görüşmelerimiz devam ediyor. Ukrayna Devlet Başkanı Sayın Zelenskiy'nin geçen cuma günü ülkemize yaptığı ziyarette diğer meselelerle beraber bu konuyu ele aldık. Sayın Zelenskiy girişimin devamından yana. Sayın Putin'in de bazı önerileri oldu. Bu önerileri de dikkate alarak çözüm odaklı çalışıyoruz. Her iki komşumuz ile olan yakın diyaloğumuzu girişimin uzatılması ve krizlerin çözüme kavuşturulması için kullanmayı sürdüreceğiz. Hep söylediğimiz gibi savaşın kazananı, barışın da kaybedeni olmaz. Bölgemizde barış umutlarını yeniden yeşertmek istiyoruz.
Zirvenin ilk oturumunda müttefiklerin savunulmasını ilgilendiren konuları ele aldık. Türkiye'nin müttefiklerini savunma taahhüdüne bağlı olduğunu, ittifak dayanışması içerisinde sorumluluklarını her zaman yerine getirdiğini bir kez daha vurguladım.
TERÖRLE MÜCADELEDE GAYRETLER ATTIRILMALI!
Tabii dayanışma sadece bizim değil tüm müttefiklerin içselleştirmesi ve rehber edinmesi gereken bir ilkedir. Esasen ittifakın üzerinde yükseldiği taşıyıcı sütun budur.
Batı müttefiklerimizin bilhassa PKK'nın Suriye'deki uzantısı PYD/YPG ile kurdukları çarpık ilişki ittifakın birlik ve bütünlüğüne zarar veriyor. Bu yaklaşımın makul ve mantıklı hiç bir açıklaması yoktur. Son yıllarda yaşadığımız onca acıya rağmen terörle mücadele konusunda halen bunları konuşuyor olmak gerçekten düşündürücüdür. Müttefiklerimize terör örgütleri arasında ayırım yapmayın, İslam düşmanlığı ile mücadele edin demeyi kendimize zül sayıyoruz. NATO'nun iki temel tehditten biri olarak gördüğü terörizm ile mücadele alanındaki gayretlerin artırılması şart.
NATO'DAN BİR İLK!
Yaklaşık 40 yıldır bölücü terör örgütü ile mücadele eden bir ülkeyiz. Şimdiye kadar binlerce vatandaşımızı terör örgütlerinin kanlı saldırılarında kurban verdik. Daha ağzı süt kokan bebeklerden, 4 yıllık eğitimi sonrasında öğrencileri ile buluşmanın sevincini yaşayan öğretmenlerimize, evine ekmek götürmeye çalışan işçilerimizden kadınlara nice masum insanımız bizden kopartıldı. Daha 3 gün önce iki kahraman mehmetçiğimiz teröristler tarafından kalleşçe şehit edildi. Terörle amansız ve amasız mücadele bizim kırmızı çizgimizdir. Artık tüm müttefiklerimizden kararlı ve net bir tavır bekliyoruz. Bu konudaki mesajımızı açık bir şekilde mevkiidaşlarıma ilettim. NATO tarihinde ilk defa Genel Sekreter tarafından terörizm ile mücadele özel koordinatörü atanacağı duyuruldu. 10 yılı aşkın süredir güncellenmeyen rehber ilkelerin gözden geçirilmesi çalışmalarına başlanması kararı alındı. Ayrıca aramızda konuşup mutabakat sağlanan ilave pek çok husus var. Bunlar ittifakın terörizme karşı duruşunu teyit ve tahkim eden adımlardır. Bu kararların alınmasına Türkiye'nin yürüttüğü çalışmaların büyük tesiri olmuştur.
FİNLANDİYA'NIN ÜYELİĞİ SÜRECİ!
Türkiye, ittifakın genişlemesine verdiği ilkeli desteği bir kez daha ortaya koymuştur. İsveç'in NATO'ya katılım meselesi gündemimizde yer aldı. Zirve'nin hemen öncesinde Sayın Genel Sekreter ve İsveç Başbakanı'yla bir araya geldik. Bu toplantımızda ülkemizin beklentilerimizi, bugüne kadar İsveç'in taahhütlerini yerine getirme noktasında güncel durumunu değerlendirdik. İsveç'in üyelik süreciyle ilgili önümüzdeki dönemde atılacak adımları tespit ettik. Buna göre 3'lü daimi ortak mekanizmanın yanı sıra İsveç'le bakan düzeyinde kurulması belirlenen ikili güvenlik mekanizmasıyla terörle mücadelede iş birliğini artıracağız. İsveç, bir yol haritası sunacak. Ayrıca İsveç, ülkemizin Avrupa Birliği'ne üyelik sürecine, gümrük birliği anlaşması sürecine ve vize serbestisi sürecine aktif destek verecek.
KURAN'A SALDIRI
Mukaddes kitabımıza yapılan alçakça saldırı sonrasında İsveç hükümetinin saldırıyı tasvip etmediği yönündeki beyanlarını not ettik. Bugün Cenevre BM İnsan Hakları Konseyi, Kur'an-ı Kerim'i yakma eylemini dini nefret olarak tanımlayıp kınadı. Konsey içinde bu tasarıya ret oyu veren ülkelere özgürlük ve insan hakları anlayışını gözden geçirmelerini özellikle tavsiye ediyoruz.
İnsanların kutsallarına saldırmak fikir hürriyeti değil barbarlıktır, ilkelliktir, bir nevi terör eylemidir.
Şu gerçeğin altını çizmek isterim: Sınırlarımız içinde veya dışında terör örgütlerine vurulan siyasi, askeri, diplomatik ve hukuki her darbe ülkemiz için kazanımdır. FETÖ, PKK, PYD mensupları için terör propagandası yapmak, şiddeti ve terörü övmek, işledikleri onca suça rağmen ellerini kollarını sallayarak gezmek çok daha zor olacaktır.
İsveç'in yaşadığı kötü tecrübenin diğer ülkelere ibret olacağı kanaatindeyim. "İsveç'in NATO'ya katılım protokollerini onaylayacak merci, milli iradenin temsilcisi TBMM'dir. Bizim gibi milletvekillerimiz de süreci yakından takip edecek."
RUS ASKERLERİNİN KARABAĞ'DA BULUNMASI
Anlaşma, 2025'e kadar Rusya'nın belirlenen yerlerde bulunmasıdır. Rusya'nın bu anlaşmaya sadık kalacağına inanıyorum.
Taraflar kabul ederlerse bizler memnuniyetle böyle bir arabuluculuğu kabul ederiz. Türkiye olarak biz hazırız.
Gerek Rusya'yla gerek Ukrayna'yla görüşebilen liderlerden bir tanesi biziz.
İSVEÇ'İN NATO ÜYELİĞİ MECLİS'TE NE ZAMAN ONAYLANACAK?
Şu anda bir yol haritası mevcut. İsveç makamları pazartesi akşamı yaptığımız görüşme çerçevesinde yol haritasını bize sunacaklar, biz de bunu Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına sunacağız.
Onay makamı birinci derecede Meclis'tir. Meclis'ten geçtikten sonra benim onayıma gelir. Bir an önce bu sürecin bitmesini istiyoruz.