Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan: Ayasofyayı müze değil Ayasofya Camii yaparız
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Ayasofya'nın ücretsiz olması' ile ilgili konuda, 'Olmayacak bir şey değil hatta üzerinde öyle dururuz ki, (adını) müze değil artık Ayasofya Camii olarak koyarız' açıklamasında bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'İzmir'in sadece 14 ilçesindeki CHP listelerinde terör örgütü PKK ile ilişkili 27 kişinin tespit edildiğini biliyorum. Bunların 19'u direkt dağ kadrolarıyla bağlantılı. Bundan daha güzeli olur mu ispat için? Sadece bu örnek bile CHP ile PKK arasındaki ittifakı göstermesi açısından çok çarpıcıdır.' dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mansur Yavaş'a ilişkin, "Üstelik bir de bu adam, Yavaş, vergi noktasında da vergi kaçakçısı. Bir de bu var. Şu anda Maliye Bakanlığı kayıtlarında bu durumda da geçiyor. Neresinden tutarsanız elinizde kalıyor. Böyle bir insanın Ankara gibi bir yere belediye başkan adayı olması hazmedilemez." dedi.
Erdoğan, TGRT Haber-Beyaz TV'nin ortak yayınında "Cumhurbaşkanı ile Seçim Özel" programında gündeme soruları yanıtladı.
Cumhur İttifakı'nın Yenikapı Etkinlik Alanı'ndaki mitinginde yerel yönetime dair açıklamaları olduğunu dile getiren Erdoğan, "Bu açıklamalar aynı zamanda belediye başkan adayımız Binali Yıldırım'ın da dokunacağı, bugüne kadar da dokunduğu ve açıklamış olduğu tabii yerel yönetimle ilgili yol haritasını da içeren bir konuşmaydı. Bugüne kadar yapılanlar, yapılmakta olanlar ve bundan sonra da yapılacak olanlar. Başkan adayımızın da yol haritasının içinde olan bilgiler de var. Bunları biz de bugün burada açıklamış olduk. Fakat 1 milyon 600 bin insanın hiç dağılmadan sonuna kadar alanda durması, biraz da gerçekten hava güneşliydi ama soğuktu. Deniz kenarı olması hasebiyle." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugünkü tablonun umutları çok daha farklı bir şekilde yeşerttiğini anlatarak, alana gelenlerin heyecanının gayet iyi olduğunu söyledi.
Büyükşehir mitingleri
Alana gelenlerin son bir haftayı nasıl değerlendireceklerine dair kesin hesapları olduğunu aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
"Koşacağım, çalışacağım, gayret edeceğim, diyor. Bir diğer taraftan da önümüzdeki hafta pazar günü Cumhur İttifakı'nın zaferiyle de bunu taçlandıracağız. Bu İstanbul havası ki bu çok önemli. Aynı şekilde Ankara ve İzmir'i bu şekilde gördüm. Bu büyükşehirlerde Eskişehir aynı durumda, Gaziantep ve Diyarbakır da aynı durumda... Böyle farklı yerden bu örnekleri vermemin sebebi, anlaşılması lazım. Konya, Kayseri... Bütün buralar aynı şekildeydi. Büyükşehirlerde dolaştığım yerlerde bu havayı hep kokladım. Muğla, Antalya aynı durumdaydı. Adana aynı şekildeydi. Mersin de bu havayı gördüm. Çok farklı bir seçimin olacağını... Denizli, Manisa tüm buralarda bunları gördüm. Temennim odur ki, Tekirdağ Trakya'da miting yaptım. Keza öyle. Şu anda önümüzdeki hafta pazar gününün ortaya koyacağı tablo, yaptığımız çalışmalarla Karadeniz'de Trabzon'dan alın, Ordu, Samsun bütün bu büyükşehirlerde de o heyecanı, o coşkuyu gördüm. Hepsiyle birlikte temenni ediyorum ki, yerelde milletimin menfaatine olacak gerçekten bu işi bilen arkadaşları seçtik. Belirledik. Bütün bu aday arkadaşlarımıza baktığımızda hepsinin yerel yönetimde bir hassasiyeti var. Örneğin Kocaeli'de bir vali arkadaşımız. Daha önce Kocaeli Belediyesinde genel sekreterlik yapmış bir arkadaşımız. İşi biliyorlar. Kenardan köşeden getirilmiş birileri değil."
"Bu demokrasi zaferini yerelde taçlandıralım"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, özellikle büyükşehirlerde belirlenen adayların neyin, nerede, nasıl yapılacağını bildiğini aktararak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu adaylarla beraber ülkeyi inşallah yerel yöneticilikte uçuracağız. Bu hafta içinde örneğin Van var. İllerden yine gideceğimiz yerler var. Van'a mesela çok büyük yatırımlar yaptık. Hizmet verdik. 25 katrilyon bizim Van'a yaptığımız yatırım var. Yarın Ağrı ve Muş, buralara gideceğim. Büyükşehirlere giderken bunun yanı da diğer illeri ihmal etmiyoruz. Benim gidemediğim yerlere arkadaşlarım gidiyor. Böylece işi çok daha etraflıca kucaklayalım istedik. Demokrasi yerelde başlıyor. Bu demokrasi zaferini yerelde taçlandıralım. Çünkü bu seçimin bir özelliği var. Diyelim ki Tayyip Erdoğan 4,5 yılda daha Cumhurbaşkanı olarak bu ülkenin başında. Ama bizim partimizin Cumhur İttifakı'nın adaylarının seçimiyle burada bir şey olacak. Bir Cumhurbaşkanı ile kabinesinin yönetimindeki Türkiye'de, düşünün yerelle bütünleşmesi ve yerelle o dayanışmanın olması, hizmetlerin bu noktada dayanışma içinde bütünlük sağlamasının illerimize getireceği katkı, o illerdeki değişim çok farklı olacak."
Anketlerin güvenirliği
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "En son yaptırdınız bir anket var mı? Bir de kampanya sürecinde en çok 'Anketlere güvenmiyorum.' cümleniz konuşuldu." şeklindeki soruya şu yanıtı verdi:
"Anket çalışmalarını yaptırmıyoruz, dersek bu doğru olmaz. Anket çalışmalarını yaptırıyoruz. Takip de ediyoruz. Vatandaşımızın nabzını anketlerden çok daha meydanlarda tutuyorum. Halkımın sofralarına oturuyorum. Bunun yanında onlarla beraber ayakta karşılıklı elektrik alıp verme çok daha farklı... Onlarla çay içiyorum, sohbet ediyorum. 'Nasıl gidiyor?' diye sorduğumda aldığım cevaplar var. Bu cevaplarla beraber o ilin nabzını koklayabiliyorsunuz. Artık bazı kamuoyu araştırmaları maalesef sipariş üzerine yapılıyor. Şimdi değişik değişik anket çalışmaları çıktı. Sosyal medya üzerinden yapılanlar var. Telefonla yapılanlar var. Yüz yüze yapılan anketler var. Bunlara baktığınızda çok büyük çelişkiler görüyorsunuz. Oranların çok çok farklı olduğunu görüyorsunuz. Onlara takılıp kalırsanız seçim kampanyası yürütemezsiniz. Bu noktada eski seçim kampanyaların havası yok. Onun için en ideali meydanların dilidir. Meydanlara gittiğiniz de bu insanlar mecbur mu? Neden gelsin meydana? On binler geliyorsa meydanlara burada bir şey var. Ya size güveniyor, inanıyorlar, bunun için oraya geliyorlar. Ama şikayetleri de vardır, sıkıldığı yerler de vardır. Bu meydana 1 milyon 600 bin insan geliyorsa Cumhur İttifakı'nın liderlerini takdir ediyor. Seviyor. Buraya da geliyor. Biz de diyelim arkadaşlarımızla ekibimizle adaylarımızı belirlerken yüzde 100 isabet etmemiş de olabiliriz. Ben şimdi partimin genel başkanı olarak Sayın Bahçeli de partisinin genel başkanı olarak adaylarımızı belirlemede bugüne kadar yapılan yanlışlar zaten ortada, onları zaten bir kenara koymuşuz. Ama bundan sonraki süreçte de oralardan esinlenerek bu yanlışları minimize ederek çok daha vasıflı, kaliteli, bu işi götürebilecek arkadaşlarımızı artık adayımız olarak gösterdik ve bu seçime giriyoruz."