D vitamini nedir? Faydaları nelerdir?
D vitamini nedir? Faydaları nelerdir? Nelerde bulunur? soruları internette oldukça fazlaca araştırılmaktadır. Biz de sizler için bu merak edilenleri derledik. İşte detaylar.
Sağlıklı kalabilmeniz için yeterli miktarda almamız gereken D vitamini arama motorlarında oldukça araştırılıyor. Çünkü vatandaşlar bu vitamin hakkında bilgi sahibi olmak istemektedirler. Peki D vitamini nedir? Faydaları nelerdir? Nelerde bulunur? Tüm merak edilenler haberimizde.
D VİTAMİNİ NEDİR?
D vitamini, kalsiyum ve fosforun sindirim yollarında kullanımı ve emilimi ile özellikle çocuklarda büyüme için gerekli vitamin.
Kas zayıflığına karşı vücudu korur, kalp atışının düzenlenmesinde etkilidir, bağışıklık sistemini kuvvetlendirir, tiroit fonksiyonları ve normal kan pıhtılaşması için gereklidir.D vitamini sindirim sisteminden kalsiyum emilimini artırır ve kemiklerde kalsiyum birikimine yardım eder. D vitamini kalsiyum emilimini ve kalsiyumun aktif taşınmasını hızlandırarak artırır. Özellikle bağırsak dokularındaki epitel hücrelerde kalsiyum emilimine yardım eden, kalsiyum-bağlayıcı proteinlerin oluşumunu artırır. Vücuda besinler yoluyla Provitamin - D şeklinde alınır. Güneş ışınlarının etkisiyle deride D vitaminine dönüşür. Bu vitamin, kalsiyum ve fosforun bağırsakta emilimi ve vücutta kullanımı için gereklidir. Kuvvetli kemik ve dişler, bu vitaminin kalsiyumu buralara yerleştirmesiyle olur.
D VİTAMİNİ KAYNAKLARI NELERDİR?
D vitamininin temel kaynağı güneştir ve ultraviyole B (UV-B, 280-315 nm) ışınlarının cilde temas etmesi ve bu sayede ciltte oluşan bazı metabolik süreçlerin sonunda üretilmektedir. Bu nedenle, Dünya Sağlık Örgütü, her gün, yüz ve kollar açık olarak, yanık oluşmayacak şekilde, güneşin geliş açısına da bağlı olarak yaklaşık 20-30 dakika güneşlenerek yeterli D vitamini üretilebileceğine dikkat çekmektedir. Örneğin vardiyalı çalışanlar gibi gün ışığından yararlanamayan kişiler ile evden pek fazla dışarıya çıkamayan yaşlılar D vitamini yetersizliği açısından risk taşıyabiliyor. Güneş ışınlarının arttığı bahar ve yaz aylarından itibaren kullanılan güneş koruyucu kremlerin D vitamini yapımını nasıl etkilediği ise tartışılıyor.
Balık karaciğeri, balık yağı, yağlı balıklar ve yumurta sarısı D vitamini kaynakları arasında gösterilse de, D vitamini açısından zenginleştirilmemiş besinlerin D vitamini içeriğinin oldukça düşük olduğu unutulmamalıdır. Türkiye’de ise D vitamini açısından bir iki besin haricinde bir zenginleştirme söz konusu değildir. Günlük D vitamini gereksinimini yalnızca besinler ile sağlamak mümkün değildir. Dolayısıyla güneş ışınlarından yeterli ölçüde yararlanamayan ve/veya kronik böbrek hastalığı gibi bazı özel sorunları olan birey ve hastalar D vitamini yetersizliği açısından önemli risk altında olabilirler. Bu durumda olduğunu düşünen birey ve yukarıda belirtilen hastaların mutlaka hekimlerine başvurmaları önerilmektedir.
D VİTAMİNİ KAÇ OLMALI?
- Fazla Düşük D Vitamini Seviyesi: 30 nmol / L'nin altında (12 ng / mL)
- Hafif Düşük D Vitamini Seviyesi: 30 nmol / L (12 ng / mL) ile 50 nmol / L (20 ng / mL) arasında
- Normal D Vitamini Seviyesi: 50 nmol / L (20 ng / mL) ile 125 nmol / L (50 ng / mL) arasında
- Yüksek D Vitamini Seviyesi: 125 nmol / L'den (50 ng / mL) yüksek
D VİTAMİNİ FAYDALARI NELERDİR?
- Hastalıklara karşı korur
Bağışıklık sistemini güçlü tutarak, hastalığa neden olan virüs ve bakterilerle savaşabilir. Lupus, fibromiyalji, tiroid, inflamatuvar bağırsak hastalığı, metabolik sendrom, romatoid artrit, Crohn hastalığı, böbrek hastalıkları, multipl skleroz gibi kronik hastalıkların yanı sıra; grip, tüberküloz gibi bulaşıcı hastalık riskini azaltmaya yardımcıdır.
- Depresyonu azaltır
Ruh halini düzenlemede, kronik yorgunluk, anksiyete ve depresyonu önlemede önemli rol oynayabilmektedir.
- Kilo vermeye yardımcıdır
Araştırmalar ekstra kalsiyum ve D vitamininin iştahı bastırıcı bir etkiye sahip olduğunu göstermektedir.
- Kemik sağlığını korur
Kemiğin yapı taşı olan kalsiyumun düzenlenmesinde etkilidir; bağırsaklardan kalsiyumu emmek ve böbrekler yoluyla atılan kalsiyumu geri almak için gereklidir. Kas ve kemik hastalıklarını önleyebilmekte ve tedavi edebilmektedir.
- Solunum enfeksiyonlarını azaltır
D vitamini seviyeleri düşük olan çocuklar ve yetişkinler astım, alerjik hastalıklar, soğuk algınlığı veya üst solunum yolu enfeksiyonları için daha yüksek risk altındadırlar.
- Diyabet riskini azaltır
İnsülin seviyelerini düzenleyerek diyabet yönetimine yardımcı olur. Araştırmalarda D vitamininin seviyeleri, kan şekeri ve azalan insülin direnci ile ilişkili bulunmuştur.
- Sağlıklı hamilelik için gereklidir
D vitamini eksik olan hamilelerde preeklampsi gelişme riski ve sezaryen ihtiyacı daha fazladır. Bu nedenle hamilelere folik asit ile birlikte doktorlar tarafından önerilmektedir.
- Kanseri önlemede etkilidir
Hücreler arasındaki iletişimi düzenlemeye yardımcıdır. Araştırmalar kalsitriolün, kanser hücresi ölümünü artırarak, hücre çoğalmasını ve kanserin ilerlemesini azaltabileceğini göstermektedir. Özellikle kolon, prostat, pankreas ve meme kanserlerinin önlenmesinde ve tedavisinde önemli rol oynayabilmektedir.
- Kalp hastalığı riskini azaltır
Kan basıncı kontrolünde ve arter hasarını önlemede etkilidir. D vitamininin eksikliği hipertansiyon, hiperlipidemi, miyokard enfarktüsü, kalp yetmezliği ve felç ile ilişkilidir.
- Bilişsel bozuklukları önler
Beynin gelişiminde ve fonksiyonlarının düzenlenmesinde, sağlıklı bir sinir sisteminde önemli rol oynar. Yaşam boyunca yeterli düzeyde D vitamininin muhafaza edilmesi, yaşa bağlı nörolojik rahatsızlıkların önlenmesine yardımcıdır. Parkinson, Alzheimer, demans ve bilişsel gerileme olan yaşlılarda D vitamini eksikliği yaygındır.
- İltihabı azaltır
Araştırmalar, artan D vitamini seviyeleriyle birlikte, iltihabın işareti olan C-reaktif protein seviyelerinde azalma olduğunu göstermiştir.
- Cilt sağlığını korur
Bu vitamin derinin fonksiyonunu etkilemekte; sedef ve egzama gibi deri hastalıklarının tedavisinde yardımcı olmaktadır.
D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİ NEDİR?
D vitamini eksikliği, sağlıklı kalabilmeniz için yeterli miktarda D vitamini almadığınız anlamına gelir. Eksikliği şiddetli belirtilere neden olan vitamin, vücutta çok farklı işlevler için kullanılır. Kemiğin ana yapı taşlarından birisi olan kalsiyumun emilebilmesi için D vitaminine gereksinim vardır. Sinir sisteminin, kasların çalışabilmesi ve bağışıklığın devam etmesinde önemli görevleri bulunur. Vücutta ihtiyaç duyulan miktarı üç yolla alabilirsiniz. Bu yollardan ilki cildin vitamini kendisinin üretmesi, ikincisi diyet ve sonuncusu da vitamin takviyesidir. Güneş ışınlarına maruz kalındıktan sonra D vitamini ciltte doğal bir şekilde sentezlenir. Fakat güneş ışınlarına çok fazla maruz kalmak ciltte yaşlanmaya ve kansere neden olabildiği için çoğu insan diğer kaynakları tercih eder.
Vücudun D vitamini ihtiyacı yaşa göre farklılık gösterir. Yaş ilerledikçe alınması gereken miktar artar. Vitaminin vücuttaki seviyesi çok düştüğü zaman kemikler ince, kırılgan veya kusurlu hale gelir. D vitamini eksikliği toplumda yaygın olarak görülen bir rahatsızlıktır. Özellikle koyu renk cilde sahip olanlar, aşırı kilolu olanlar ve 65 yaşından büyük bireylerin D vitamini seviyeleri daha düşüktür. Bu nedenle kan seviyelerini normale getirmek için vitamin takviyesi gerekir. Fakat bu konuda da dikkatli olmak ve aşırı vitamin almaktan kaçınmak önemlidir çünkü çok yüksek düzeydeki D vitamini seviyeleri ek bir fayda sağlamaz. Aksine farklı sağlık sorunlarına neden olur.
D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİ NEDEN OLUR?
Pek çok sebeple D vitamini eksikliği ortaya çıkabilir. Bu sebeplerden bazıları şunlar:
- Yeterli güneş ışığı almamak, D vitamini eksikliği nedeni olabilir. Oysa güneş ışığına doğrudan ve yeterince maruz kalan deride vücutta ihtiyaç duyulan tüm D vitamini karşılanabilir. Ancak çoğu insan, kapalı alanda çok vakit geçirdiğinden ya da fazla güneş kremi kullanımından dolayı yeterince güneş ışığı alamaz. Özellikle kış aylarından güneşten alınacak D vitamini oranı oldukça düşer.
- Takviye olarak D vitamini kullanmamak diğer bir eksiklik nedenidir çünkü sadece diyetle alınan yiyeceklerle vücudun ihtiyacı olan miktarı karşılamak oldukça zordur.
- Vücutta gebelik, obezite gibi nedenlerle artmış ihtiyaç, D vitamini eksikliğini tetikleyebilir.
Bazı bireyler ise eksiklik geliştirmeye daha yatkındır. D vitamini eksikliği için risk grubunda yer alanlar:
- Koyu ten rengine sahip bireyler. Ten renginiz koyulaştıkça aynı miktar güneş ışığına maruz kalan daha açık tenli bireylere göre vücutta daha az D vitamini üretilir.
- Gün içerisinde zamanının büyük kısmını kapalı alanlarda geçiren kişiler. Örneğin; hastane personeli, gece çalışanlar ya da çeşitli nedenlerle evden çıkamayanlar
- Sürekli cildini kapalı tutan insanlar. Örneğin; sürekli güneş kremi kullanıyorsanız veya cildiniz tamamen giysilerle örtülüyse eksiklik geliştirmeye yatkın olabilirsiniz.
- Amerika veya Kanada'nın kuzeyinde yaşayan insanlar. Bunun nedeni, ekvatordan uzaklaştıkça güneş ışığının daha kısa sürelerle yeryüzüne ulaşmasıdır.
- Yaş ilerledikçe cilt incelir, dolayısıyla D vitamini üretimi azalır. Dolayısıyla ileri yaştaki insanlar da risk gubundadır.
- Anne sütü ile beslenen ve D vitamini takviyesi verilmeyen bebekler de risk grubundadır. Bebek ya da anne takviye almıyorsa yüksek oranda risk taşır.
- Gebeler
- Aşırı kilolu bireyler
D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİ NELERE SEBEP OLUR?
Vücudunuz D vitamini almazsa, kemiklerin yumuşaması (osteomalazi) veya kemiklerin kırılması (osteoporoz) gibi kemik anomalileri geliştirme riskiniz vardır. D vitamini eksikliği; kanser, kronik yorgunluk, diyabet, hipertansiyon, depresyon, romatizma ve kalp hastalıkları gibi sağlık sorunlarına yol açabilir. D vitamini eksikliği; kemik yoğunluğunu etkileyerek çeşitli kemik hastalıklarına davetiye çıkarır.
D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİ BELİRTİLERİ NELERDİR?
D vitaminin eksikliğinde aşağıdaki belirtileri yaşayabilirsiniz:
- Genel vücut ağrısı
- Yorgunluk
- Yürümekte zorlanma (denge problemi)
- Kemik ağrısı
- Kuvvet kaybı
- Saç dökülmesi
- Baş ağrısı
- Depresyon
- Değişken ruh hali
- Uykusuzluk
- Eklemlerde ve parmaklarda ağrı
- Gözaltı morlukları
- Aşırı terleme
- Kilo vermekte güçlük çekme
- Sürekli üşüme
Çocuklarda D Vitamini Eksikliği Belirtileri:
1- Yorgunluk: Vücudunda d vitamini eksikliği bulunan çocuklar, yaşıtlarına oranla çok çabuk yorulur. Bu da en büyük belirtiler arasında gösterilmektedir. Bunun yanı sıra uyku kaliteleri de düşük olur ve zor uyanırlar. Gün boyunca enerjileri hep az olduğu için derslerine ve sosyal çevrelerine ilgileri giderek azalır.
2- Hastalıklara daha sık yakalanma riski: D vitamini doğrudan doğruya bağışıklık sistemini güçlendiren bir vitamindir. Az alındığı takdirde bu sistem çökmeye ve eski fonksiyonlarını yerine getirememeye başlar. Başta grip ve nezle olmak üzere kış hastalıklarına yakalanma riski, özellikle çocuklarda had safhaya varır.
Yetişkinlerde D Vitamini Eksikliği Belirtileri:
1- Üşüme: Bu vitaminin eksikliğinin saptanması son derece kolaydır çünkü belirtileri diğer vitamin eksikliğinin belirtilerinden çok daha yoğun hissedilir. Yoğun hissedilen semptomların başında üşüme geliyor. Kişiler serin havalarda dahi titreme nöbetlerine girebilir. Kışın sürekli hasta olurlar ve normal zamanlarda olduğu gibi hızlı bir şekilde bu hastalıklardan kurtulamazlar.
2- Baş ve kemik ağrısı: Az miktarda D vitamini eksikliği yetişkinlerin çoğunda baş ağrısı şikayeti olarak ortaya çıkar. Kişiler düzenli aralıklarla ağrı kesici kullansa dahi şikayetleri azalmaz. Aşırı derecede d vitamini eksikliği bulunan kişilerde ağrılar, kemiklere kadar sirayet eder. Eklemleri sürekli ağrıyan kişiler, ne kadar genç olursa olsunlar merdivenden inip çıkarken dahi zorluk çekebilir.
3- Kilo verme problemleri: Özellikle kilo problemi olan kişilerde d vitamini eksikliği başka belirtilerle ortaya çıkar. Birey ne kadar spor yaparsa yapsın kilo vermekte güçlük çeker. Çünkü d vitamini, vücudun ve metabolizmanın çok daha hızlı çalışmasını sağlayan yegane vitamindir.
4- Tırnak ve saç dökülmesi: İleri uçtaki D vitamini eksikliklerinde hem tırnaklar hem de saçlar hızla dökülür. Bazı hastalarda sadece tırnak dökülmesi belirtileri ortaya çıkarken, bazılarında her iki problemin de yoğun bir şekilde yaşandığı gözlemlenmiştir.
5- Cilt problemleri: D vitamini düzenli aralıklarla ve yeteri kadar alınmadığı takdirde cilt problemlerine de yol açar. Ciltte kuruluk en yaygın belirtileri arasında gösteriliyor. Kişiler ne kadar çok losyon ve yağ kullanırsa kullansın cilt problemleri olanca hızıyla devam etmektedir.