Dink cinayetiyle ilgili yeni davada 11 sanığın yargılanması başladı!

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde gerçekleşen duruşmaya, müşteki olarak Dink ailesini temsil eden avukatlar Havva Hülya Deveci ve Emel Ataktürk Sevimli katıldı.

Adem Sağlam, tutuklu sanık olarak duruşmada yer alırken, başka suçlardan tutuklu olan Tuncay Uzundal, Yasin Hayal, Zeynel Abidin Yavuz, Ali Fuat Yılmazer, Ramazan Akyürek ve Erhan Tuncel ile tutuksuz sanık Ersin Yolçu da Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla cezaevinde bulundukları yerden bağlantı kurarak duruşmaya katıldı. Sanık avukatları da duruşmada hazır bulundu.

İddianamenin okunmasının ardından, firari olan Faruk Sarı ve Yahya Öztürk'ün henüz yakalanamadığı belirtildi.

Duruşmada söz alan Dink ailesi, müdahillik talebinde bulunarak sanıkların cezalandırılmasını talep etti.

Sanıklardan Ali Fuat Yılmazer, savunmasının hazır olmadığını belirterek, bir sonraki celsede savunma yapacağını ifade etti.

Adem Sağlam, Dink cinayetinin 2007 yılında işlendiğini ve kendisinin 2006 yılı Temmuz ayında askere gittiğini iddia ederek, cinayet sırasında 6 aydır askerde olduğunu savundu.

Yasin Hayal, cinayetin ardından yaptığı ilk savunmasının hala geçerli olduğunu ifade ederek, başka ekleyeceği bir hususun olmadığını belirtti.

Dink cinayetiyle ilgili yeni davada 11 sanığın yargılanması başladı!

FETÖ İLE AKTİF MÜCADELE ETTİM

Mahkeme başkanının "Cinayetten önce Ogün Samast'a 'Arkamızda şu var, bu var' şeklinde bir konuşma yaptın mı?" sorusuna Hayal, "Hayır" yanıtını verdi.

Sanık Erhan Tuncel, savunmasında kendi adının FETÖ ile birleşmeyeceğini ve halkın bunu bildiğini iddia etti. İddianamenin yasal bir dayanağı olmadığını ileri sürerek şunları söyledi: "Ben FETÖ terör örgütüyle en etkin şekilde mücadele edenlerden biriyim. Bu dava tekrarlanan bir davadır. 2007'de 'Paralel devlet yapılanmasına yardım' suçlaması kabul edilmemiştir çünkü o tarihte böyle bir örgüt yoktu. Ben FETÖ'nün en çok mağdur ettiği kişilerden biriyim. Davanın düşmesini talep ediyorum. FETÖ, 2013-2014'ten sonra ortaya çıkarıldı ve yargı ve istihbarat tarafından kullanıldığı belirlendi. Samanyolu TV ve Radikal gazeteleri bana karşı olumsuz haberler yaptılar. Yasin Hayal'i ben azmettirmedim."

Tuncel, sanık Ali Fuat Yılmazer'in sürekli olarak kendisi için "katil" gibi ifadeler kullandığını belirterek şunları ekledi: "Yılmazer ve Faruk Sarı, benim hakkımda dava açılmaması gereken raporları yok eden kişilerdir. Sahte belgelerle dosyaya soktukları yalan bilgiler nedeniyle haksız yere cezaevinde kalmamı sağladılar. Faruk Sarı, somut deliller olmasına rağmen İstanbul polisinin suçlu olduğunu savunarak üstlerini korudu ve bana haksız yere suç atmayı sürdürdü. Kendi görevini yapmadığını sadece benim değil, İstanbul polisinin görevini yapmadığını savundu. Ramazan Akyürek'in Trabzon Emniyet Müdürü olduğu dönemi biliyorum. Kendisiyle hiç tanışmadım, sadece duruşmada gördüm."

Savunmaların ardından mahkeme heyeti ara kararlarını açıkladı. Dink ailesinin dava sürecine katılma talebi, "kasten öldürme" suçundan kabul edildi. Mahkeme heyeti, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne, İstihbarat Şube Müdürlüğü tarafından elde edilen bilgi ve belgelerin diğer birimlerle paylaşılması için yasal bir düzenlemenin olup olmadığını sormak üzere yazı yazılmasına karar verdi. Ayrıca Trabzon Emniyet Müdürlüğü'ne de, 2005-2007 yılları arasında olayla ilgili elde edilen bilgilerin diğer şubelerle paylaşılıp paylaşılmadığının araştırılması ve bu konudaki bilgi ve belgelerin mahkemeye göndermesinin istenmesine hükmeden heyet, Dink Ana Davası'ndaki evrakların bu dava dosyası içine alınmasına karar verdi.

Heyet, firari sanıklar Faruk Sarı ve Yahya Öztürk hakkındaki yakalama kararlarının devamına, sanık Adem Sağlam'ın tutukluluk halinin devamına karar vererek, sanık savunmalarının alınmasına devam edilmek üzere duruşmayı 20 Eylül'e erteledi.

mRNA aşı vücuttan atılabilir mi? Prof. Dr. Canan Karatay tek çaremiz var diyerek yanıtladı!'