DPB Görüşü | Memur kesintisiz 10 gün görev yerini terk ederse ne olur?
Devlet memurunun çekilme isteğinde bulunmuş sayılabilmesi için gerekli görevin kesintisiz 10 gün terk edilmesindeki sürenin hesabında hafta sonu tatil günleri ile ulusal, milli ve resmi bayram günlerinin de hesaba katılması gerektiği hk. (21.09.1999-17 sa
ÖZET : Devlet memurunun çekilme isteğinde bulunmuş sayılabilmesi için gerekli görevin kesintisiz 10 gün terk edilmesindeki sürenin hesabında hafta sonu tatil günleri ile ulusal, milli ve resmi bayram günlerinin de hesaba katılması gerektiği hk. (21.09.1999-17 sayılı Bülten-43. Sayfa)
657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre mezuniyetsiz veya kurumlarınca kabul edilen mazereti olmaksızın görevin terk edilmesi ve bu terkin kesintisiz 10 gün devam etmesi halinde yazılı müracaat şartı aranmaksızın çekilme isteğinde bulunulmuş sayılacağına ilişkin düzenlemeye göre, 10 günlük sürenin hesabında hafta sonu ve bayram tatillerinin devamsızlık süresinden sayılıp sayılmayacağına ilişkin ilgi (a) da kayıtlı yazı ekinde yer alan ilgi (b) de kayıtlı yazınız incelenmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında, “Devlet memuru bağlı olduğu kuruma yazılı olarak müracaat etmek suretiyle memurluktan çekilme isteğinde bulunabilir. Mezuniyetsiz veya kurumlarınca kabul edilen mazereti olmaksızın görevin terk edilmesi ve bu terkin kesintisiz 10 gün devam etmesi halinde, yazılı müracaat şartı aranmaksızın, çekilme isteğinde bulunulmuş sayılır.” hükmü yer almaktadır.
Bu hükme göre, Devlet memurunun çekilme isteğinde bulunmuş sayılabilmesi için gerekli görevi terkin kesintisiz 10 gün devam etmesi koşulunun, çalışma günlerinin arasında kalan hafta sonu tatil günleri ile ulusal, milli ve resmi bayram günlerinin de hesaba katılması suretiyle belirlenmesi, 10 uncu günün tatile rastlaması halinde ise bu tatilden sonraki ilk mesai gününün 10 uncu gün olarak kabul edilmesi gerektiği mütalaa edilmektedir.
Üniversiteniz Eğitim Fakültesinde görev yapmakta iken 17 Ekim 2014 tarihi itibariyle çekilme talebinde bulunan ve bu talebi Rektörlük makamınca yine aynı tarihte onaylanan ilgiliye onay kararının 21 Ekim 2014 tarihi itibariyle tebliğ edildiğinden bahisle , ilişik kesme tarihinin belirlenmesine ilişkin tereddütü içeren ilgi yazı incelenmiştir.
Bilindiği üzere, 11/10/1983 tarihli ve 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununun "Amaç" başlıklı 1 maddesinde "Bu Kanunun amacı, 4/11/1981 tarih ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununda yer alan öğretim elemanları tanımına giren personeli sınıflandırmak, aylıklarını ve ek göstergelerini düzenlemek, derece yükseltilmesi ve kademe ilerlemesinin şekil ve şartları ile, sosyal haklardan yararlanma, ek ders ücreti, üniversite, idari görev ve geliştirme ödeneklerinin miktarını tespit etmek, emekli ve yabancı öğretim elemanlarının sözleşmeli olarak çalıştırılma usul ve esaslarını belirlemektir." hükmüne yer verilmiş olup, 2914 sayılı Kanuna tabi olarak görev yapanlar için aynı Kanunun "Uygulanacak diğer kanun hükümleri" başlıklı 20 nci maddesinde yer alan "Bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu hükümleri uygulanır." ifadesiyle 2547 ve 657 sayılı Kanunlara atıf yapılmıştır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun "Çekilme" başlıklı 94 üncü maddesinde, "Devlet memuru bağlı olduğu kuruma yazılı olarak müracaat etmek suretiyle memurluktan çekilme isteğinde bulunabilir. Mezuniyetsiz veya kurumlarınca kabul edilen mazereti olmaksızın görevin terk edilmesi ve bu terkin kesintisiz 10 gün devam etmesi halinde, yazılı müracaat şartı aranmaksızın, çekilme isteğinde bulunulmuş sayılır.
Çekilmek isteyen memur yerine atanan kimsenin gelmesine veya çekilme isteğinin kabulüne kadar görevine devam eder. Yerine atanan kimse bir aya kadar gelmediği veya yerine bir vekil atanmadığı takdirde, üstüne haber vererek görevini bırakabilir.
Olağanüstü mazeretle çekilenler, üstüne haber vermek şartıyla bir ay kaydına tabi değildirler." hükmü yer almaktadır.
Bu itibarla, idare tarafından çekilme isteğinin kabulü halinde buna ilişkin onayın ilgiliye tebliğinin yapıldığı tarihe kadar göreve devam ettiği ve onayın tebliği tarihi itibariyle ilişik kesilmesinin mümkün bulunduğundan, ilgilinin ilişik kesme tarihinin 21 Ekim 2014 olarak belirlenmesi gerektiği mütalaa edilmektedir.