DPB | Memurun memuriyetten süreli olarak yasaklanması kararı nasıl değerlendirilir?
İhaleye fesat karıştırma suçu ile görevi kötüye kullanma suçundan hapis cezası alan, her iki karar içinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı ve memuriyetten süreli olarak yasaklanma kararı verilen memur hakkında verilen memuriyetten süreli olar
ÖZET: İhaleye fesat karıştırma suçu ile görevi kötüye kullanma suçundan hapis cezası alan, her iki karar içinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı ve memuriyetten süreli olarak yasaklanma kararı verilen memur hakkında verilen memuriyetten süreli olarak yasaklanma kararının nasıl değerlendirileceği ile adı geçenin memuriyetine son verilip verilemeyeceği hk.(08/07/2013-9571)
Üniversitenizde memur olarak çalışan ... hakkında Artvin Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/8-51 E.K. sayılı kararı ile ihaleye fesat karıştırma suçundan 10 ay hapis cezası ve cezanın infazından sonra işlemek üzere 5 ay süre ile memuriyetten yasaklanmasına, görevi kötüye kullanma suçundan ise 7 ay 15 gün hapis cezası ile cezanın infazından sonra işlemek üzere 4 ay süre ile memuriyetten yasaklanmasına karar verildiği, ancak her iki karar için de “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” karar verildiğinden bahisle, ilgili hakkında verilen memuriyetten süreli olarak yasaklanma kararının nasıl değerlendirileceği ile adı geçenin memuriyetine son verilip verilemeyeceği hususlarında görüş talep eden ilgi yazınız ve ekleri incelenmiştir.
Bilindiği üzere, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde; “(1) Kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak;
- Sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya Devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten, ...Yoksun bırakılır.
- Birinci fıkrada sayılan hak ve yetkilerden birinin kötüye kullanılması suretiyle işlenen suçlar dolayısıyla hapis cezasına mahkûmiyet halinde, ayrıca, cezanın infazından sonra işlemek üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilir. Bu hak ve yetkilerden birinin kötüye kullanılması suretiyle işlenen suçlar dolayısıyla sadece adlî para cezasına mahkûmiyet halinde, hükümde belirtilen gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilir. Hükmün kesinleşmesiyle icraya konan yasaklama ile ilgili süre, adlî para cezasının tamamen infazından itibaren işlemeye başlar. ...” hükmüne yer verilmiş olup, kasten işlenen bir suçtan dolayı hapis cezasına mahkum olanların hapis cezasının infazı süresince ve kişinin göreviyle ilgili bir suç işlemesi halinde ise mahkum olunan hapis cezası nedeniyle cezanın infazından sonra işlemek üzere belli bir süreyle memuriyet görevinden yasaklanacağı ifade edilmiştir.
Öte yandan, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun Devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak genel ve özel şartların düzenlendiği 48 inci maddesinin “A) Genel Şartlar” başlıklı bölümünün 5 inci fıkrasında; “Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm olmamak.” hükmüne yer verilmek suretiyle, kasten işlenen bir suçtan dolayı 1 yıl veya daha uzun süreli hapis cezası alanlar ile affa uğramış olsa bile ihaleye fesat karıştırma suçundan mahkum olanların (cezanın niteliğine ve süresine bakılmaksızın) memur olamayacakları ifade edilmiştir. Ayrıca, anılan maddede yer alan “Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile” ifadesi çerçevesinde değerlendirildiğinde, ilgilinin işlemiş olduğu suçun mahkeme kararında belirtilen memuriyetten yasaklama süreleri geçmiş olsa dahi memuriyetine engel bir durum teşkil ettiği görülmektedir.
Öte yandan, 04/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231 inci maddesinde; “... (5) Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. ... Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder. ...” hükmüne yer verilmiş olup, 657 sayılı Kanunun 48/A-5 maddesinde belirtilen mahkumiyetlerle ilgili olarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi halinde, bu durumun memuriyete engel teşkil etmeyeceği düşünülmektedir.
Yukarıda yer verilen hüküm ve açıklamalar çerçevesinde; adı geçenin işlemiş olduğu suçların 657 sayılı Kanunun 48/A-5 maddesi kapsamında memuriyete engel bir suç niteliğinde olduğu; ancak 5271 sayılı Kanunun 231 inci maddesi uyarınca “hükmün açıklanmasının geri bırakılması”na karar verildiğinden bu durumun memuriyete engel teşkil etmediği; bu kapsamda ilgilinin memuriyet görevine son verilmesinin mümkün bulunmadığı değerlendirilmektedir.