Dücane Cündioğlu Kimdir | Cündioğlu'ndan Cinsiyetçi Paylaşım
Dücane Cündioğlu'nun dün kadın-erkek ilişkileriyle ilgili attığı tweet yıllardır bitmek bilmeyen o meşhur tartışmanın fitilini adeta yeniden ateşledi. Peki Cündioğlu ne dedi, neden kadınların tepkisini çekti?
Yazar Dücane Cündioğlu attığı bir tweet ile tepkileri üzerine çekti. "Yasadır: erkek sahip, kadın ait olmak ister" diyerek bir paylaşımda bulundu. Bu paylaşımın altına gelen tepkiler geldi. Kullanıcılar Dücane Cündioğlu'nun cinsiyetçi olduğunu vurguladı.
İşte Dücane Cündioğlu'nun attığı tweet'e Ekşi Sözlük'ten çok geçmeden tepkiler yağdı
dücane cündioğlu çok okumuş, okuyan birisi. hiç kuşku yok ki zeki de birisi. fakat onu dinlerken genellikle beni rahatsız eden bir şey var. bu kesinlikle onun sosyolojik orijini ile alakalı bir şey değil. sanırım daha çok üslubu ve keskin çıkarımları ile alakalı. kullandığı cümle yapıları kesinlik içeren cümleler. oysa kendisinde yakaladığım hal, çalkantılı bir ruh hali. bir emin olamama durumu. fakat önermelerinde bu şüphelilik durumunu yakalayamıyorum. hatta zaman zaman dinleyicilerine hitap ederken kullandığı kibirli üslubu söylemlerine yedirilmiş halde görüyorum. dinleyicileriyle kurduğu ilişkideki üslubunu hoca-talebe ilişkisi bağlamında anlamlandırabiliyorum, ama söylemlerindeki keskinliği bağlamlandırabileceğim tek şey, kendi idrakine olan güven ya da belki esir düşmek.
"yasadır: erkek sahip, kadın ait olmak ister." içerikli tweetini görünce de bunları hatırladım. aslında bu ülkede farklı toplumsal grupların hem erkek, hem de kadın bilinçaltını özetler bu cümle. belki binlerce yıllık pratiklerin birkaç on yılda sökülüp atılabilmesi kolay olmasa gerek.
bu aslında çok erkek merkezli bir bakış açısı. benim düşüncem o ki, kadın da erkek kadar sahip olmak, erkek de kadın kadar ait olmak ister. fakat söylemi elinde bulunduran erkek, bütün diskuru kendi cinsini merkeze alarak modellemiş. yine de farklı biyokimyasal düzenlere sahip bulunan iki farklı cinsin eğilimler yönünden birbirinden ayrılması olasıdır. fakat bunun formülü bu kadar keskin ve sert olamaz. uzun tefsir gerektirir. bu cümle kadını nesneleştiren, erkeği özneleştiren bir dile sahip. bir diğer sorun da, kadının, erkek tarafından tanımlanma girişimidir. kadınların bu konuda travmatik bir belleği var. dikey bir hiyerarşi dayatır gibi gözüken böylesi bir ayrım onları incitiyor. belki metnin içeriğinde gerçekliğe denk düşen bir yan varsa dahi, bu daha incelikli bir betimlemeyi hak eder. bu da twitter'ın karakter sınırları içinde gerçekleşebilecek bir şey gibi gözükmüyor.
DÜCANE CÜNDİOĞLU KİMDİR?
Bir dilci ve felsefeci. 1978'de, siyasi olaylar sebebiyle cezaevine girdi. Türk milliyetçisiydi, toplam dört yıla yakın cezaevinde kaldı; burada Kur'an okumayı ve namaz kılmayı öğrendi. 1980’lerden itibaren yayımlamaya başladığı ilk yazıları, kendisinin Mantık, Dilbilim, Yorumbilim (Hermeneutik) gibi disiplinler aracılığıyla kavramaya çalıştığı geleneksel dinî bilimler ve bu bilimlerin modern eleştirileri üzerinedir; daha sonra yakıntarih bağlamında din ve bilim, din ve siyaset ilişkilerini ele alan incelemelerinin yanı sıra bazı monografiler yayımlamış, felsefe, teoloji, psikoloji, tasavvuf, tarih, edebiyat, çeviri, sanat, mimarlık, sinema gibi farklı alanlarda uzun yıllar içerisinde kaleme aldığı felsefî denemelerinin bir kısmını daha sonradan kitaplaştırarak neşretmiştir. 13 yıl boyunca sürdürdüğü köşeyazarlığını 5 Şubat 2011 tarihinde sonlandırdıktan bu yana, sadece Tıp, Matematik ve Hukuk üzerine çalışmaktadır.
Eserleri
1993’te Elmalılı Hamdi Yazır’ın Hak Dini Kur’an Dili: Kur’ân ve Meâlini hazırlayıp notlandıran yazarın 1995’ten itibaren yayımlanmış başlıca eserleri şunlardır:
-Başörtü Risalesi (1995)
-Kur’anı Anlamanın Anlamı (1995)
-Anlamın Buharlaşması ve Kur'an (1996)
-Sözün Özü: Kelâm-ı İlâhî’nin Tabiatına Dâir (1996)
-Sözlü Kültürden Yazılı Kültüre: Anlamın Tarihi (1997)
-Türkçe Kur’an ve Cumhuriyet İdeolojisi (1998)
-Kur’an, Dil ve Siyaset Üzerine Söyleşiler (1998)
-Kur’an ve Dile Dâir (2005)
-Tarih ve Siyasete Dâir (2005)
-Kur’an Çevirilerinin Dünyası (1999)
-Bir Siyasî Proje Olarak Türkçe İbadet (1999)
-Hakikat ve Hurafe (1999)
-Bir Kur’an Şâiri: Mehmed Âkif ve Kur’an Meâli (2000)
-Cenâb-ı Aşka Dâir (2004)
-PhiloSopiaLoren (2004)
-Arasokakların Tarihi: Hatıralar ve Hatıratlar (2004)
-Keşf-i Kadim: İmam Gazâlî’ye Dâir (2004)
-Felsefe’nin Türkçesi: Cumhuriyet-Felsefe-Eleştiri (2004)
-Düşünce Düşlenir (2005)
-Âkif’e Dâir (2005)
-Mehmed Âkif’in Kur’an Tercümeleri (2005)
-Meşrûtiyet’ten Cumhuriyet’e Din ve Siyaset (2005)
-Cemil Meriç: Bir Mabed Bekçisi/İşçisi/Savaşçısı (2006-2006-2007)
-Daire'ye Dair (2007)
-Göz İzi (2007)
-Hz. İnsan (2009)
-Ölümün Dört Rengi (2009)
-Mimarlık ve Felsefe (2012)
-Sinema ve Felsefe (2012)
-Sanat ve Felsefe (2012)
-Motto (2016)