Ekrem İmamoğlu'nu hiç böyle görmediniz! Balıklı Rum Hastanesi Vakıf Başkanı Konstantin Yuvanidis'e tehditkar sözler: "Kimseyi kovmaya gücünüz yetmez"
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Balıklı Rum Hastanesi Vakıf Başkanı Konstantin Yuvanidis'in bir gazeteye verdiği röportajda kullandığı sözler sonrası küplere bindi. İmamoğlu, Yuvanidis'e telefonla arayarak, "Sizin röportajınızdan rahatsızım. Orada olsaydım milleti oradan kovardım demişsiniz. Kimseyi kovmaya gücünüz yetmez, hele beni hiç yetmez bunu bilin" dedi.
İstanbul Zeytinburnu'da bulunan Balıklı Rum Hastanesi'nde 4 Ağustos Perşembe günü saat 12.30 sıralarında yangın çıkmıştı. Hastane ve bakım evinde bulunan hastalarla tahliye edilmiş, olayda can kaybı yaşanmamıştı. Yangının söndürülmesi sonrası hastanedeki hasar gün yüzüne çıkarken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla hastanede çalışmalar başladı.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'I ÖVDÜ
Yangından günler sonra Sabah'ın Günaydın ekine açıklamalarda bulunan Balıklı Rum Hastanesi'nin Vakıf Başkanı Konstantin Yuvanidis, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında övgü dolu ifadeler kullanarak, "Balıklı Rum İstanbul'un en eski hastanelerinden biri... Her bölümüyle çok beğenilen bir hastane. Çok iyi bir doktor kadromuz var. Biz hastaneden kâr etmiyoruz. Hatta gayri menkul gelirlerimiz olmazsa batardık. Cumhurbaşkanımız sayesinde azınlıklara mallarının geri verilmesiyle, hastanemiz gelir elde etmeye başladı. Bu hükümete kadar iktidara gelenler hep mallarımızı alıyordu, sadece bu hükümet mallarımızı bize geri verdi. Benim yaşadığım dönemde azınlıklar hiç bu kadar nefes almamıştı... " dedi.
"BÖYLE BİR LİDERİN TÜRKİYE'NİN BAŞINDA OLMASI BÜYÜK ŞANS"
Yuvanidis, Erdoğan hakkında şunları söyledi: "Eskiden ikinci sınıf vatandaş gibiydik. Şimdi azınlık olmadığımızı devletimiz hissettiriyor. Cumhurbaşkanımız beni resepsiyonlarına çağırıyor, böyle değer görmek benim gibi yıllarca ikinci sınıf vatandaş gibi görülmüş azınlıklar için kıymetli. Cemaat de Erdoğan'ı seviyor. Böyle bir liderin Türkiye'nin başında olması büyük şans. Atina'ya gittiğimde bile Erdoğan'ı soruyorlar. Yunanlılar 'Keşke bizde de bir Erdoğan olsa' diyor..."
"KILIÇDAROĞLU NE ARADI NE DE ZİYARET ETTİ"
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu da eleştiren Yuvanidis sert sözler kullanmıştı. Yuvanidis, "Mağdur olan biziz, yangından zarar gören de biziz. O kadar üzüntü ve kargaşa içinde ilk gün teşekkür etmeyi unutmuştuk. Sonra hemen düzeltip, teşekkür ettik. İtfaiye Başkanı'na teşekkür ziyaretine gittim ama bir kare fotoğraf çektirip sosyal medyaya koymadım. Yani bu olaydan pay çıkarmaya gerek yok ki... Yangın üzerinden kimse şov yapmamalı bence. İmamoğlu İstanbul'un belediye başkanı, her kesimin sorunlarıyla yakından ilgilenmeli. İmamoğlu bir tek yangın günü geldi, sonra gelmedi de aramadı da. Bütün partilerin başkanları yangın sonrası bizi aradı, ziyaret edenler de oldu. Bir tek Kılıçdaroğlu ne aradı ne de ziyaret etti. Bunu da bir düşünmek lazım..." demişti.
İMAMOĞLU TELEFON AÇTI
Bu açıklamalar sonrası İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Yuvanidis'i telefonla arayarak skandal ifadeler kullanırken konuşmasındaki sert tavrı dikkat çekti.
Yuvanidis'e telefon açan İmamoğlu, Yuvanidis'e şunları söyledi: Sadece sizin röportajınızdan rahatsızım. Sizi arama ihtiyacı hissettim. Benim sadece yangın günü geldiğimi, sonra gelmediğimi ifade etmişsiniz. Ben oraya bir gün sonra tam 7 kişilik ekip yolladım. Genel Sekreterim, Genel Sekreter yardımcılarım ama bundan bahsetmiyorsunuz bir. İkincisi; orada olsaydım milleti oradan kovardım demişsiniz. Kimseyi kovmaya gücünüz yetmez, hele beni hiç yetmez bunu bilin. Ama ne yazdıklarına bir bakın.
"TELEFONLA ARADINIZ, GÖRÜŞTÜK, NİYE DEMİYORSUNUZ?"
Yanlışlık yapıldı, düzelttim teşekkür de demişsiniz. Biz sizden teşekkür beklemiyoruz onu söyleyeyim. Ben zaten konuşmalarımda söyledim 'Görevimizi yaptık' diye. Ama yukarıdan aşağıya herkese teşekkür edince, itfaiyeye teşekkür etmemenizi çok manidar buldum. Ben hani bu röportajınızı da talihsiz bir röportaj olarak görüyorum. Hiç yakıştıramadım size. Ben orada hem sizi telefonla aradım o gün, sonra görüştük. Aynen öyle. Telefonla aradınız, görüştük. Niye demiyorsunuz? 'İmamoğlu'yla ben telefonda görüştüm' demiyorsunuz? Sayın Başhekim'le orada konuştuk. Ekibimi yolladım 'Her türlü desteğe, yardıma hazırız' diye size yolladım. Ondan bahsetmiyorsunuz.
"SİYASETE NİYETİNİZ VAR İSE O BENİ İLGİLENDİRMİYOR"
Yani benim size istirhamım şu: Kadim bir kurumun başındasınız, bir vakfın ve bir şifa yurdunun başındasınız. Şahsınız beni ilgilendirmiyor ama yurt ilgilendiriyor. Orası, o güzel kadim kurum ilgilendiriyor. Her zaman oranın hala yanındayız. Bunu her yerde söyledim. Tekrar da söylerim. Hani siyasete niyetiniz var ise o beni ilgilendirmiyor. Sözlerinizi eğer gazete çarpıtmışsa gazeteyle ilgili de bir düzeltme istemenizi tavsiye ederim size.