Eleştirilerin odağı oldu: Ukrayna’da kadın askerlerden topuklu prova! 'Gerçek bir rezalet!'
Ukrayna'da kadınlara da zorunlu olan askerlik hizmetinde, geçit töreni esnasında topuklu ayakkabı kullanılması tepkiyle karşılandı. Kararın sağlık ve cinsiyet eşitliği açısından kabul edilemez olduğu belirtilirken askerlik sürecinde kadınların da erkekler kadar hayatlarını riske attığının altı çizildi.
Ukrayna'da zorunlu askerlik yapan kadınların geçit töreni esnasında topuklu ayakkabı giymesi, birçok milletvekili tarafından tepkiyle karşılandı. Kararı sağlıksız ve cinsiyetçi bir yaklaşım olarak değerlendiren vekiller, geçit töreninde çekilen fotoğrafların kadınlarla dalga geçilmesine sebep olacağını belirtirken kimiler ise topuklu ayakkabının törende kullanımı eleştirisinin cinsiyetçi olduğunu savunarak bu hareketi destekledi.
"ZOR AMA DENİYORUZ"
Ukrayna Savunma Bakanlığı yetkililerinin sosyal medyada ve resmi internet sitelerinde, kadın askerlerin topuklu ayakkabı ile gerçekleştirdiği geçit törenine ait fotoğrafları paylaşması üzerine ülke ikiye bölündü. Guardian'ın siyah topuklu ayakkabılar giymiş kadın askerlerin fotoğraflarını alarak hazırladığı haberde, Savunma Bakanlığının bilgi sitesine konuşan Ivanna Medvid'in açıklamasına da yer verildi.
Silahlı Kuvvetleri bünyesinde, 4 binden fazlası subay olmak üzere 31 binden fazla kadının görev aldığı Ukrayna'da ilk kez topuklu ayakkabı ile eğitim yapıldığını aktaran Medvid, geçtiğimiz perşembe günü yaptığı açıklamada, "Askeri botlardan biraz daha zor ama deniyoruz." ifadesine yer verdi.
"DAHA APTALCA BİR FİKİR HAYAL ETMEK ZOR"
Ukrayna'nın eski Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko’ya yakın birkaç Ukraynalı milletvekilinin parlamentoya topuklu ayakkabıyla gelerek savunma bakanını geçit töreninde topuklu ayakkabı giymeye teşvik etmesi üzerine yapılan uygulamaya tepki veren isimlerden bir tanesi de Golos Partisi üyesi Inna Sovsun oldu. Sovsun, eğitimlerde topuklu ayakkabı giymenin getireceği sağlık risklerine işaret ederek, "Daha aptalca, zararlı bir fikir hayal etmek zor" dedi. Kadın askerlerin de 'erkekler gibi' hayatını riske attığının altını çizen Golos Partisi üyesi, onların alay edilmeyi hak etmediğini de ifadelerine ekledi.
"SORUŞTURMA BAŞLATILMALI"
Yasama Meclisi Başkan Yardımcısı Olena Kondratyuk ise, bu durumdan sorumlu olan yetkililerin kadınları aşağıladıklarını ve bu hareketlerinden ötürü kamuoyu önünde özür dileyerek konu hakkında soruşturma yürütülmesi gerektiğini belirtti.
Yorumcu Vitaly Portnikov da tartışmaya katılan bir diğer isim oldu. Yetkililerin Orta Çağ zihniyetine sahip olduğu ifade eden Portnikov, "Topuklu ayakkabılarla geçit töreni hikayesi gerçek bir rezalet" ifadelerini kullanırken bir başka yorumcu Maria Shapranova da Savunma Bakanlığını cinsiyetçilik ve kadın düşmanlığı ile suçlayarak "Topuklu ayakkabılar... Güzellik endüstrisinin dayattıkları üzerinden kadınlarla alay ediliyor" şeklinde konuştu.
UKRAYNA'DA KADINLARIN ASKERLİK YAPMASI
II. Dünya Savaşı sırasında Sovyetler Birliği 1 milyondan fazla kadını silah altına almış ve keskin nişancı, makinalı tüfek birliği, tank mürettebatı gibi aktif cephe görevlerinde kullanmıştır. Ayrıca 1942 yılında oluşturulan kadın savaş pilotlar filosuna geceleyin Alman şehirlerini bombalama görevi verilmiştir. Bu savaş pilotları Polikarpov Po-2 uçaklarıyla özellikle Berlin üzerindeki hedflere yönelmişlerdir. Kadın savaş pilotları toplam 24 bin sorti yapmış ve 23 kahramanlık madalyası kazanmıştır. Lidya Litvyak ve Yekaterina Budanova bugün hala anılan ünlü savaş pilotlarıdır. Piyade olarak ise keskin nişancı Lyudmila Pavlichenko 309 kişiyi öldürerek en başarılı keskin nişancılardan olmuştur. Günümüzde Kızılordu'daki kadın askerler arasında güzellik yarışması yapılmaktadır.
KADINLARIN ASKERLİK YAPTIĞI ÜLKELER
Kadınlar dünyada birçok orduda farklı görev alsalar da aktif cephe görevi veren ülke ordularının sayısı azınlıktadır. Kadınlara aktif cephe görevi veren ülkeler arasında Yeni Zelanda, Kanada, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Almanya, Norveç, İsrail ve İsviçre sayılabilir. İngiltere, kadınları özellikle topçu görevleri için kullanırken, ABD genellikle savaş pilotu olarak görevlendirmektedir.
BİRLEŞİK KRALLIK:
İngiliz Ordusunda kadınlar amacı doğrudan düşmanla temas ve öldürme olan birlikler haricinde her görevde bulunabilirler. %9’unu kadınların oluşturduğu İngiliz Ordusu tarihinde kadın savaşçıların önemli bir yeri vardır. Bunlardan en bilinen örneği Kraliçe Boudica’dır. Iceni kabileriyle beraber İngiltere’yi MS 62 yılında işgal eden Romalılara karşı savaşmıştır. 1776 Amerikan Bağımsızlık Savaşında İngiliz Ordusuyla beraber 5000 kadının bulunduğu tahmin edilir. Bunlardan çoğu subay ve askerlerin eşidir. Ayrıca aşçı ve hemşire olarak görev alanlar da bulunmaktaydı. 1.Dünya Savaşı sırasında 1917 yılında Fransa’da kadınlara özel birlik kurulacak ve birlik aşçı, hemşire vb olarak görev yapmış ancak subay olmalarına izin verilmemiştir. 1992 yılında ise kadınlara özel birlikler lağvedilmiş, kadınlar erkeklerle eşit şartlarda kabul edilmiştir. Ayrıca Kraliçe II. Elizabeth sembolik de olsa tüm orduların başkomutanı görevindedir.
FİNLANDİYA:
Finlandiya İç Savaşı sırasında Kızılların Naiskaarti adı altında kadın birlikleri bulunmaktaydı. İç savaştan sonra kadınların ön saflardaki rolü azaltılmıştır. II. Dünya Savaşı sırasında Sovyetler Birliği ile Finlandiya arasındaki savaşta kadınlar oluşturulan cephe gerisi gerilla birliklerinde görev almışlardır.
ALMANYA:
1955 yılında oluşturulan Bundeswehr, NATO ülkeleri arasında en muhafazakâr ordulardan birisidir. Bunun sebebinin Nazi iktidarı döneminde çok sayıda genç kadının orduya alınması olduğu söylenmektedir. Kadın askerler özellikle uçaksavar birliklerinde görev yapmışlardır.
İSRAİL
İsrail Ordusunda kadınlar birçok görevde bulunmuştur. Hava kuvvetleri, bünyesine kadınları almama kararı alsa da 1994 yılında bu karar kaldırılmıştır. Ayrıca kadınlara ön saflarda görev verilmemektedir. İsrailli kadınların mecburi hizmet süresi 2 yıl olup erkeklerin 3 yıllık hizmet süresinden daha kısadır.
LİBYA:
Libya, ordusunda kadın asker olan tek İslam devletidir. Albay Kaddafi’nin 200 kişilik özel muhafız birliği Amazon Muhafızları olarak bilinmekte ve sadece kadın askerlerden oluşmaktadır.
Nepal Komünist Partisine (Maoist) bağlı Halkın Bağımsızlık Ordusunun %40’ı kadınlardan oluşmaktadır.
NORVEÇ:
1995 yılında Norveç, denizaltılarda kadın askerlere izin veren ilk ülke olur. Norveç Ordusunda bugüne kadar en az bir tane denizaltı komutanı kadın subay bulunmaktadır. Bunlardan ilki Solveig Krey’dir.
ABD:
Amerikan İç Savaşı sırasında Sarah Rosetta Wakeman sahte isimle ve erkek taklidi yaparak orduya katılmış ve Kuzey Ordusunda ön saflarda görev yapmıştır. II. Dünya Savaşı sırasında kurulan kadın birlikleri çoğunlukla hemşire görevleri yerine getirmiştir. Vietnam Savaşında kadınlar daha çok hava kuvvetlerinde yer almıştır. 2003 yılında ABD, Irak’a saldırdığında ortaya çıkan savaşta kadın asker Jessica Lynch’in esir düşmesi ve kurtarılması özellikle ABD basını tarafından abartılı bir şekilde aktarılmıştır. Ayrıca yine Irak’ta işgalci konumundaki ABD Ordusu mensubu Lynndie England ve Sabrina Harman Ebu Garip Hapishanesinde tutuklulara işkence ettikleri gerekçesiyle suçlu bulunmuşlardır.
TÜRKİYE:
Türkiye'de askerlik sadece erkeklere zorunlu olmasına rağmen kadınlar da orduya girebilmektedir. Kadın askerler özellikle I.Dünya Savaşı'nın ardından verilen Kurtuluş Savaşı sırasında muharebelere katılmışlardır.
UKRAYNA HAKKINDA
Ukrayna 1991 yılında Sovyetler Birliği'nden ayrıldıktan sonra ekonomik ve siyasal açıdan ciddi problemler yaşadı. İktidarlar için en önemli sorun politik yakınlıkta Rusya ya da Avrupa Birliği arasında tercih yapmaktı. Zira halkın seçimdeki tercihi bu politik duruşa göre şekilleniyordu. Ancak Rusya yanlısı partiler ile Avrupa Birliği yanlısı partilerin toplamda hemen hemen eşit oya ulaşması istikrarlı bir siyasi yapının oluşmasını engelledi.
1994 yılında yapılan ilk çok partili seçimde Komünist Parti %13,6 oy oranıyla galip gelirken, ona en yakın parti %5 oyla Demokratik Blok oldu. Buna karşın Bağımsız adaylar mecliste egemen duruma geldiler.
1998 seçimlerinde ise yine Komünist Parti %24,7 oyla birinci oldu ve Rusya ile birliği savunan diğer partilerle birlikte mecliste hakim konuma geldi. Ancak bu partiler 2004 yılında batı yanlılarının Turuncu Darbesi ile uğraşmak zorunda kaldılar. Bu darbeyle iktidara gelen AB ve batı yanlısı partiler ise 2012 seçimlerinde oy kaybederek iktidarı yine Rusya taraftarlarına bırakmak zorunda kaldılar. Bu istikrarsız ortamda iktidardaki Bölgeler Partisi'nin Avrupa Birliği ile müzakereleri askıya alması ülkede yeni bir siyasi kriz yarattı. 2013 yılında Batı yanlılarının yeni bir darbe girişimi Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç'in istifasıyla sonuçlandı. Bu gelişmeler de ülkenin fiilî olarak ikiye bölünmesine sebep oldu. Kırım referandumla Rusya'ya katılma kararı alırken, doğuda Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Lugansk Halk Cumhuriyeti adıyla iki bağımsız devlet kuruldu.