Erdoğan: Biz tarihi Çanakkale'de kanımızla yazdık. Gazi Mustafa Kemal'in liderliğinde yazdık
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: (2)- "Bin yıldır buradayız, inşallah kıyamete kadar da burada olacağız. İstanbul'u Konstantinapol yapamayacaksınız"- "Biz tarihi Çanakkale'de kanımızla yazdık. Gazi Mustafa Kemal'in liderliğinde yazdık. Bugün yi
ÇANAKKALE (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bin yıldır buradayız, inşallah kıyamete kadar da burada olacağız. İstanbul'u Konstantinapol yapamayacaksınız." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 104. yıl dönümü dolayısıyla 18 Mart Stadyumu'nda düzenlenen törene katıldı.
Erdoğan, "Biz buradayız, biz Çanakkale'deyiz. Biz Trakya'sıyla, Anadolu'suyla bu ülkedeyiz, biz Türk'üyle, Kürt'üyle, Arap'ıyla, Çerkez'iyle, Boşnak'ıyla, Roman'ıyla buradayız, Çanakkale'deyiz, Türkiye'deyiz. Bin yıldır buradayız, inşallah kıyamete kadar da burada olacağız. İstanbul'u Konstantinapol yapamayacaksınız." diye konuştu.
Düşman güçlerine yönelik "Dedeleriniz geldiler ve burada olduğumuzu gördüler. Sonra kimileri ayakları üzerinde kimileri tabutla geri döndüler. Şayet aynı niyetle gelecekseniz sizi de bekleriz." diyen Erdoğan, onların da dedeleri gibi uğurlanacağından kimsenin şüphesi olmaması gerektiğine dikkati çekti.
- "Müslümanlara, Türklere kalkan ellere karşı yazacak tarihimiz var"
Erdoğan, Çanakkale'yi barışın, ortak acılardan doğan kardeşliğin sembolü olarak gördüklerini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şu anda karşı tarafta Yeni Zelandalılar, Avustralyalılar yok mu? Onlar şu anda bizim şehitlerimizle aynı orada yerlerde yatmıyorlar mı? Bunlara ev sahipliğini yapan biz değil miyiz? Gazi Mustafa Kemal'in dediği gibi 'Onlar burada göğüs göğüse, kardeş kardeş olarak yatacaklar.' Bu misafirperverliği yapan biz değil miyiz, peki size ne oluyor?
Çanakkale bizim için, namusunu çiğnetmeyen ve çiğnetmeyecek olan Asım'ın neslinin sembolüdür ve Asım'ın nesli de işte burada, Asım'ın nesli karşımda. Dostça gelirseniz sizi ağırlayacaklar, düşmanca gelirseniz de ona göre muamele edecekler. Tıpkı çukur eylemleriyle ülkemize kafa tutmaya kalkışan teröristlere, tıpkı Suriye sınırımıza musallat olan DEAŞ'lı ve PKK/PYD'li katillere yaptığımız gibi hepinizi ayak bastığınız yere gömecekler. Bu iş öyle masum insanların üzerine haince kurşun sıktığınız silahın kabzasına boyayla isimler tarihler yazmakla olmaz.
Biz tarihi Çanakkale'de kanımızla yazdık. Gazi Mustafa Kemal'in liderliğinde yazdık. Bugün yine yazacağız, yine yazacağız, yine yazacağız. Gabar'da yazdık, Cudi'de yazdık, Tendürek'te yazdık, Kandil'de yazdık, burada da yazarız. Biz tarihi, sınırda teröristleri yok ederek, 15 Temmuz'daki gibi darbecileri çıplak ellerimizle püskürterek yazdık, biz tarihi şanla, şerefle onurla yazdık, daha yazacak çok tarihimiz var. Münbiç'te yazacak tarihimiz var, Fırat'ın doğusunda yazacak tarihimiz var, Filistin'de uygulanan zulme, Kudüs'ün mahremiyetine yönelen saldırılara karşı yazacak tarihimiz var. İsrail'in başındaki zatın oğlunun ifadeleriyle Yeni Zelanda'daki teröristin ifadeleri aynı, aynı kaynaktan besleniyorlar. Dünyanın neresinde olursa olsun tüm masumlara, tüm Müslümanlara ve Türklere kalkan ellere karşı yazacak tarihimiz var."
- "Bu millet ölümü öldüren bir millettir"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, teröristlerle, ekonomiyle, gizli açık yaptırımlarla, tehditlerle, sinsi ayak oyunlarıyla ayaklara çelme takmaya çalışanlara karşı daha yazacak tarih olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Çünkü bu millet hak davası söz konusu olduğunda ölümü öldüren bir millettir." dedi.
Erdoğan, Mehmet Akif Ersoy'un "Sen ki ruhunla beraber gezer ecramı adın. Sen ki, asara gömülsen taşacaksın... Heyhat, sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihat...Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber. Sana ağuşunu açmış duruyor Peygamber." mısralarını okudu.
Çanakkale şehitleri için yazılan bu mısraların dalga dalga bugüne de geleceğe de ışık tuttuğunu söyleyen Erdoğan, vatandaşlarla birlikte "Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Bizi bölemeyecekler, bizi parçalayamayacaklar ve bu vatanımız bu şekilde 780 bin kilometrekaresiyle inşallah farklı yarınlara girecek " ifadelerini kullandı.
Erdoğan, "Çıkmış bir tane terörist ne diyor, Kürdistan. Soruyorum, Türkiye'de Kürdistan diye bir bölge var mı?" diye sorarak Türkiye'nin bölgelerini sıraladı. Erdoğan, "Türkiye'de Kürdistan diye bir bölge yok, çok seviyorsan Irak'ın kuzeyinde Kürdistan var, defol git orada yaşa." diye konuştu.
Tüm vatandaşları selamlayan Erdoğan, "104. yılında Çanakkale'de başta Gazi Mustafa Kemal olmak üzere tüm şehitlerimize, 15 Temmuz şehitlerine Allah'tan rahmet diliyorum, gazilerimize şifalar diliyorum. Diyorum ki birliğimize gölge düşürmeyelim, beraberliğimize gölge düşürmeyelim, kardeşliğimize gölge düşürmeyelim." dedi.
Gençlere seslenerek "okuyun, düşünün, uygulayın, neticelendirin" çağrısında bulunan Erdoğan, başarının ancak burada olduğunu söyledi.
- Notlar
Çanakkale 18 Mart Stadyumu'nun çeşitli yerlerine "Dirilişten Kurtuluşa, Bir Duruştur Çanakkale", "Bir Destandır Çanakkale", "Tek Millet, Tek Bayrak, Tek Vatan, Tek Devlet" yazılı pankartlar asıldı.
Törenden saatler önce tribünler tamamen dolarken Türk bayrakları taşıyan vatandaşlar "Recep Tayyip Erdoğan", "Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez", "İşte Ordu, İşte Komutan" sloganları attı.
Stadyumda Türk Silahlı Kuvvetleri Mehteran Birliği marşlar seslendirirken öğrenciler, gaziler, sivil toplum kuruluşu temsilcileri sahada kendilerine ayrılan yerlerine geldi.
Öğrenciler, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün dev portresi ile Türk bayrağı açtı, halk oyunları oynadı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'yla başlayan törene, Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Çalışma Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Çanakkale Valisi Orhan Tavlı, Yeni Zelanda ve Avustralyalı askerlerle vatandaşlar katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından sahadaki öğrencilerle bir süre sohbet etti, ardından tribündeki yerini aldı.
(Bitti)