Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye olarak tırmanışımızı devam ettiriyoruz
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,"Türkiye olarak kalkınmamızı, tırmanışımızı yüksek oranda devam ettiriyoruz, devam ettireceğiz.Güçlenerek yolumuza devam ediyoruz, bugün dünden daha güçlüyüz, yarın daha güçlü olacağız." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ayasofya-i Kebîr Câmi-i Şerîfinde kıldığı cuma namazının ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Erdoğan, Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta meydana gelen patlamayla ilgili soru üzerine, patlamanın faillerinin henüz belirlenmediğine dikkati çekti.
Konuyla ilgili Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn ile görüştüğünü anlatan Erdoğan, her iki ülkenin istihbarat teşkilatlarının yöneticilerinin de karşılıklı görüşmeler yaptıklarını kaydetti.
Bu görüşmelerde patlamanın faillerine ilişkin bir bilgi olmadığının altını çizen Erdoğan,"Buna benzer alınmış bir bilgi olmadığı için de bizim 'Şunlar yapmıştır, şu kuruluşlar bu işin failidir.' dememiz de özellikle biz siyasilere yakışmaz. Ama bizler de takip ediyoruz. Kardeş Lübnan halkının, Lübnan yöneticilerinin bizlere vereceği bilgileri önemle takip ediyoruz. Bu gerçekten çok ama çok büyük bir felaket. Biliyorsunuz benzerini rahmetli Refik Hariri zamanında da yaşamıştık. Şimdi bu çok daha ileri seviyede böyle bir şey gerçekleşti. Bu konuyla ilgili olarak söylenenleri biliyorsunuz. Nitrat kaynaklı olduğu söyleniyor. Öbür tarafta füzelerin olduğu depolardan kaynaklı olduğu söyleniyor. Çok açık net olarak henüz bilgilendirmeler yapıldı diyemeyiz. Fakat işi bizler de takip ediyoruz." diye konuştu.
"LÜBNAN HALKININ YANINDA OLACAĞIZ"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun da Lübnan'a ziyarette bulunup, oradaki gelişmeleri yerinden takip ettiklerini kaydeden Erdoğan, Kocayusuf askeri kargo uçağıyla çok çeşitli yardımları gönderdiklerini belirterek,"Bunların içerisinde askeri diyebileceğimiz birçok yardımlar var. Bütün bunlarla beraber sağlık noktasında yardımlar var. Sahra hastanesi türü yine aynı şekilde yardımlarımız var. Ben Sayın Cumhurbaşkanı Mişel Avn'a 'Hastanelerimiz sizin hastanelerinizdir, yaralıları bize nakletme noktasında her an yanınızdayız. Ambulans uçaklarımızla yaralıları ülkemize taşıyabiliriz.' bunları kendilerine de bildirdim ve bu konuyla ilgili de Sağlık Bakanım Lübnan Sağlık Bakanıyla da görüşmelerini yürütüyor. Kardeş Lübnan'ı yalnız bırakamayız. Felaketin boyutu çok çok büyük. Çünkü Lübnan, özellikle Beyrut Limanı ile bölgede çok büyük önem ifade eden bir limandı. Böyle bir limanın bu durumla karşı karşıya kalması hakikaten bölgede ciddi bir sıkıntının da sebebi olmuştur. Şu anda tabii buranın yeniden inşası, ihyası kaç yılı alır, onlar da ayrı bir sorun. Ama biz madden manen her şeyimizle Lübnan'ın yanında olacağız, Beyrut'un yanında olacağız. Lübnan halkının da yanında olacağız." ifadelerini kullandı.
MISIR İLE YUNANİSTAN ARASINDA İMZALANAN ANLAŞMA
Mısır ile Yunanistan arasında imzalanan “Deniz Yetki Alanlarını Sınırlandırma Anlaşması” konusunda değerlendirmeleri sorulan Cumhurbaşkanı Erdoğan,bu anlaşmanın bir kıymeti harbiyesinin olmadığını belirterek,“Buralara baktığımız zaman özellikle Yunanistan’ın Libya ile ilgili olarak buradaki kıyıdaş olma konusunda bir alakası var mı. Ne işi var orada? Mısır’ın aynı şekilde bir alakası var mı yok. Biz Libya ile böyle bir anlaşmayı yaptıktan sonra bunların hepsi bu işin üzerine atladılar. Bize oralardan gelen bilgiler de biz bunu size karşı yapmış değiliz, burada yanlış anlaşılma olmasın gibi bilgileri de bize yansıtıyorlar. Olsa da olmasa da biz şu anda Libya ile yaptığımız anlaşmayı kararlılıkla sürdürüyoruz. En son Dışişleri Bakanım Malta Dışışleri Bakanı ile Libya Dışişleri Bakanı ile Malta ve Libya’da görüşmeler yaptılar. Bu görüşmelerimiz de kararlı bir şekilde devam ediyor. Bizler burada özellikle deniz yetki alanlarında hiç hakkı olmayanlarla buraları görüşmeye bile gerek duymuyoruz. Bakın Şansölye Merkel benden ricada bulundu. ‘Buradaki sondaj çalışmalarını durdursanız benim işimi kolaylaştırırsınız’ dedi. Ben de Merkel’e ‘eğer siz Yunaninstan'a güveniyorsanız biz şöyle 3 haftalığına bu sondaj çalışmalarına ara veririz ama ben bunlara güvenmiyorum göreceksiniz bunlar sözünü durmayacaklar’ dedim. Nitekim öyle de oldu. Biz bu arada da Yunanistan’dan onların kendi gerek Dışişleri bakanı gerek danışmanları benim Dışişleri Bakanım üçlü görüşmeler başlattılar. Almanya, Türkiye, Yunanistan arasında. Şimdi sözde durmayınca ne olacak. Şimdi sondaj çalışmalarına yeniden başladı. Barbaros Hayrettin’i de görevine gönderdik” ifadelerini kullandı.
"TIRMANIŞIMIZI GÖRMEK İSTEMEYEN, GÖZÜ OLUP DA GÖRMEYENLER VAR"
Ekonomide yaşanan gelişmeleri değerlendiren Erdoğan, şunları kaydetti:
“Dünyada şu anda ekonomik gelişmeleri gözden geçirecek olursanız Amerika olmak üzere Rusya Avrupa baktığınız zaman ekonomide korona virüs seyrinden sonra ciddi zikzaklar olduğunu görürsünüz. Ben içerideki düşmanları gündem getirmek istemiyorum. Bize zaten dışarıdakiler yetiyor ama içeridekiler de gayet güzel pompalama görevi ifa ediyorlar. Biz 2002 Kasımda göreve geldik. Göreve geldiğimizde toplam milli gelirimiz 236 milyar dolardı. 2019’da 754 milyar dolara çıktı. Aynı şekilde fert başı milli gelir 3 bin 581 dolardan 2019’da 9 bin 127 dolara çıktı. Bunun dışında otomobil noktasındaki satışlara bakalım. 2002’de otomobil yurt içi satışlar 91 bin. 2019 bu rakam 387 bine çıktı. 2016’da 756 bine çıktı. Türkiye bir tırmanışta. Ama bizim bu tırmanışımızı görmek istemeyen, gözü olup da görmeyenler var. Bu belgelere dayalı olarak konuşurken sadece açılan şirket sayılarına bakıyorsunuz 30 bin 842 iken, şu anda 2017 yılında 85 bin şirket açılmış. Devamlı artış. İstihdama bakıyorsun 19,6 milyon iken şu anda 28 milyon 80 bin istihdam var. Bazı sıkıntılar yok değil. Türkiye adeta bir uçuşun içerisinde ama gözü olup görmeyenler hala bu gerçekleri yanlış yansıtmaya çalışıyorlar. Biz Türkiye olarak bu kalkınmamızı yüksek oranda devam ettireceğiz. Şu anda gerek TL’de gerek dövizde gerek altın rezervinde, göreve geldiğimizde Türkiye’nin IMF borcu 23.5 milyar dolardı. Mayıs 2013 ne oldu sıfırladık. Döviz rezervi 27.5 milyar dolardı şu an 105 milyar dolar. Türkiye dimdik ayakta. Kimse halkımızı yanıltmaya çalışmasın. Biz güçlenerek yolumuza devam ediyoruz. Bugün dünde daha güçlüyüz, yarın daha güçlü olacağız” diye konuştu.
"TERÖRLE MÜCADELEDE CİDDİ MANADA HARCAMALARIMIZ OLUYOR"
Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye’de 17 yıl önce terörle verilen mücadeleyi bir düşünün. Bu terör ile mücadelede 17 yıl önce neredeydik bugün terörle mücadelede neredeyiz. Terörle mücadele ücretsiz yapılmıyor. Ciddi manadan harcamalarımız oluyor. Savunma sanayiinde terörle mücadeleye yönelik ciddi harcamalar yaptık. Bunların hepsi belli bir maliyeti getiriyor. Bu maliyetle beraber Türkiye şu anda bölgede değil dünyada farklı bir yerde. İHA’larla SİHA’larla gerek içeride, gerek Suriye kuzeyinde, Irak kuzeyinde ciddi mücadeleler veriyoruz. Biz Libya’ya zevk için gitmedik. Libyalı kardeşlerimiz özellikle Türkiye’yi bu yaptığımız anlaşma ile davet ettiler ve orada da bizim kendi askerimiz var. Şu anda orada da bu mücadele sürüyor. Bu mücadeleyi de onurlu şekilde sürdürüyoruz”
"150 ÜLKEYE HER ŞEYİ GÖNDERİYORUZ"
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’a yönelik sosyal medyadan yapılan karalamalarla ilgili konuşan Erdoğan, şunları söyledi:
“Benim Ekonomi, Hazine Maliye Bakanımla ilgili sosyal medya yaptıkları karalamalar, bunlar yetişemedikleri üzüme ‘koruk’ diyorlar. Sen ülkeye bak ülke nerede. Türkiye nerede, batı nerede, dünya nerede. İşte korona virüste biz şu anda 150'ye yakın ülkeye korona virüs salgını ile ilgili maskeden tuluma varıncaya kadar her şeyi gönderiyoruz. Bunlar bedelsiz olmuyor. Bunları görmüyor musunuz. Bunlara şunu söyleyin ‘siz kör müsünüz’. Böyle bir dönemde biz Çam ve Sakura hastanesini bitirdik. 45 günde iki hastane bitirdik. Bunlar neyle oluyor. Bu Türkiye’nin gücünü gösteriyor. Biz gücümüzü milletimizden alıyoruz ama bu millete bunlar layıktır bunları yapacağız. Milletimizi biz birilerine muhtaç etmeyeceğiz”
MUHARREM İNCE'NİN PARTİ KURMA ÇALIŞMALARI
Muharrem İnce’nin parti kurma çalışmalarını ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Lideri Devlet Bahçeli’nin İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e yönelik ‘eve dön’ çağrısını değerlendiren Erdoğan, bu tür durumlara yabancı olmadıklarını belirtti. Erdoğan,“Bizim içimizden de birileri ayrıldı, gitti partilerini kurdular. Bu parti kuruşları nereye varır bilemem. Şu anda Sayın Muharrem bey ile ilgili olarak o da onun en doğal hakkıdır. Eski bir siyasetçidir, yeni değildir. Sayın Bahçeli’nin daveti ise doğrusu benim yadırgadığım bir davet değildi. O da olabilecek makul bir çizgide davettir. Temenni ederim ki birlik beraberliğin tesisine yönelik inşallah bir adım olabilir. Dağınıklıkta bir şey yok. Ne kadar birlik beraberlik artarsa hele hele HDP ile terör örgütleri ile el ele olmak milli ve yerli olarak düşündüğümüz İYİ Parti'ye hiç uygun da düşmeyebilir. Böyle bir sıkıntının olması hasebiyle böyle bir davet gerçekleşmiştir diye düşünüyorum. Ülke genelinde bir bütünleşmenin gereği bana göre önemlidir diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.
"TÜRKİYE'DE EKONOMİ SİSTEM OLARAK OTURMUŞTUR"
Altın ve dolardaki yükselişe ilişkin konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan,“Bunun yerli yerine oturacağı inancındayım. Bu konulardan hiç rahatsız olmayın. Türkiye’de ekonomi, sistem olarak oturmuştur. Sistem oturduğu için bazı zamanda tırmanışlar inişler, birkaç ay yılbaşı itibariyle 10 TL’den bahsediyorlardı. İş nerelere geldi bulunduğumuz noktalara geldi. Tüm mesele korona virüs önemli. Beyrut gelişmeler ortada. Bunları aşmak suretiyle ben özellikle TL’nin yerli yerine oturacağına inanıyorum. Dövizin de yerli yerini bulacağına, altının bulacağına inanıyorum. Bunlar gelip geçici bu dalgalanmalar her zaman olur bunu görmemiz lazım. Dün Merkez Bankası ile özellikle bankalar birliğinin toplantıları bunlara yönelik atılan adımlardır.” diye konuştu.
VATANDAŞLARA MASKE, MESAFE VE HİJYEN UYARISINDA BULUNDU
Açıklamalarının ardından Ayasofya önünde toplanan vatandaşlara da hitap eden Erdoğan, korona virüs önlemlerini hatırlatarak maske, mesafe ve hijyen uyarısında bulundu.