Fethiyeli Çiftçilerden 'Hormon' İddialarına Tepki

Muğla'nın Fethiye ilçesinde çiftçiler, geçtiğimiz günlerde bir televizyon kanalında örtü altı tarım ürünlerinde hormon ve ilaç kalıntısı rastlandığına yönelik çıkan habere üretikleri domatesi yıkamadan yiyerek tepki gösterdi.

Fethiye Ziraat Odası Başkanı Kenan Karayiğit, Fethiye Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Gürsu Özdemir ve bir grup üretici, Muğla Büyükşehir Belediyesi Karaçulha Toptancı Halinde bir araya gelerek, ellerine aldıkları domates ve salatalıkları yıkamadan yiyerek tepkilerini ortaya koydu.

Yapılan haberlerin tarım sektörüne zarar verdiğini vurgulayan Özdemir, üretimin doğal yöntemlerle yapıldığını kaydetti. Özdemir, "Domates ve biber gibi örtü altı sebzecilik teknikleri kullanılarak üretilen ürünlerde, hormon ve zararlı ilaç kullanıldığına dair asılsız haberler hem üreticimize, hem tüketicimize en önemlisi ülkemizin tarım sektörüne zarar vermektedir. Her yıl Fethiye ve Seydikemer'de üretilen 150 bin ton sebze ve meyve yurt içinde ve yurt dışında satılmaktadır. Bilgili ve deneyimli üreticilere sahibiz. Ürünlerimiz hormonla değil, bombus arısı ile döllenmekte ve gün ışında, doğal sürecinde yetiştirilmektedir.Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı 2011 yılından buyana 183 adet etken maddeyi, insan çevre ve hayvanlara çok zehirli ve sebze ve meyvelere yapışarak kalıntı bıraktığı için yasaklamıştır. İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlükleri tarafından gerekli denetimler yapılmaktadır.Üretilen yaş sebze ve meyvelerin tamamı da laboratuvar testlerinden geçmektedir" diye konuştu.

Fethiye Ziraat Odası Başkanı Kenan Karayiğit'de, Fethiye ve Seydikemer'de yaklaşık 150 bin ton domates yetiştirildiğini belirterek, "Çiftçiler üretmezse Türkiye değil, dünya aç kalır. Bu asılsız haberler çiftçiden çok ülke ekonomisine zarar veriyor. Dünyayı savaşarak topla, tüfekle değil, tarımla, üreterek kurtaracağız" dedi.

Gerçeği yansıtmayan haberlerin sadece üreticiye değil aynı zamanda ülke ekonomisine de zarar verdiğini savunan üretici Serkan Doğan ise şöyle konuştu: "Üreticiler olarak mağduruz. Kesinlikle domates, biber, patlıcan ve ağaçgillerden bunlarda döllenme ya rüzgar vasıtasıyla ya da arılar vasıtasıyla gerçekleşir. Bizim müdahalemizle bu döllenme olmaz. Bazı markaların ve kuruluşların çıkarları var ki çiftçilerle uğraşıyorlar. Bizlerle uğraşmaya gerek yok. Burada yapılan haberlerle büyük kurumlara çanak tutuluyor. Bizim ürünlerimizin hepsi doğal, arılı. Biz dışarıdan her hangi bir müdahalede bulunursak bu arılar zaten yaşayamaz. Şu anda zehir diye tabir ettiğimiz mücadeleci ilaçları da kullanmıyoruz. Şuanda domatesin satıldığı fiyat 20 yıl önceki fiyat. Şuanda domatesi 2 TL'ye satıyoruz ama maliyetin altında kalıyoruz".