İstanbul gibi büyükşehirlerde ilçe yerel yönetimlerinin başarılı olmaları için mutlaka büyükşehir belediyesiyle uyum içinde çalışmaları zorunluluktur. Buna ikisi bir arada desek yanlış yapmış olmayız. Bir de üçü bir arada vardır ki, tadına doyulmaz. O da Büyükşehir ve ilçe belediyelerinin iktidar partisinden olmasıdır ki, bunun kıymetini ancak yaşayanlar bilir. Yaşımız itibarıyla hem birlikte olmaları halinin, hem birbirlerine muhalif olarak icranın başında bulunmaları halinin ne tür sonuçlar doğurduğunu çok iyi biliyoruz. Mesela Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın İBB'nin başında olduğu dönemde Milli Görüş iktidarda olmuş olsaydı hem İstanbul hem de Türkiye çağ atlamış olacaktı. Ama tam tersine iktidar İBB Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'nın başarılı olama ihtimalini yok etmek için elinden geleni yapmış buna rağmen İBB Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, belediyecilikte tarih yazmıştır.

Pendik özelinde meseleye baktığımızda mevcut belediye başkanı Ahmet Cin, İBB Cumhur İttifakı İBB Adayı Binali Yıldırım'ın seçilememesi üzerine İBB yönünden desteksiz kalmış ve Pendik hak ettiği bir çok projeden mahrum kalmıştır. Binali beyle birlikte yaptıkları hazırlıklara göre Pendik yaklaşık sekiz milyarlık bir yatırımı alamamış ve Millet İttifakının CHP'li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Pendik belediyesi ile uyumlu çalışmadığı gibi uyumsuzluğun da Pendik Belediye Başkanı Ahmet Cin'den kaynaklandığını ifade etmekten çekinmemiştir.

Binali Beyin seçilememesinin Pendik'e faturası güncellenen rakamlarla en az elli altmış milyardır. Bu rakam bir ilçe için asla azımsanacak bir rakam değildir. Kentin nefes alması, yaşanır yer olması için tasarlanan ve Ekrem İmamoğlu ile gerçekleştirilme imkanı bulunamayan bu projelerin hayat bulabilmesi için Cumhur İttifakı AK Parti İBB Başkan Adayı Murat Kurum'un İBB koltuğuna oturması şarttır. Göreceksiniz ki, nice yapılmayanlar, omuz omuza çok rahat bir şekilde yapılma fırsatı bulunacak ve Pendik, içinde bulunduğumuz Türkiye Yüzyılı'nın parlayan yıldızlarından biri olacaktır.