Histrionik kişilik bozukluğu, kişinin aşırı duygusal olması ve sürekli ilgi çekmeyi, tüm ilginin kendisinde olmasını istemesi ile kendini belli eden bir rahatsızlıktır. Bu kişilik bozukluğuna sahip olanlar, bulundukları ortamdaki tüm ilgi onlar üzerinde olmadığı sürece kendilerini kötü hissederler ve ortamdan soyutlanırlar. İlgi üzerlerinde olduğunda dünyanın en neşeli ve pozitif insanı olurlar. Her şey istedikleri gibi oldukları takdirde iletişimleri çok kuvvetli olurlar.
İlgi manyaklarıyla başı dertte olanlar buraya! Narsistlikle benzerlik taşıyan 'Histrionik kişilik bozukluğu' hakkında bilmeniz gerekenler...


Bu rahatsızlık genellikle kadınlarda rastlanır ve yetişkinlik dönemlerinde kendilerini gösterir. Histrionik yaşayan kişiler kendilerini sürekli onaylatma ihtiyacı hissederler.

Duyguları da fikirleri de çok değişkendir, yaşadıkları her olayı çok büyük bir problemmiş gibi görerek aşırı dramatize ederler. Duygularını çok abartılı bir şekilde gösterirler. Henüz yeni tanıdıkları bir insana bile sırlarını kolaylıkla anlatıp onlarla çok yakın ilişki kurabilirler. Herkesle ilişkisinin iyi olmasını isterler, karşı cinsten de kolaylık etkilenirler.

Kadınlarda görüldüğünde kadınların çok fazla cilveli olduğu, erkeklerde görüldüğünde ise erkeklerin çekici ve etkileyici olduğu gözlemlenmiştir.

Histrionik kişilik bozukluğu yaşayan kişiler sürekli övgü almak için, çevrelerindeki insanlara karşı çok iyi ve aşırı dost canlısı davranırlar. Herkesin gözündeki imajları "Dost canlısı ve yardımsever”dir. Bu davranışları sergilemelerinin asıl nedeni, aslında kendileriyle fiziksel anlamda da ruhsal anlamda da hiç barışık olmamaları, beğeniye ve takdire muhtaç olmalarıdır.

Narsist kişilik bozukluğuyla benzerlik gösterse de narsistler çevresindekilere önem vermezken histrionikler etrafındaki insanları önemser.

Her şeye yüzeysel baktıkları ve sadece dışarıdan nasıl göründüklerine önem verdikleri için iç dünyalarını geliştirememiş zayıf insanlardır.

Bu rahatsızlığın ortaya çıkmasındaki temel neden tespit edilememiş olsa da yetiştirilme tarzının büyük etkisi olduğu bilinmektedir.
