İntifada ne demek? Kelime anlamı nedir?

İntifada ne demek? İntifada ne anlama gelir? Kudüs’ün Amerika tarafından İsrail’in başkenti olarak kabul edilmesi üzerine Hamas lideri İsmail Haniye, İsrail’e karşı intifada çağrısı yaptı.İntifada nedir, ne demek, ne anlama geliyor? sorularının yanıtı haberimizde sizlerle paylaştık

İntifada ne demek? Kelime anlamı nedir?

İNTİFADA NEDİR?

Türkçe’de “Ayaklanma” anlamına gelen ve Arapça bir kelime olan İntifada, Filistin’de iki kez yaşandı. Birinci İntifada (ayaklanma) veya Birinci Filistinli İntifada, İsrail'in, aralık 1987'den 1993 Oslo Anlaşmasının imzalanmasına kadar süren, Filistin topraklarını ele geçirmesine karşı, Filistinlilerin ayaklanmasıdır. Ayaklanma 9 Aralık’ta Cebaliye mülteci kampında başladı. Gittikçe yükselen tansiyon, ölen Filistinli ve İsrailliler ve son olarak İsrail ordusuna ait bir aracın dört Filistinli'ye çarpıp öldürmesi, ayaklanmayı ateşledi. İkinci İntifada veya El Aksa İntifadası ise Eylül 2000’den 2005 yıllına kadar devam eden ikinci Filistin ayaklanmasıdır. İsrail ve Filistin arasındaki çatışmalar Şubat 2005 yılında Ariel Şaron ve Mahmud Abbas’ın katıldığı Sharm ek-Sheikh Zirvesi ile sona ermiş. Ayrıca Oslo Savaşı olarak da bilinir.

Birinci Filistin İntifadası

İsrail'in, Aralık 1987'den 1993 Oslo Anlaşmasının imzalanmasına kadar süren, Filistin topraklarını ele geçirmesine karşı, Filistinlilerin ayaklanması

Filistinli intifadası nerede başlamıştır?

Filistinli intifadası 9 Aralıkta Cebaliye mülteci kampında başlamıştır.

Filistinli intifadasının sebepleri

1. İsrail'in baskıları

2. Hukuk dışı ölümler

3. Toplu tutuklamalar

4. Evlerin yıkılması

5. Sürgünler

Hamas'tan intifada çağrısı

Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye, ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanımasına tepki göstererek, "ABD'nin kararına karşı yarından itibaren yeni intifada başlatılmasını istiyoruz." dedi.

Heniyye, Gazze'deki ofisinde yaptığı basın açıklamasında, barış sürecinin sona erdirilmesi talebinde bulunarak, "Filistin yönetiminden Oslo Antlaşması'ndan çıktığını duyurmasını istiyoruz. ABD'nin Kudüs ile ilgili kararı, yeni bir siyasi sürecin başladığı anlamına geliyor. Barış süreci ise sonsuza kadar toprağa gömülmüştür." diye konuştu.

Filistin'in yanı sıra Arap ve Müslüman ülkelerin yöneticilerini de ABD yönetimini boykot etmeye çağıran Heniyye, şunları kaydetti:

"Artık barış anlaşması veya barış süreci diye bir şey kalmadı. Filistin halkı, ABD kararı sonrası tarihi bir yol ayrımında. Araplar ve Müslümanlar, merkezinde Kudüs'ün olduğu bu yol ayrımından geçiyor. ABD'nin kararına karşı yarından itibaren yeni intifada başlatılmasını istiyoruz."

Hamas Siyasi Büro Başkanı Heniyye, Kudüs'ün, doğu ve batısıyla Filistin, Arap ve Müslüman kimliğe sahip olduğuna işaret ederek, "Aynı şekilde Filistin de iki devlet veya oluşumu kabul etmeyen bir bütündür. Filistin bizim olduğu gibi Kudüs de bizimdir. İşgalci İsrail'in ise Filistin topraklarında meşruiyeti olamaz." ifadelerini kullandı.

Filistin'in birliği ve uzlaşı adımlarının yerine getirilmesinin hızlandırılması gerektiğini dile getiren Heniyye, Filistinliler arasındaki bölünmenin artık aşılmasının kaçınılmaz olduğuna dikkati çekti.

Heniyye ayrıca, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Kudüs için İslam İşbirliği Teşkilatı'nı olağanüstü toplantıya çağırmasını takdirle karşıladıklarının altını çizdi.

ABD Başkanı Trump, dün düzenlediği basın toplantısında, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 1980 yılında İsrail'in Doğu Kudüs'ü ilhak ederek başkent ilan etmesini geçersiz sayan 478 sayılı kararına rağmen, "Kudüs'ü resmen İsrail'in başkenti olarak tanıma zamanı geldi." ifadesini kullanmıştı.

Trump, ayrıca Dışişleri Bakanlığına, ülkesinin Tel Aviv'deki büyükelçiliğinin Kudüs'e taşınması için hazırlıklara başlaması talimatı verdiğini açıklamıştı.

Kudüs'teki yarım asırlık işgal yeni bir boyuta taşındı

Doğu Kudüs'ü 5 Haziran 1967'de işgal eden İsrail, 1980'de tek taraflı olarak kentin doğusunu ve batısını "birleşik başkenti" ilan etmişti.

BMGK, 1980'de kabul ettiği 478 sayılı kararla İsrail'in ilhak ve başkent ilanını geçersiz saymıştı.

BMGK kararı çerçevesinde, ABD dahil uluslararası toplum Doğu Kudüs'ün işgal altında olduğunu kabul ediyor. İsrail yönetimini tanıyan tüm ülkelerin büyükelçilikleri Tel Aviv'de bulunuyor. Hiçbir ülke, Kudüs'ü ya da doğu ve batı bölümlerini başkent olarak kabul etmiyor.

İKİNCİ İNTİFADA

El Aksa İntifadası olarak da bilinen Filistin'in İsrail'e karşı ikinci isyanı.

Eylül 2000 sonlarında başlayıp, 2005’te biten, İsrailliler ve Filistinliler arasındaki şiddetin arttığı, ikinci Filistinli ayaklanmasıdır. Ayrıca Oslo Savaşı olarak ta bilinir.


 
İKİNCİ İNTİFADA'NIN BAŞ AKTÖRÜ: ARİEL ŞARON

 

İsrail-Filistin barış süreci ağır aksak devam ederken, İsrail’in muhalefetteki Likud Partisinin lideri, eski savunma bakanı ve Lübnan’da 1982 yılında meydana gelen Sabra ve Şatilla mülteci kamplarındaki katliamın askerî sorumlusu olan Ariel Şaron, tamamı robokop kıyafetli 1000 İsrail askerinin koruması altında, Kudüs’teki Harem-i Şerif kompleksine bir ziyarette bulundu. Şaron, ziyaretinin sebebini “bir Yahudi ve İsrailli olarak Museviliğin kutsal mekânlarını ziyaret etme hakkını kullanmak” olarak açıklarken, bir çok kişi tarafından bu davranış, Camp David görüşmelerinde Filistinlilere verileceği duyulan haklar nedeniyle görüşmeleri baltalama plânının bir parçası ve yaklaşan seçimler için İsrailli barış karşıtlarına yatırım olarak yorumlandı.

 

KARŞILIKLI BÜYÜYEN ŞİDDET DALGASI

 

 

Bu ziyaret, Şaron’dan nefret eden Filistinlilerin protestolarını da tetikledi. Şaron ve beraberindekiler bölgeyi terk etme aşamasındayken 200-300 kişilik bir grup tarafından taşlanmaya başlandı. Sayıları gittikçe artan protestocular, ağlama duvarında ibadet eden Yahudilere yönelik taşlı saldırılara da başlayarak şiddetin seviyesini artırdılar ve ateşli silahlar kullanarak bir İsrail polisini öldürdüler. Göstericilere her zamanki gibi daha yoğun bir ateşle müdahale eden İsrail askerleri ise 4 Filistinliyi öldürdü.

 

0
0
0
0
0
0
0
👍
👎
😍
😥
😱
😂
😡