Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ayasofya kiliseden değil müzeden camiye dönüştürüldü
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine toplantısının ardından yaptığı açıklamada Ayasofya'ya ilişkin olarak "Kiliseden değil müzeden camiye dönüştürüldü" ifadesini kullandı. Erdoğan, tüm imkanlarla Azerbaycan'ın arkasında olduklarını belirtti. Koronavirüs salgınına ilişkin olarak da, " Vaka ve ölüm sayılarının yeniden aşağı yönlü oluşu sevindiricidir." dedi.
Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı bugün önemli gündem maddeleri ile saat 15.00'de toplandı. Toplantıda sistemdeki son durum, koronavirüs salgını, okulların açılması, yaklaşan Kurban Bayramı, Ayasofya'nın ibadete açılması ve Libya'daki son durum görüşüldü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan toplantı sonrası açıklamalarda bulundu.
Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
Kabinemizin 2. yılını doldurması vesilesiyle bugün kapsamlı icraat değerlendirmesi yapacağımızı ifade etmiştik. Gündemin yoğunluğu sebebiyle önümüzdeki hafta müstakil bir programda yapmayı kararlaştırdık. Bugün son 5 aydır olduğu gibi koronavirüs salgını etkileri ve sonuçları geliyordu. Türkiye bu konuda dünyaya örnek bir başarı ortaya koymuştur.
"SALGININ ZİRVE DÖNEMİNİ GERİDE BIRAKTIK"
Salgının zirve dönemini alnımızın akıyla geride bıraktık. Dünyanın önemli bir bölümünde salgında rekorlar kırıldığı dönemde biz gayet sakin geçiriyoruz. Sağlam altyapımız ve dikkatli organizasyonumuz sayesinde kolayca üstesinden geliyoruz. Milletimizden ricamız bu tablonun daha iyiye gitmesi için kuralları bırakmamasıdır. Vaka ve ölüm sayılarının yeniden aşağı yönlü oluşu sevindiricidir. Gayret ve çabayla sıfıra bu sayıları yakınlaştırmalıyız. Türkiye elde ettiği bu küresel başarının karşılığını, siyasi ve ekonomik sınıf atlatabilecek konumdadır. Bu fırsatı değerlendirip değerlendirememe kararını 83 milyon hep birlikte vereceğiz.
Ülkemizdeki her kesimi yeni döneme hazırlamanın gayreti içerisindeyiz. Türkiye'nin yükselişi kimsenin önünde duramayacağı geri döndüremeyeceği bir ivmeye ulaşmıştır. Yeter ki milletçe sahip çıkalım. Halen süren kimi kısıtlamaları bu çerçevede ödememiz gereken bedeller olarak görmeliyiz. Salgının seyrine bağlı olarak bunları da en kısa sürede yeniden değerlendireceğiz. Salgın döneminde hastalığın bizi yenmesine, köşeye sıkıştırmasına, esir almasına izin vermedik.
EKONOMİYE İLİŞKİN AÇIKLAMA
Yaptığımız açılışlar, düzenlediğimiz programlar bunun en somut ifadesidir. Birkaç gün önce ülkemizin en yüksek köprüsü olan Beğendik Köprüsü'nü ve yanındaki yolları hizmete açtık. Meclis'imizde kısa bir ara dışında çalışmalarına devam etti. Geçtiğimiz hafta görüşülerek kabul edilen baro değişikliği kanunun ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Özel sektörün işine sahip çıkmasını takdirle izliyoruz. Ekonomide açıklanan her veri, kayıpları telafinin ötesinde bir kıpırdanışı haber veriyor. Turizmin de en kısa sürede beklediği çıtayı yakalayacağına inanıyorum. Artık bu bölgede Türkiye'nin içinde almadığı, destek sağlamadığı bir projenin yürüme şansı yok.
ERDOĞAN'DAN 'AYASOFYA' AÇIKLAMASI
Hiçbir ayrım yapmadan herkesi Türkiye'nin hak, hukuk adalet ve meşruiyet temelinde uzattığı barış ve iş birliği eline karşılık vermeye davet ediyorum. Bedeli mazlumların, mağdurların ahı ve feryadı olan hiçbir düzenin sahiplerine hayır getirme ihtimali yoktur. Yaşadığımız dünyayı sadece belirli bir kesim için değil herkes için daha huzurlu bir yer getirene kadar mücadelemizi devam ettireceğiz. Ayasofya'nın müzeden camiye döndürülerek hizmet vermeye başlayacak olması hepimizi sevindirmiştir. Harap halde teslim alınan Ayasofya, tam anlamıyla bize ait bir esir haline dönüştürülmüştür. Tam 5 asırdır süren bu sahiplenişi yok sayarak burayı Fetih'ten önceki haliyle tasavvur etmekte ısrarın gerisinde gaflet yoksa başka şeyler aramak gerekir. Bu medeniyetin tarihine, kültürüne değerlerine doğrudan saldırmaya cesareti olmayanlar sembollerimizi yıpratarak sinsice kendilerine yol bulmaya çalışıyorlar. Hamd olsun bu zaman kadar aradıkları yolların hepsi de milletimizin irfanına çarpıp yerle yeksan oldu. Hiç kimse merak etmesin Ayasofya'yı yeniden vakfiyesine uygun hale getirken kültürel miras vasfını da ecdadın yaptığı gibi koruyacağız. tüm vatandaşlarımızın ibadethane ihtiyaçlarını karşılama konusunda dünyadaki tüm ülkelerden daha ileri seviyededir.
En son Süryanilere ait Bakırköy'deki bir arsanın bizzat temelini ben gittim attım. Öbür tarafta Balat'ta aynı şekilde demir kilise diye anılan Ortodoks kilisesinin açılışını Bulgaristan Başbakanıyla ben bizzat açılışını yaptım. Bizim asla farklı din mensuplarına karşı ve ya mabetlerine karşı bir düşmanlığımız yok. Tam aksine biz de saygı var.
Biz de ortalama 460 gayrimüslüme 1 ibadethane hizmet verirken Avrupa'da ortalama 2 bin müslümana 1 ibadethane düşmektedir. Kararımızı kendimiz veririz, Ayasofya'yı camiye de biz döndürüyoruz. Tarih kitaplarında Avrupa'nın ortaçağ karanlığından çıkışı olarak İstanbul'un fethi gösterilir. İstanbul'un fethi tüm dünya için bir dönüm noktası olmuştur. Asırlar süren yönetimin ardından, Osmanlı tarihten çekildiği sahnede geride inançlarını ve kültürlerini tüm canlılığıyla yaşatan topluluklar bırakmışlardır. Sadece 1. ve 2. Dünya Savaşlarında 100 milyonu aşkın insan hayatını kaybetmiştir. Türkiye olarak bize yönelik tarihi husumetleri ne derece sabırla karşılayacak olursak karşılayalım çifte standarta maruz kalmaktan kurtulamadık.
"İNSAN CESETLERİNİN NASIL ORALARA GÖMÜLDÜĞÜNÜ GÖRÜYORUZ"
Libya'da BM tarafından muhatap kabul edilen meşru hükümet, sırf Türkiye destekliyor diye yıpratmak istendi. Tarihinde sömürge ve katliam lekesi olmayan bir ülke olarak çalışmaya devem edeceğiz. Yaşatmanın, ihya etmenin peşinde olmaya devam edeceğiz. İşte yine aynı şekilde Libya'da Tarhuna'da insan cesetlerinin nasıl oralara gömüldüğünü görüyoruz.
ERDOĞAN'DAN 15 TEMMUZ AÇIKLAMASI
Yarın 15 Temmuz darbe girişiminin 4. yıl dönümüdür. FETÖ mensuplarına kahramanca karşı gelen şehitlerimize Allah'tan rahat diliyorum. Dünyada örneği olmayan bir şekilde, uçağa, helikoptere, tanka silaha sadece ve sadece kalbindeki imandan aldığı güçle karşı koyan milletimiz gün ağırmadan darbecileri hüsrana uğratmıştır. Türkiye'de devletin sahibinin milletimiz olduğunu 15 Temmuz'da bir kez daha gördük. Tankların koruması altında Belediye Başkanının yanına giden bir anamuhalefet başkanı vardı. Orada kahvesini yudumlarken Atatürk Havalimanı'nda ne olduğunu seyreden bir anamuhalefet başkanı vardı. Kardeşlerim, biz milletimizle beraber yürüdük, milletimizle beraber o gece darbeyi ve darbecileri elhamdürüllah bitirdik. Yarın Cumhurbaşkanlığı Külliyemizin önündeki şehitler anıtında ve darbecilerin hedef aldığı Meclisimizde düzenlenecek anma toplantılarına katılacağız.
Azerbaycan'a Ermenistan tarafından yapılan saldırıları şiddetle kınıyoruz.
Tüm imkanlarımızla dost ve kardeş ülke Azerbaycan'ın yanında olmaya devam edeceğiz.