Konfüçyüsçülük (konfüçyanizm) hakkında bilgi - Diyanet İşleri Başkanlığı
Konfüçyüs kendisini bir dinin kurucusu olarak göstermemiştir. Ölümünden uzun bir süre sonra kendi ismiyle anılan bir anlayış ortaya çıkmıştır. Konfüçyüsçülük, Konfüçyüs’e dayandırılan, Çin’e ait inanış ve ayinler birliği anlamına gelmektedir.
Konfüçyüsçülük’te dua ve ibadet önemli bir yer tutmaktadır. Fakat sürekli değildir. Bunun anlamı dini manada oruç tutup temiz olmak ve ardından gerçekleştirilen kurbandır. Haberimizde Konfüçyüsçülük (konfüçyanizm) hakkında detaylı bilgilere yer veriyoruz....
KONFÜÇYÜSÇÜLÜK (KONFÜÇYANİZM)
Konfüçyüsçülüğün belirli bir inanç sistemi ve dini teşkilatı yoktur; fakat Tanrı kavramı ve kutsal metinleri vardır. Tanrı Tien olarak da ifade edilen Gök Tanrı’dır. O, tabiat düzeninin idarecisi, her şeyin üstünde yüce yaratıcıdır. Tanrı, düşkün insanları korumak için hükümdarlar, “Tanrı yoluna” yardımcı olmaları ve ülkenin her yanında huzuru sağlamaları için öğretmenler göndermiştir. Konfüçyüs, öbür dünyanın varlığını inkâr etmemiş, yapılan günahların cezasız kalmayacağını belirtmiştir.
Ahlakî ilkeler çok önemlidir. Konfüçyüs, dünyada beş şeyi her şeye uygulayabilme yeteneğine “mükemmel erdem” adını vermiştir. Bu beş şey ağırbaşlılık, cömertlik, samimiyet, doğruluk ve nezakettir. Konfüçyüs’ün telkini şu dört husus üzerine dönmüştür: Kültür, iş yönetimi, üste karşı dürüst davranma, verilen söze bağlılık.
Konfüçyüsçülükte beş temel insani ilişki vardır: Amir ile memur, ebeveyn ile çocuklar, karı ile koca, kardeşler, arkadaş ve dostlar arasındaki ilişki ve saygı.
Diğer taraftan dinler tarihçileri Kofüçyüsçülüğün bir din mi, ahlakî öğreti mi, felesefi bir nazariye mi, Çin’in kadim geleneğinin bir yorumu mu olduğu gibi konularda farklı görüşler ortaya koymuşlarıdır.
Günümüzde 800 milyon civarında bu din yahut öğretiye bağlı insan yaşadığı tahmin edilmektedir.
Kaynak: Diyanet İşleri Başkanlığı