Kusmak, Gülmek ve bayılmak abdesti bozar mı? Diyanet İşleri Başkanlığı
Kusmak Abdesti bozar mı? Gülmek abdesti bozar mı? Bayılma ve aklını yitirme abdesti bozar mı? bu sorulan sıkça soruları, sizler için diyanet işlerinden araştırdık ve cevaplarını aldık.
Kusmak abdesti bozar mı?
Hz. Peygamber (s.a.s.)’in kusmaktan dolayı abdest aldığı rivayet edilmiştir (Tirmizî, Taharet, 64). Ancak bunun ağız dolusu olması gerekir (Meydanî, el-Lübab, I, 18). Ağız dolusu kusulan şey, ister yemek, ister safra, ister kan olsun, abdesti bozar. Balgam ise tükürük hükmünde olup abdesti bozmaz. Ağız dolusu sayılmanın ölçüsü, gelen kusmuğun zorlanmadan tutulamayacak bir durumda olmasıdır. Aynı mekânda gelip, toplamı ağız dolusu olan kusmukla da abdest bozulur (Merğînânî, el-Hidâye, I, 14; Mevsılî, el-İhtiyar, I, 10).
Şafiilere göre abdest sadece ön ve arkadan çıkan şeylerle bozulur. Bunların dışındaki yerlerden gelen sıvılar abdesti bozmaz. Dolayısıyla onlara göre, kusmakla abdest bozulmaz (Mâverdî, el-Hâvi’l-Kebîr, Dâru’l-Kütübi’l-İlmiyye, Beyrut, 1414/1994, I, 199-200).
Bayılma ve aklını yitirme abdesti bozar mı?
Az ya da çok süre bayılmak, çıldırmak akıl hastası olmak, yürüyüşte gayrı ihtiyari bir sallantı meydana getirecek derecede sarhoş olmak veya sara nöbeti tutmak gibi aklın algılama gücünü gideren şeylerle abdest bozulur. Bunların kendileri abdest bozucu değildir. Ancak bu durumda olanlar, yaptıklarını veya kendilerinden meydana gelen şeyi bilmedikleri için abdestleri bozulmuş olur (Mevsılî, el-İhtiyar li ta’lili’l-Muhtar I, 10).
Gülmek abdesti bozar mı?
Namaz dışında gülmek abdesti bozmaz. Namazda iken, yanındaki şahısların duyabileceği şekilde sesli olarak gülmek hem abdesti hem de namazı bozar (Merğînânî, I, 15). Nitekim Hz. Peygamber namazda sesli olarak gülen birisine hem namazını ve hem de abdestini yenilemesini emretmiştir (Darekutnî, Sünen, I, 162). Ancak namazda ses çıkarmadan tebessüm etmek namazı da abdesti de bozmaz.
Bazı mezhepler namazda gülmekle sadece namazın bozulacağı görüşündedir (İbn Kudame el-Muğnî, I, 211).
Kaynak: Diyanet İşleri Başkanlığı