Marmara'da neler oluyor! Müsilajdan sonra ölümcül hidrojen sülfür gazı şoku
Marmara Denizi'nde aylardır süren müsailaj sorunu ile mücadele tüm hızıyla devam ederken, şimdi de ölümcül gaz tehdidi ortaya çıktı. Yapılan araştırmalarda Çınarcık Çukuru’nda ölümcül hidrojen sülfür gazı oluştuğu tespit edildi.
Marmara Denizi Türkiye'nin gündemi olurken, müsilajla mücadele konusunda büyük bir çaba sarf ediliyor. Deniz salyası çevre kirliliği oluşturmasının yanında ekosisteme zarar vererek, deniz canlıların yaşamlarını tehdit ediyor. Marmara'daki korkutan tablo henüz bir çözüme kavuşturulamamışken, şimdi de ölümcül hidrojen sülfür gazı şoku yaşandı.
ÇINARÇIK ÇUKURU'NDA ÖLÜMCÜL TEHLİKE
Marmara'da yürütülen araştırmalar İstanbul Üniversitesi Deniz Bilimleri ve İşletmeciliği Enstitüsü Türkiye’nin en büyük ve donanımlı araştırma gemisi Alemdar II ile yapıldı. 12 bilim insanından oluşan ekip, ilk araştırmalarını İstanbul Boğazı Beykoz açıklarında yaptı. Marmara Denizi'nde çalışmalarını sürdüren akademisyenler 1270 metre derinliğindeki Çınarcık Çukuru’nda ölümcül hidrojen sülfür oluştuğunu tespit etti.
750 METRE DERİNLİKTEN SU ÖRNEĞİ ALINDI
Yürütülen çalışmalar kapsamında 750 metre derinden robot yardımıyla örnek alındı. Örnek dokudan çürük yumurta kokusu saptandığı bildirildi. Prof. Dr. Nuray Çağlar, “Çözünmüş oksijenin normal değerin altında olması bizi tedirgin ediyorken karşımıza hidrojen sülfür çıktı. Yani canlı yaşamını yok edecek çözünmüş gaz Marmara Denizi’nde tespit edildi. 2019 yıında aynı çukurda bu gaz yoktu. Bu tespit, felaketin büyüklüğünü kanıtlıyor” dedi.
"DENİZDE YETERLİ OKSİJEN KALMADIĞINDA ORTYAA ÇIKIYOR"
Prof. Dr. Nuray Çağlar, iklim değişikliğine bağlı olarak üzcü sonuçlar elde edildiğini açıkladı. Prof. Dr. Çağlar, “Deniz salyası, aşağı doğru çöktüğü derinliklerde ve farklı metrelerden alınan örneklerde gözlemlendi. Hidrojen sülfür, denizde yeterli oksijen kalmayınca oluşur. Bu durum 45C kodlu istasyonda 500 metreden itibaren derinliklere doğru hidrojen sülfür olduğunu açıkça gösteriyor. Laboratuvar araştırmalarımızda hidrojen sülfürün oluşum nedenlerini bulmaya çalışacağız. Bilimsel makalemizle tespitlerimiz sunacağız” dedi.
"KİMYASAL ÖZELLİKLERİ BOZULDU"
Prof. Dr. Çağlar, “Sağlıklı bir ekosistemde görülmesinin arzu edilmediği bir çözünmüş gaz olan hidrojen sülfürün bir litrede 2-2.5 mg oranında bulunması zaten oldukça kritik seviyelerde olan deniz suyunun kimyasal özelliklerinin bozulduğunu gösterdi” şeklinde konuştu.
Enstitü müdürü Prof. Dr. Cem Gazioğlu ise, çalışmaların uzun zamandır devam ettiğini vurgulayarak “Ölçümlerin tekrar edilmesi ve hidrojen sülfür gibi kimyasal ve fiziksel değişimlerin kayda alınması geleceğimiz için önemli. Ekolojik modellemelerin bu gerçeklikle yenilenmesi gerekiyor” dedi.