Miroğlu: "PKK, yerel seçimleri hizmet için istemiyor, siyasi bir manevra için istiyordu”
AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) Üyesi Orhan Miroğlu, PKK'nın yerel yönetimleri hizmet için istemediğini, bunu siyasi bir manevra için istediğini belirterek, örgütün birçok yerde çöküş dönemi yaşadığını söyledi.
AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) Üyesi Orhan Miroğlu, PKK'nın yerel yönetimleri hizmet için istemediğini, bunu siyasi bir manevra için istediğini belirterek, örgütün birçok yerde çöküş dönemi yaşadığını söyledi.
AK Parti MKYK Üyesi Orhan Miroğlu, yaklaşan seçimler ve son dönemde yaşanan olaylarla ilgili İhlas Haber Ajansı'na (İHA) açıklamalarda bulundu. Mardin ve ilçelerinde AK Partili adayların teşkilatlar ile birlikte sahalarda aktif rol oynadığını belirten Miroğlu, aday gösterdikleri bütün yerlerde arkadaşlarının halkın takdirini alan adaylar olduğunu ifade etti. Dargeçit ilçesinde bunu çok iyi bir şekilde gördüklerini kaydeden Miroğlu, ilçede binlerce kişi ile ilk kez bir yürüyüş yaptıklarını dile getirdi.
"Arap baharı değil Dargeçit'in baharı"
Son beş seçimde her zaman Dargeçit ve diğer ilçeleri ziyaret ettiklerini ama bu seçim sürecinde karşılaştıkları kadar bir kalabalıkla karşılamadıklarını aktaran Miroğlu, son dönemde yaşananlardan dolayı çok ciddi bir kitlesel dönüşümün olduğunu belirtti. Miroğlu, şöyle konuştu:
"Geçmişte hep aynı arkadaşlar büyük bir fedakarlıkla sahipleniyorlardı bizi ama artık hakkımız üzerlerinde düşen kabustan kurtuldu. Bu bölgede bir kabus yaşanmıştı. 4-5 yıl öncesi için söylüyorum hendek, çukurlar açılmıştı. Sadece güvenlik mensubu kardeşlerimiz değil sivil vatandaşlarımız da terörle mücadelede büyük bedeller ödedi. İlçe başkanımızın akrabaları katledildi. Dargeçit'in siyasi bir hafızası var. Restoranlarda toplantımızı yapardık, yani 50-60 kişinin sığdığı restoranlarda. Ama bu kez çok farklı oldu ve salonlara sığmadık. Bir özgürlüğe uyanmak gibi, Arap Baharı falan diyorlar ama bence bugün bu Dargeçit'in baharı."
"HDP adaylarını Kandil belirledi"
Mardin'de HDP adaylarının seçmen karşısına proje ile değil Kandil'in belirlediği isimlerle çıktığını söyleyen Miroğlu, "HDP soru işaretleri oluşturuyor. Madem HDP'nin adaylarının niyeti bu, başka bir şey savunma imkanları yok. Yani adayların yine Kandil'den belirlendiğini biliyoruz, bu bir gerçek. Hatta şu bile söyleniyordu; "Muhtarları bile biz belirleyeceğiz, kimse müdahale etmesin" gibi. HDP bölgedeki adayları önemsemeden seçti, PKK da bölgede gücünü tamamen yitirdi. PKK'nın yaklaşımı, stratejisi farklılaştı. Eskiden yerel yönetimleri niçin istiyordu? Yerel yönetimleri hizmet için istemiyordu, siyasi bir manevra kullanmak için istiyordu. Ama şimdi bu manevrayı kullanamaz seçimleri kazansa bile, birçok yerde çöküş dönemi yaşıyor. Bu çöküşün çok gürültülü bir biçimde olacağını da düşünmemek lazım. Bunun bir başlangıç olacağını düşünüyorum. AK Parti'nin bütün bölgede oylarını arttıracağını düşünüyorum. Partimiz tarafından birçok yerde hem oyumuzu artıracağız hem de kazanacağız. Hizmete devam edeceğiz. Toplumun iç barışının hiçbir şekilde sarsılmaması, bunu sarsmaya niyeti olanlara kırmızı kart göstereceğiz" dedi.
"HDP'nin projeleri yerel siyasetle ilgili değil"
HDP'nin proje ve düşüncelerinin yerel siyasetle ilgili olmadığına vurgu yapan Miroğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Ama öbür tarafın kafası kuzey Suriye'de Amerika'yla ilişkilerin nasıl yola devam edeceğine ilişkindir. Yani Diyarbakır'ın nasıl yönetileceğine dair PKK'nın kafasında bir şey kalmadı artık. O kalmayınca HDP'de de aynı şeyi görüyoruz. Elbette ki AK Parti'den aday olan arkadaşımız AK Parti'nin kurucu paradigmasına, felsefesine hakim olan, buna aidiyet duygusu ile yaklaşan bir aday, bir siyasi aktör olmak zorunda. Bunda hiçbir problem yok ama benim söylediğim şey şu; uzun yıllar AK Parti saflarında mücadele etmemiş olabilir. Nitekim birçok yerde adaylarımız bu vasıfta olan arkadaşlarımız. Şimdi AK Parti'nin ihyası gerçeği ile bölgedeki siyasi potansiyeliyle yüzleşme yaşayacak bu arkadaşlarımızla. Yani bu arkadaşlar hem AK Parti'yi değiştirecek hem AK Parti onları değiştirecek. Böylesi bir toplumsal siyasi manada söylüyorum."