Motosiklet kazası geçirdi, organlarının ters tarafta olduğunu öğrendi
Erzurumlu 39 yaşındaki Hakan Kumcular, 24 yıl önce geçirdiği motosiklet kazasıyla iç organlarının ters tarafta olduğunu öğrendi. HAyatının birçok noktasında bunun kendisini etkilediğini belirten Kumcular, 'Kalbin sağ olsun' isimli bir kitap yazdı.
Erzurumlu Hakan Kumcular (39), 24 yıl önce geçirdiği motosiklet kazasıyla kalbinin sağ, karın boşluğundaki diğer organlarının da ters tarafta olduğunu öğrendi. O günden sonra böyle yaşamaya alıştığını ve hiçbir sıkıntı çekmediğini söyleyen Kumcular, "Kalbin Sağ Olsun 1" ve "Kalbin Sağ Olsun 2" adlı kitap yazdı. Olası bir kazada, beyin kanaması veya kalp krizi sonucu acil hastaneye kaldırıldığında doktorların yanlış müdahalesinden korkan Kumcular, "Benim gibi organları ters olanlara müdahale edecek doktorları uyarıcı bir işaretimiz olmalı" dedi.
MİLYONDA BİR GÖRÜLÜYOR
Erzurum'da memur emeklisi bir ailenin 3 çocuğundan en büyüğü olan Hakan Kumcular, 1996 yılında Balıkesir'de motosiklet kazası geçirdi. Arkadaşının kullandığı motosikletin kontrolden çıkarak, devrilmesi sonucunda Kumcular'ın sağ karın boşluğuna dikiz aynası saplandı. Issız yerde meydana gelen kaza yerinde, 1 saat kadar yaralı halde bekleyen Kumcular, yoldan geçenlerin fark etmesi üzerine Balıkesir Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Acil serviste görevli doktorun, stetoskop cihazıyla kalp atışını dinlemeye çalıştığını, duyamayınca, öldüğünü düşünerek, diğer hastalara bakmaya gittiğini, döndüğünde ise nefes aldığını ve nabzının attığını fark ettiğini söyledi. Doktorun daha sonra stetoskop cihazının bozuk olduğunu düşünerek, başka cihazla yeniden dinleme yaptığını, sonuç alamayınca röntgen filmi çektirdiğini ve organlarının milyonda 1 görülen ters tarafta olduğunun saptandığını anlattı.
"YANLIŞ MÜDAHALEDEN KORKUYORUM"
Motosiklet kazasının, yaşamında dönüm noktası olduğunu belirten ve özel bir şirkette pazarlama bölge sorumlusu olarak çalışan evli ve 2 çocuk babası Hakan Kumcular, en büyük korkusunun herhangi bir kaza geçirmesi halinde Balıkesir'dekine benzer durumla karşılaşmak olduğunu söyledi. Sürücü belgesine, nüfus cüzdanına ve göğsüne bir dövme yaptırarak "kalbi sağdadır" notunun mutlaka yazılmasını isteyen Kumcular, "Hep yanlış müdahaleden korkuyorum. Eğer kaza sonrası götürüldüğüm hastanede kalbimin ve organlarımın ters tarafta olduğu bilinmezse bu benim hayatımın sonu olabilir. Onun için sürücü belgesine, kimliğime, koluma özel bir bilezik, ya da göğsüme bir dövme yapılarak "kalbi ve organları sağdadır" uyarısının yazılması hayati önem taşıyor. Evlenmeden önce eşim "teklifimi reddeder" diye kalbimin ve organlarımın ters olduğunu söylemedim. Durumumu evlendikten birkaç ay sonra açıkladım ve eşim de normal karşıladı. Çok şükür, her iki çocuğum da normal. Onlarda herhangi bir terslik yok" diye konuştu.
"ŞOK CİHAZINI KULLANSA ÖLÜRDÜM"
Kitap ve şiir yazmayı çok sevdiğini ve bu nedenle "Kalbin Sağ Olsun 1" ve "Kalbin sağ Olsun 2" adlı roman yazdığını ifade eden Kumcular şunları söyledi:
"Kalp sağlığı her şeyden önce gelir. Normal insana göre solda olması gereken her şey bende sağ tarafta. Romanın içeriğindeki kahramanlardan birinin söylediği söz, bu işe de vesile oldu. İlkokul 5'inci sınıftayken sağ tarafımın iğnelendiğini hissettim. Hocam Yaşar Budak'a "Hocam kalbim herhalde iğneliyor" dedim. Hocam da "Kalp sağda olmaz, sol tarafta olur, otur yerine" dedi. Daha sonra ben durumu annemle paylaştım. Annem de artık kanaat getirmişti kalbimin sağda olduğuna dair. Bu duruma kadar gelmesinin en büyük sebeplerinden biri de Balıkesir'de geçirdiğim motosiklet kazası oldu. Orada daha çok açığa çıktı. Kaza sonrası beni baygın bir halde sedyede inceliyorlar. Nabız var, kalp atışı yok. Bu yüzden bununla ilgili sıkıntı yaşandı o an. Kendime geldiğimde doktor şok cihazını vurmadan "sağa tutun, sağa tutun" demişim. Uyandığım için doktor şok cihazını kullanmadı, kullansa ölürdüm. Bir sıkıntısı yok, normal insandakinin tam tersi olduğu için aynı. Ama biri sağda biri solda olsaydı o zaman problem olurdu. Benim durumum milyonda bir görülen vaka. Bugüne kadar ciddi bir hastalığım olmadı. Bu bir avantaj mı yoksa dezavantaj mı bilemiyorum."
"NORMAL İNSANDAN FARKI YOK"
Hakan Kumcular'ı muayene eden dahiliye uzmanı Dr. Cahit Güneş, bu durumun milyonda 1 görüldüğünü ve genetik olmadığını söyledi. Güneş, "Sağlık durumunda herhangi sıkıntılı bir durum yok. Tabii bu ileriki dönemlerde, herhangi bir müdahale esnasında organların yer değişikliği, operasyonel durumlarda dikkat edilmesi gereken bir durum. Ama bu mevcut tablo ile hasta, normal insandan farkı olmadan hayatını sürdürebilir" dedi.