Nazım Hikmet kimdir? Kaç yaşında öldü? Eşleri kimdir? Nazım Hikmet kimlerle aşk yaşadı?

Türk şiirinin en önemli şairlerinden Nazım Hikmet'in hayatı da eserleri kadar merak edilip internet üzerinde araştırılıyor. Nazım Hikmet kimdir? Kaç yaşında öldü? Eşleri kimdir? Nazım Hikmet kimlerle aşk yaşadı? gibi sorular aratılıyor. Peki Nazım Hikmet Kimdir? Detaylar haberimizde...

Nazım Hikmet kimdir? Kaç yaşında öldü? Eşleri kimdir? Nazım Hikmet kimlerle aşk yaşadı?

Türk şiirinin en önemli şairlerinden Nazım Hikmet'in hayatı da eserleri kadar merak ediliyor ve internette araştırılıyor. Şairle ilgili Nazım Hikmet kimdir? Kaç yaşında öldü? Eşleri kimdir? Nazım Hikmet kimlerle aşk yaşadı? gibi sorular Google üzerinden aratılıyor.Peki Nazım Hikmet Ran Kimdir? Nazım Hikmet'in hayatı haberimizde...

NAZIM HİKMET KİMDİR?

Nâzım Hikmet Ran ya da kısaca Nâzım Hikmet, Türk şair, oyun yazarı, romancı ve anı yazarı. "Romantik komünist" ve "romantik devrimci" olarak tanımlanır. Siyasi düşünceleri yüzünden defalarca tutuklanmış ve yetişkin yaşamının büyük bölümünü hapiste ya da sürgünde geçirmiştir.

15 Ocak 1902 tarihinde Selanik'te dünyaya gelen Nazım Hikmet'in annesi Matbuat Umum müdürlüğü ve Hamburg Şehbenderliği yapmış olan Hikmet Bey, annesi Ayşe Celile Hanım'dır. Eğitimli ve üst tabakaya mensup bir aileye sahip olan Nazım Hikmet'e göre babası bir Türk ve annesi Alman, Polonyalı, Gürcü, Çerkez ve Fransız kökenli idi. İlk şiiri Feryad-ı Vatan'ı 3 Temmuz 1913'te yazdı. Yine 1913 yılında Mekteb-i Sultani'de ortaokula başlamıştır. Daha sonra bahriyeliler için yazdığı bir şiirinin çok beğenilmesi ile Bahriye Mektebi'ne kaydoldu. 1918 yılında Heybeliada Bahriye Mektebi'nden mezun oldu. Mezun olduğunda dönemin okul gemisi Hamidiye gemisine güverte stajyer subayı olarak atandı. 17 Mayıs 1921'de aşırıya kaçan halleri bulunduğundan ordu ile ilişiği kesildi

Nazım Hikmet kimdir? Kaç yaşında öldü? Eşleri kimdir? Nazım Hikmet kimlerle aşk yaşadı?

NAZIM HİKMET RAN'IN İLK ŞİİRİ

İlk şiirini daha 11 yaşında iken kaleme alan Nazım'ın gençlik dönemi şiirlerinde tercih ettiği vezin hece oldu.  Bahriye Mektebi'nden öğretmeni olan Yahya Kemal Beyatlı'ya hayrandı. Yazdığı şiirleri gösterip eleştirilerini alıyordu. 1920'de Alemdar Gazetesi'nin düzenlediği yarışmada birincilik kazandı. Hece ile yazsa da hem üslup hem de içerik yönünden dönemin şiir anlayışından ayrışıyordu.

Arayışta olduğu yıllarda şiirinin muhtevasını değiştiren yegane unsur Sovyetler Birliğinde yaşadığı izlenimler oldu. Bu dönemlerde Mayakovski ve Fütürizm akımını benimseyen genç şairlerle hemhaldi. Bu da şiirinde vokal unsurların ön plana çıktığı serbest ölçüyü benimsemesine neden oldu. Bu yıllarda yazdığı şiirlerden bazıları 1923'te Yeni Hayat, Aydınlık gibi dergilerde yayınlandı.

Nazım Hikmet kimdir? Kaç yaşında öldü? Eşleri kimdir? Nazım Hikmet kimlerle aşk yaşadı?

1924’te ilk şiir kitabı, “28 Kanunisani” yayımlandı. Aynı zamanda sahneye de aktarıldı. 1928'de Bakü'de "Güneşi İçenlerin Türküsü" basıldı.  İstanbul'da Zekeriya Sertel'in yayınladığı "Resimli Ay" dergisinin yazarları arasına katıldı. 1929'da "Putları Yıkıyoruz" başlığıyla bir yazı hazırlayıp Abdülhak Hamid Tarhan, Mehmet Emin Yurdakul gibi dönemin etkili şairlerine yönettiği saldırılar büyük ilgi gördü.

"1929'da "835 Satır", "Jokond ile Sİ-YA-U", ertesi yıl "Varan 3+1+1=1" kitapları yayınlandı. 1930'da "Salkımsöğüt" ile "Bahri Hazer" şiirlerini Columbia firmasının girişimiyle plağa okudu. Plak halktan büyük ilgi görünce hakkında şiir kitapları nedeniyle dava açıldı. 1932'de "Benerci Kendini Niçin Öldürdü" ile "Gece Gelen Telgraf" kitapları basıldı. 1932'de "Kafatası", 1933'te "Bir Ölü Evi" adlı oyunları İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda sahnelendi.

1935'de Piraye Altınoğlu ile evlendi. Akşam gazetesinde "Orhan Selim" takma ismiyle fıkralar yazmaya başladı. Yine farklı isimlerle romanlar, oyunlar, operetler yazdı. 1935'te "Taranta Babu'ya Mektuplar" kitabı yayınlandı. "Unutulan Adam" oyunu şehir tiyatrolarında sahneye kondu. "Simavne Kadısı Oğlu Şeyh Bedrettin Destanı" kitabı 1936'da yayınlandı. 

Yaşamında sayısız eser veren Nazım'ın vefatının ardından 2008 yılının ilk günlerinde, eşi Piraye'nin torunu Kenan Bengü tarafından Piraye'nin evrakları arasında “Dört Güvercin” adında bir şiiri ve üç adet tamamlanmamış roman taslağı bulundu.

Nazım Hikmet kimdir? Kaç yaşında öldü? Eşleri kimdir? Nazım Hikmet kimlerle aşk yaşadı?

NAZIM HİKMET RAN'IN YAZI DİLİ

Nazım, ilk şiirlerini hece ölçüsünde yazmaya başlamıştı. Ancak burada da derli toplu görünen bir başına buyruktu. Çünkü içerik bakımından diğer Hececiler’den başka tarzda yazıyordu.

Şiirleri çoğaldıkça hece ölçüsü ona yetmedi. Şiiri için kendine özgü bir tavır arayışına geçti. Sovyetler Birliği’ne gittiği ilk yıllarda, özellikle 1922 – 1925 yılları arasında bu arayışı zirve yaptı. Hem içerik hem de biçimi bakımından diğer şairlerden farklıydı. Artık serbest ölçü ile yazacaktı.

NAZIM HİKMET KİMLERLE EVLENDİ, KİMLERLE AŞK YAŞADI?

NAZIM HİKMET RAN'IN İLK AŞKI NÜKHET

Nazım Hikmet kimdir? Kaç yaşında öldü? Eşleri kimdir? Nazım Hikmet kimlerle aşk yaşadı?

"O mavi gözlü bir devdi.

Minnacık bir kadın sevdi.

Kadının hayali minnacık bir evdi,

Bahçesinde ebruli hanımeli açan bir ev.

…”

Bu şiir, Nazım'ın ilk aşkını anlatıyordu. Bahçesinde ebruli hanımeli açan o minnacık evde Nazım ile yaşamak isteyen minnacık kadının adı Nüzhet'ti; henüz 15 yaşındaydı. Nüzhet ve Nazım, gazeteci Muhittin Birgen sayesinde tanıştı.

Nüzhet, Tiflis'e gitti. Nazım da hemen ardından yetişti. Moskova Üniversitesi'nde okuyan genç bir delikanlıydı Nazım ve bütün güzel kızların gözü üzerindeydi. Ama yüreği yanmıştı bir kere, kor kor öbeklenmiş, mengenelere sıkıştırılmıştı işte. Böyle bir hissi, ilk kez, Nüzhet'e karşı duyuyordu. Kaçınılmaz son gerçekleşti; Nazım ve Nüzhet, 1921'de evlendi. Anyuta adını verdikleri bir kızları oldu.

Ancak kaçınılmaz başka sonlar da vardı; ayrılık gibi. Nüzhet'in İttihatçı yakın bir akrabası Nazım'a duyduğu öfke ve nefrete engel olamıyor, genç kıza sürekli evine dönmesini söyleyen mektuplar yazıyordu. Çok gençti ve bu kadar baskıyı kaldıramadı Nüzhet. Nazım'ı terk ederek evine döndü…

Nazım Hikmet kimdir? Kaç yaşında öldü? Eşleri kimdir? Nazım Hikmet kimlerle aşk yaşadı?

LENA İLE EVLENMESİ

Nazım da Nüzhet'in ardından Türkiye'ye dönmüştü. Ancak yüreği ne bu ayrılığı ne de Nüzhet'in bir profesörle evlendiğini görmeyi kaldırabildi. Moskova'ya geri döndü.

Burada METLA Tiyatrosu'nda Ludmilla Yurçenko ile tanıştı. Onun için adı Lena'ydı. Bir süre sonra evlendiler. Aslında her şey iyi gidiyordu.

Elbet yine ayrılık vakti gelip çatacaktı. 1928'de Nazım'ın Türkiye'ye dönmesi gerekiyordu. Ancak Lena için vize vermediler. Böylece ülkeler arasında sessiz sedasız, şiirlerde çağlayacak bir ayrılık yaşandı.

BÜYÜK AŞKI PİRAYE

Piraye, 16 yaşındaydı Sedat Örfi ile evlendiğinde ve şimdi de boşanmıştı işte. 2 çocuklu yalnız bir kadındı. İşte bu dönemde tanıştı Piraye ve Nazım; 1930'da.

Delice bir sevdaydı aralarındaki; tarifsiz bir tutku. Kalbinin kızıl saçlı bacısı olarak tarif ediyordu onu. Ancak evlilikleri sürecinde 13 yıl boyunca Nazım hapisteydi. Kim bilir, belki de onca şiiri yazdıran da işte bu aşkın uzak yaşanışıydı.

Ona mektuplar yazdı; sandıklar, kutular tablolar yaptı Nazım. 24 yaşındaki güzeller güzeli Piraye de Nazım'ı için kitap, temiz çamaşır taşıyordu. Piraye, Nazım'ın tek moral kaynağıydı.

Sonra bir gün, öylesine sıradan bir gün, dayısının kızı Münevver, Nazım'ı ziyarete geldi. İkisi de evliydi. Ancak yine de aralarında bir kıvılcım oluşmasına engel olmamıştı. Ötesi yok, Nazım sırılsıklam âşıktı işte.

1948'de bir af bekleniyordu. Nazım, Münevver'e kocasından boşanmasını söyledi. Birlikte yeni bir hayata başlamayı teklif etti. Piraye'ye de bir mektup yazıp her şeyi olduğu gibi anlattı.

Piraye, her zamanki gibi kocasından gelen aşk mektubunu açtı; ancak okudukları karşısında yıkılmıştı. Yine de hiç ses etmedi ve boşanma isteğini kabul etti.

Ancak işler Nazım'ın planladığı gibi gitmedi. Beklenen af gerçekleşmemişti. Münevver de böyle bir riske girmek istemedi ve kocasına döndü. Nazım da Piraye'yi kaybettiğiyle kaldı.

Ona af dilemek için bir mektup yazdı. Anca Piraye, ölse de aşkından, bir daha Nazım'a hiç dönmedi…

Bir kısmı şöyleydi mektubunun:

“Pirayem, Kızıl saçlı bacım benim,

Seni arkadan bıçakladım. Bir damlası benim damarlarımdaki bütün kana bedel kanınla boyandı ellerim. Yeryüzündeki hiçbir insan hiçbir insana benim sana yaptigim kötülüğü yapmamıştır. Bütün bunlara rağmen gel. Sana ” Gel ” diyecek kadar yüzsüz ve alcaksam ne halt edeyim öyleyim işte. Fakat gel. Oğlumuz Memet’in başı için gel ve ben kalan ömrümde ona layık bir baba olmak fırsatını kazanabileyim. Senin yüzüne nasıl bakabilecegimi bilemiyorum. Seninle karşılastığım anda ayaklarının dibine yıkılacağım belki. Belki de sadece bayrağını kendi eliyle düşmana teslim etmiş bir hainin cesaretiyle yüzüne bakmaya calışacağım. Belki de tek kelime söylemeden gözlerimi iskarpinlerine dikip oturacağım. Fakat gel. Hayatım yalnız kendime ait olsaydı gebermeyi çoktan tercih ederdim.

…”

MÜNEVVER VE NAZIM'IN EVLİLİĞİ

Piraye ile yaşadığı bu durumdan sonra, nihayet af çıkmıştı. Nazım ile Münevver, evlendi. Bu evlilikten Mehmet Nazım doğdu.

Nazım, daha Mehmet 3 aylıkken Rusya'ya kaçtı. 1951'den sonra da çıkan kararla Türkiye'ye dönmek hayal olmuştu. Münevver, ancak 1961'de İtalyan yazar Joyce Lussu'nun yardımıyla Nazım'ın yanına Varşova'ya gitti. Ancak Nazım, aşktan beslenmeye devam etmiş, burada kendine yeni bir hayat kurmuş, Vera ile evlenmişti…

Şiirleri birçok kez bestelendi...

Ünlü sanatçılar tarafından bestelenen şiirlerinden oluşan şarkılar en az onun dizeleri kadar dillere pelesenk oldu. Eserlerini besteleyen sanatçılar arasında Fikret Kızılok, Cem Karaca, Fuat Saka, Grup Yorum, Ezginin Günlüğü, Zülfü Livaneli,  Manos Loizos gibi isimler vardı. Nazım'ın şiirlerinden oluşan bestelerin yer aldığı çalışmalar;

- 1979 "Güzel Günler Göreceğiz" Ünol Büyükgönenç 

- "Salkım söğüt" adlı şiiri Ethem Onur Bilgiç'in 2014 tarihli animasyon filmi

- 2002 Nazım Hikmet yılı için, "Şarkılarda Nâzım Hikmet" Suat Özönder

NAZIM HİKMET'İN VATANDAŞLIKTAN ÇIKARILMASI

Genç yaşında vermeye başladığı eserleri ölümüne kadar başını birçok derde sokacaktı. 1925 yılından vefatına kadar birçok kez davası görülen hapse atılan ve sürgün edilen Nazım, bir insanın başına gelebilecek en kötü durumu yaşadı ve vatandaşlıktan çıkarıldı. 1938 yılında orduyu ayaklanmaya kışkırtmak suçundan 28 yıl 4 ay hapis cezasında çarptırıldı. 12 yılı aşkın tutukluluğu döneminde İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde yattı. 

1950 yılında bir af yasasıyla salıverildi. Ancak sürekli izlendiği ve çürüğe ayrıldığı halde 48 yaşında yeniden askerlik yapmaya çağrılması ve öldürüleceği yolundaki duyumlar üzerine yurtdışına kaçtı. Bundan bir yıl sonra 17 Haziran 1951 yılında Bakanlar Kurulu kararı ile vatandaşlıktan çıkarıldı. Ardından büyük dedesi Mustafa Celaleddin Paşa (Konstantin Borzecki)'nın memleketi olan Polonya'nın vatandaşlığına geçerek Borzecki soyadını aldı. 

Yurt dışında faaliyetlerine devam eden Hikmet, Moskova'da yaşadığı dönemde Bulgaristan, Macaristan, Fransa, Küba, Mısır gibi Dünya memleketlerini dolaştı. Savaş ve emperyalizm karşıtı konferanslar, radyo programları düzenledi. 

SON AŞKI VERA

Nazım ve Vera, 1956'da, Vera henüz 24 yaşında iken tanıştılar; 1960'ta evlendiler. Bundan sonra tüm şiirlerini Vera için yazdı Nazım...

Aşktı, gerçekti. Ölüm gerçekliği ile karşılaşana kadar, Vera ile doyasıya yaşayacaktı aşkını. Vakitleri az kalmıştı aslında. Nazım 3 Haziran 1963'te hayata ve Vera'ya veda edecekti.

"Gelsene dedi bana
Kalsana dedi bana
Gülsene dedi bana
Ölsene dedi bana
Geldim, kaldım, güldüm, öldüm…"

NAZIM HİKMET KAÇ YAŞINDA ÖLDÜ?

Nazım Hikmet kimdir? Kaç yaşında öldü? Eşleri kimdir? Nazım Hikmet kimlerle aşk yaşadı?

17 Haziran 1951 yılında Bakanlar Kurulu kararı ile vatandaşlıktan çıkarıldıktan sonra büyük dedesi Mustafa Celaleddin Paşa (Konstantin Borzecki)'nın memleketi olan Polonya'nın vatandaşlığına geçerek Borzecki soyadını aldı. 

Yurt dışında faaliyetlerine devam eden Hikmet, Moskova'da yaşadığı dönemde Bulgaristan, Macaristan, Fransa, Küba, Mısır gibi Dünya memleketlerini dolaştı. Savaş ve emperyalizm karşıtı konferanslar, radyo programları düzenledi. 

1963 yılının 3 Haziran sabahında gazetesini almak için apartman kapısına yürürken 61 yaşında kalbine yenik düşmüştü. Ünlü Novodeviçi Mezarlığı'na defnedilen Nazım'ın ölümünün ardından,  Sovyet Yazarlar Birliği salonunda yapılan törene yerli yabancı yüzlerce sanatçı iştirak etmiş ve tören siyah beyaz olarak kaydedilmiştir. Mezarı başında şiirlerinden birinde meşhur olan rüzgara karşı yürüyen adam figürü işlenmiş mezar taşı bulunmaktadır.  Nazım Hikmet Ran 61 yaşında hayata gözlerini yumdu...

Vefatının ardından yeniden Türk vatandaşı olması...

2009 yılının 5 Ocak Günü "Nâzım Hikmet Ran'ın Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkartılmasına ilişkin Bakanlar Kurulu kararının yürürlükten kaldırılmasına ilişkin önerge" Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldı. Nâzım Hikmet Ran'a yeniden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığının iade edilmesine ilişkin bir kararname hazırladıklarını ve bu teklifin imzaya açıldığını ifade eden Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, 1951 yılında vatandaşlıktan çıkartılan Ran'ın yeniden Türk vatandaşı olmasına ilişkin önerinin Bakanlar Kurulu'nca oylanarak kabul edildiğini söyledi. Bakanlar Kurulu'nun 05.01.2009 tarihinde aldığı bu karar, 10.01.2009 tarihinde Resmî Gazete'de yayınlandı ve Nâzım Hikmet Ran, 58 yıl sonra yeniden Türk vatandaşı oldu.

Nazım Hikmet kimdir? Kaç yaşında öldü? Eşleri kimdir? Nazım Hikmet kimlerle aşk yaşadı?

ESERLERİ:

Ölümünden önce yayımlananlar

Dağların Havası (Osmanlıca, 1925)
Güneşi İçenlerin Türküsü (1928)
835 Satır (1929)
Jokond ile Si-Ya-U (1929)
Varan 3 (1930)
1 + 1 = 1 (1930)
Sesini Kaybeden Şehir (1931)
Gece Gelen Telgraf (1932)
Benerci Kendini Niçin Öldürdü? (1932)
Bir Ölü Evi yahut Merhumun Hanesi (1932)
Kafatası (1932)
Orman Cücelerinin Sergüzeşti (1932)
Unutulan Adam (1934)
Portreler (1935)
Taranta Babu'ya Mektuplar (1935)
Simavne Kadısı Oğlu Şeyh Bedreddin Destanı (1936)
İt Ürür Kervan Yürür (1936, Orhan Selim adıyla)
Milli Gurur (1936)
Sovyet Demokrasisi (1936)
Alman Faşizmi ve Irkçılığı (1936)
Kurtuluş Savaşı Destanı (1937)
Yeşil Elmalar (1938)
La Fontaine'den Masallar (1949)

Ölümünden sonra yayımlananlar

Saat 21-22 Şiirleri (1965)
Enayi (1965)
Ferhad ile Şirin (1965)
İnek (1965)
İstasyon (1965)
Kan Konuşmaz (1965)
Şu 1941 Yılında (1965)
Yolcu (1965)
Yaşamak Hakkı (1966)
Dört Hapishaneden (1966)
Bu Bir Rüyadır (1966)
Ocak Başında (1966)
Rubailer (1966)
Sabahat (1966)
Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim (1966)
Memleketimden İnsan Manzaraları (1966-1967)
Allah Rahatlık Versin (1967)
Evler Yıkılınca (1967)
İnsanlık Ölmedi ya (1967)
Yusuf ile Menofis (1967)
Cezaevinden Memet Fuat'a Mektuplar (1967)
Kemal Tahir'e Mapushaneden Mektuplar (1968)
Kuvâyi Milliye (1968)
Sevdalı Bulut (1968)
Yeni Şiirler 1951-1959 (1969)
Son Şiirleri 1959-1961 (1969)
Bursa Cezaevinden Vâ'Nû'lara Mektuplar (1970)
İlk Şiirleri 1913-1927 (1971)
Demokles'in Kılıcı (1974)
Faşizm Sınıflar ve Emperyalizm (1975)
Nâzım ile Piraye (1975)
Aydınlıkçı Yazar Aydınlıkçı Şair (1976)
Yazılar (1976)
İvan İvanoviç Var mıydı Yok muydu? (1985)
Çeviri Hikâyeler (1987)
Her Şeye Rağmen (1990)
Kadınların İsyanı (1990)
Kör Padişah (1990)
Tartüf-59 (1990)
Yalancı Tanık (1990)
Hikâyeler (1991)
Konuşmalar (1991)
Masallar (1991)
Sanat, Edebiyat, Kültür, Dil (1991)
Yatar Bursa Kalesinde (1991)
Yazılar 1924-1934 (1991)
Yazılar 1935 (1991)
Yazılar 1936 (1991)
Yazılar 1937-1962 (1991)
Piraye'ye Mektuplar 1 (1998)
Piraye'ye Mektuplar 2 (1998)
Sanat ve Edebiyat Üstüne (1998)
Nâzım Hikmet Şarkıları (2001)
Bizim Radyoda Nâzım Hikmet (2002)
Bütün Şiirleri (2007)
Henüz Vakit Varken Gülüm (seçme şiirler, 2008)
Öteki Defterler (2008)
Çankırıdan Piraye'ye Mektuplar (2010)
Büyük İnsanlık (kendi sesinden şiirler, 2011)
"Nâzım’ın Cep Defterlerinde Kavga, Aşk ve Şiir Notları (1937 – 1942) (2017)"

 

 

Etiketler :
8
0
0
19
2
1
0
👍
👎
😍
😥
😱
😂
😡