Pendik AK Parti İlçe Başkanından Anlamlı Ziyaret

Pendik AK Parti İlçe Başkanı Rüstem Kabil 28 Şubat (Postmodern Darbe) yıldönümünde 28 Şubat mağdurlarını ziyaret etti. Kabil'in ilk ziyareti eşi başörtüsü nedeniyle 17 yıllık öğretmen iken meslekten ihraç edilen Abdullah Yardigar'a oldu.

Pendik AK Parti İlçe Başkanından Anlamlı Ziyaret

Pendik AK-PARTİ İlçe Başkanı Rüstem KABİL 28 Şubat’ın yıldönümünde 28 Şubat mağdurlarını ziyaret etti.

Pendik AK-PARTİ İlçe Başkanı Rüstem Kabil, beraberinde dönemin 28 Şubat mağdurları Avukatı Av. Ömer Bozoğlu, AK-PARTİ İlçe Yönetim Kurulu Üyesi ve İnsan Hakları Başkanı Av. Yaşar Bozlak ve bazı Sivil Toplum Kuruluşu temsilcilerinin de aralarında bulunduğu bir heyetle 28 Şubat’ın yıldönümünde 28 Şubat mağduru ailelere bir dizi ziyaretler düzenledi.

Başkan Kabil’in ilk ziyaretleri arasında 28 Şubat sürecinde eşi başörtüsü nedeniyle (17 Yıllık öğretmen iken) ihraç edilen Pendik Anadolu Lisesi Müdür Yardımcısı Abdullah Yadigar yer aldı. Abdullah Yadigar’ın eşi o dönemdeki baskılar yüzünden aşırı stres nedeniyle kanser hastalığına yakalanmış ve beş yıl süreyle tedavi görmüştü. Tedavi sırasında raporlu olmasına rağmen zamanın 28 Şubat infaz görevlileri soruşturmasını sürdürüp-postayla tebliğat yaparak ihraç/infaz işlemini gerçekleştirmişlerdi!

Ziyaret sırasında Başkan Kabil ‘’28 Şubat’ın sene-i devriyesinde İlçemizdeki dönemin mağdurlarını ziyaret ederek moral destekte bulunuyoruz. Bu bağlamda Abdullah Yadigar hocamı da ziyaret ettik’’ dedi. Yadigar da Başkan Kabil ve heyetine teşekkür etti.

Pendik AK Parti İlçe Başkanından Anlamlı Ziyaret

HAFIZALARDAKİ 28 ŞUBAT

Türkiye tarihine “post modern darbe" olarak geçen ve toplum ile siyaset üzerinde derin postal izleri bırakan 28 Şubat'ı geride bırakalı 19 yıl oldu. “Hakkında duruşmaları devam eden davalar açıldı.

Türkiye'nin son askeri müdahalesi olan 28 Şubat, 1997'de Necmettin Erbakan ve Tansu Çiller hükümetinin silahlı kuvvetler tarafından istifaya zorlanmasıyla yaşandı. 27 Mart, 27 Mayıs ve 12 Eylül darbelerinin aksine, askerler 28 Şubat'ta yönetime bizzat el koymadı. Bunun yerine medya üzerinden bir savaş verildi. Askerlerin hükümeti görevden zorla almaması da 28 Şubat'ın "post-modern darbe" olarak anılmasına yol açtı. Askerlerin deyimiyle "demokrasiye balans ayarı" yapıldı.

Necmettin Erbakan'ın genel başkanı olduğu Refah Partisi, tüm medya baskısına rağmen 1995 seçimlerinden birinci parti olarak çıkmayı başarmıştı. Dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, hükümet kurma görevini Erbakan'a vermemek için çok uğraşsa da sonunda mecbur kaldı. Refah'ın hükümeti kurması ve Erbakan'ın Başbakan olmasıyla birlikte Türkiye'de toplu bir cinnet senaryosu sahneye kondu. Halkın seçtiği bir partinin ülkeyi halk adına yönetecek olması başta işadamları olmak üzere pek çok cenahı rahatsız etmişti. TÜSİAD'ın, medyanın, askerlerin üçlü koalisyonuyla seçimle gelen iktidar, korku senaryoları ve nihayetinde askeri tanklarla yıkıldı. Ardından Refah Partisi kapatıldı, yöneticilerine siyasi yasak konuldu. Başarılı bir algı operasyonuydu, çünkü bütün fatura da o günlerde darbe yapılan insanlara kesildi. 28 Şubat'ta onlarca banka batırıldı, Türkiye milyarlarca dolar zarara uğratıldı. Gayrı safi milli hasılanın üçte biri buharlaştırıldı. Dönemin kuvvetli ve kudretli bir paşası '28 Şubat bin yıl sürecek' demişti. 28 Şubat bin yıl sürmedi şüphesiz ama ülkeye verdiği zararlar hala sürüyor.

0
0
0
0
0
0
0
👍
👎
😍
😥
😱
😂
😡