Polemik sürüyor! Prof. Dr. Mehmet Ceyhan'dan Habertürk yazarı Nagehan Alçı için ağır ifadeler
Enfekisyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan kendisi hakkında ifadeler kullanan Habertürk yazarı Nagehan Alçı'ya," Bir yazısını bile okumayacak kadar gözümde değeri olmayan bir insansınız. Sizin beni neden bu kadar önemsediğinizi anlamadım. Bir hekime sakın bunak falan demeyin, kendinizle ilgili öyle yorumlar işitirsiniz ki altından kalkamazsınız. " dedi.
Koronavirüs salgını döneminde yaptığı değerlendirmelerde bir kesim tarafından desteklenen diğer yandan ise eleştiriler alan Enfekisyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan hakkında Habertürk yazarı Nagehan Alçı köşe yazısı kaleme almıştı.
Alçı'nın köşe yazısını hakkında Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı. Ceyhan açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
"Sayın Nagehan Alçı, bir yazısını bile okumayacak kadar gözümde değeri olmayan bir insansınız. Sizin beni neden bu kadar önemsediğinizi anlamadım. Ne yazık ki ilgiden yoksun kalmak, önemsenmediğini hissetmek kötü bir şeydir. Allah yardımcınız olsun. Bir hekime sakın bunak falan demeyin, kendinizle ilgili öyle yorumlar işitirsiniz ki altından kalkamazsınız. Sizden daha akıllı olduğum bir tarafa, sizden çok daha akıllı insanlar yetiştiriyorum çok şükür, hem işittiğim en ağır suçlama bu olsun. Allah beni sizinle ilgili söylenenlerden korusun. "
NE OLMUŞTU?
16 Ağustos günü Nagehan Alçı köşe yazısında Mehmet Ceyhan'ı hedef almıştı. Alçı yazısında şu ifadeleri kullanmıştı:
"Pandeminin başından beri istatistiğe dayanan bir veri sunmadan, sadece yakın çevresinden, ABD’de yaşayan çocukları ve torunlarından, yakın arkadaşlarından, kendi hastalarından örnekler vererek ısrarla okulları açtırmamak için elinden geleni yapıyor.
Ve maalesef garip bir dokunulmazlık zırhı var sanki.
Tıp doktoru kaynaklarıma söylediklerinin evrensel gerçeklerle uyuşmadığını, neden tıp dünyasından güçlü bir karşı ses çıkmadığını soruyorum, "Haklısınız, birçok Hoca bunun farkında ama kimse Mehmet Ceyhan’ı karşısına almak istemiyor" diyorlar.
1.5 yıldır pompalanan bu korku, yaratılan bu efsane çocuklarımızı mahvetti. Artık birinin kral çıplak demesinin vakti geldi de geçiyor!
Cuma günkü programda dikkatimi çeken başka bir nokta Tomris Cesuroğlu’nun konuyu ele alırken kullandığı K12 tabirini Mehmet Ceyhan’ın bilmemesiydi. “O sizin dediğiniz K12 okulları yurtdışında olabilir, bizde olmaz” deyince kulaklarıma inanamadım! K12 kreşten lise sona kadar sınıfları kapsayan temel eğitimin İngilizcedeki adı!
Şayet Ceyhan bu konuda tek bir makale okumuş olsa bu kısaltmayı görmüş olurdu. Demek ki pandemi sürecinde okullarla ilgili hiçbir uluslararası yayını okumuyor, sadece kendi bilgi ve gördüklerine dayanarak çıkarım yapıyor ve onun çıkarımları yüzünden milyonlarca veli korkuyor, 'okullar açılmasın' lobisi güçleniyor.
Sayın Mehmet Ceyhan, Dünya Sağlık Örgütü ve dünya çapında itibarlı sağlık otoritelerini sırf kendinizi haklı çıkarmak için karalayarak komplolara inanan aşı karşıtlarının eline büyük koz verdiğinizin farkında mısınız?
Aşı karşıtları bilimsel tezlere karşı çıkıyor ve kendilerini haklı çıkarmak için aşılar hakkında şehir efsaneleri üretiyorlar.
Sizin “Dünya Sağlık Örgütü Sudan’da çocuklar okula gidip yemek yiyebilsin diye pandemide okulları kapatmayın diyor” iddianızın aşı düşmanı lobilerin hurafelerinden ne farkı var?
1,5 yıldır CDC, ECDC, DSÖ, Amerikan Pediatri Derneği, İnternational Pediatric Association (IPA), UNİCEF, UNESCO aşağı yukarı aynı şeyi söylüyor. Hepsi okulların, özellikle ve mutlaka da ilkokulların toplumda diğer her yer kapanana kadar açık tutulması gerektiğini üzerine basa basa vurguluyorlar. Hepsi görüş birliği içinde. Yalnızca maskenin kaç yaşa takılacağı gibi konularda küçük ayrışmalar yaşıyorlar…
Siz bu kurumların okulların açık tutulmasını, aslında çok sakıncalı olduğu halde, Sudan’da yemek bulamayan çocuklar yemek yesin diye salık verdiğini mi iddia ediyorsunuz?
Türkiye ve birkaç ülke hariç dünyadaki büyük çoğunluk, gelişmiş dünyanın tümü bu otoriteleri dinledi.
Hepsi yanlış yaptı, 1,5 yıldır okulları kapalı olan Türkiye mi doğru yaptı sizce?
Her yer açıkken sadece okulları kapatmayı konuşmayı bir çocuk hekimi olmanızı geçtim, bir ebeveyn, bir sorumlu vatandaş olarak nasıl içinize sindiriyorsunuz?
Birçok meslektaşınızın söylemek isteyip de söylemediğini ben söyleyeyim: Artık yeter Sayın Mehmet Ceyhan! Eğitim en temel haktır. Pompaladığınız korkular ile bu ülkenin çocuklarının elinden bu hakkı alma girişimine son verin…"
CEYHAN, ALÇI'YA CEVAP VERMİŞTİ
Daha sonra ise Mehmet Ceyhan, Cumhuriyet’ten Nagihan Yılkın’ın haberine göre Nagehan Alçı'nın kendisi hakkındaki yazısı hakkında, "Bütün yazısı bir yalan üzerine kurulu. Okulların kapatılmasını konuşmuyorum ben o anlamamış. Ya dinlememiş ya da dinlemiş de anlamamış. Yayında olsaymış da hangi bilgisiyle cevap verecekmiş acaba bana. Katıldığım yayına Tomris diye bir halk sağlığı uzmanı çıkartmışlardı ancak kadın halk sağlığı uzmanı değil. Programda, 'tedbire gerek yok, 6 Eylül'de okullar açılabilir, maskeye mesafeye de gerek yok, aşıya da gerek yok' diye konuştu. Eğer yayını izlemiş olsaydı Tomris hanım 'maske takmaya gerek yok' diyordu, onu görseydi. Ben CDC'nin açıklamasında okullar açık tutulmalıdır dediğini ama her hafta bütün çocuklara tarama testi önerdiğini, pozitif çıkan çocukların karantinaya alınması gerektiğini önerdiğini söyledim. Biz tarama testi yapmıyoruz. Benim onlardan farklı söylediğim şey okullar açılmalıdır ama mutlaka tedbirler alınmalıdır. " dedi.
Ceyhan sözlerine şöyle devam etmişti:
"Her ülkenin gerçeği birbirinden farklıdır diye konuşurken 'Dünya Sağlık Örgütü Sudan’da çocuklar okula gidip yemek yiyebilsin diye pandemide okulları kapatmayın' dediği örneğini verdim onların hurafeyle ne ilgisi var? Ben onun söylediklerinin hiçbirini söylemedim. Uydurmuş, açıkçası dikkat çekmeye ihtiyacı var. Ya duymuyor ya da duyduğunu anlamıyor. Doktora görünmesinde yarar var. "
Ceyhan şunları söyledi:
"Okulların açılmasına karşı çıkan bir bilim insanı yok zaten. Sağlık Bakanlığı geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamasında 'öğrenci velilerini aşılayacağız, velisi aşılanmamış öğrencileri okullara almayacağız' dedi. Bugün de Bakanlıktan yapılan açıklamada 12 yaş üzerindeki çocukların da aşılanacağı duyuruldu. Şimdi bir aşı yapıldığında bu aşı 2 doz yapılıyor. Bir ay arayla 2 doz aşı yapılınca aşının etkinliği 2. dozdan 15 gün sonra başlıyor. Dolayısıyla 1 buçuk ay sonra okulların açılması ancak o aşının etkili olmasını sağlayacaktır. Ben, 'bu kadar bekledik, bunları da sağlayalım okullarda gerekli tedbirleri alalım öyle açalım' diyorum. Yoksa hepimiz okulların açılmasını istiyoruz. O hanımefendi benim kadar bir çocuk eğitimden nasıl bir fayda bekler bilemez ki. Çocuğu var mı bilmiyorum ama ben 40 senedir bir çocuk hekimiyim. Yüzbinlerce çocuk elimden geçti, şimdiye kadar da yaptığım her şeyden çocuklar faydalandı. O ailelerin duaları yeter bana, benim onun beğenmesine ihtiyacım yok" dedi.
Ceyhan tepkisini şöyle dile getirdi:
"Hepimiz okullar açılsın istiyoruz. Paylaşımlarımda da var, sürekli okulların açılması gerektiğini, eğitim hakkının önemli olduğunu paylaşıyorum. Sadece okulların nasıl açılacağına ilişkin önerilerimi söylüyorum. Arkadaşı anlamamış, kendisi hiç anlamamış gitsin kulaklarını kontrol ettirsin bence. Dikkat çekmek için yapıyor, demek ki hanımefendi kendini kenara itilmiş hissetti. Dediği şeyler tamamen yalan, bunlar aslı astarı olmayan şeyler. Ne korku saldığımız var, ne de bakın şu olur deyip de olmamış bir durum var ortada. Söylediğimiz ve uyarılarda bulunduğumuz her şey maalesef gerçekleşti. Ben okullar kapatılsın der miyim hiç. Tam tersine ben bir çocuk hekimiyim, bir çocuğun eğitiminin çocuk için ne demek olduğunu ondan iyi bilirim. Onun görüşünü merak edip de kimse kendisini aramıyor herhalde onun telaşa düşmüş. Tamamen yalan üzerine kurulu. Hiç benim söylemediğim şeyleri söylemişim gibi lanse etmiş. Hayal görüyor sanırım, psikiyatriste görünse iyi olur."