Prof. Dr. Mehmet Ceyhan uyardı: Vaka sayısı sıfır olsa dahi güvende değiliz
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan hasta sayısındaki düşüşün önemli olduğunu belirterek, “Ancak sayı 0 olsa dahi güvende değiliz. Bu sadece test yapılan kişiler arasında güvende olduğunuz anlamına gelir." diye konuştu.
Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan yeni tip korona virüs (Kovid-19) salgınının Türkiye'deki seyriyle ilgili olarak Hürriyet yazarı Fulya Soybaş'a konuştu.
Ceyhan, tüm tedbirlerin bir anda kaldırılmayacağının altını çizerek şöyle konuştu.
“Tedbirler, bayramdan sonra yavaş yavaş kaldırılacak. Hepsi birden kaldırılamaz. Tüm yasakları bir anda kaldırırsanız, bir problem çıktığında bunun nereden kaynaklandığını bulamazsınız. Mesela bir pozitif vaka yakaladınız. O kişi sinemaya da restorana da berbere de gitmiş. Virüsü nereden kaptı, kimlere bulaştırdı? Nasıl saptayacaksınız?"
''VAKA SAYISI 0 OLSA BİLE GÜVENDE DEĞİLİZ''
"Vaka sayısındaki azalma elbette ki çok önemli. Ancak sayı 0 olsa dahi güvende değiliz. Bu sadece test yapılan kişiler arasında güvende olduğunuz anlamına gelir. Dışarıda kimin virüs taşıdığını test yapılmadan bilemediğimize göre, ‘kesin’ diye bir şey yok. Örneğin Vuhan’da 37 gün boyunca vaka sayısı 0 giderken bir anda yeniden pozitif vakalar çıktı. Unutmayın ki pandemi eğrileri dağa benzer. Önceleri eteği yatıktır. Sonra dikleşir. İnişte de aynı şekilde. Hızlı inerseniz dirençle karşılaşırsınız. Direnci kırmak için ise asemptomatik vakaları bulup tedavi etmek gerekir. Biz o dönemi yaşıyoruz. Bundan sonra her gün 200-300 vaka olmayacak belki ama süreç bitmiş değil."
''ELİMİZDE SİHİRLİ DEĞNEK YOK''
Prof. Dr. Tevfik Özlü ise aşı bulunana kadar hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını vurgulayarak şunları söyledi.
“Bayram sonrası, farklı bir dünyaya uyanacağımızı, her şeyin tozpembe olacağını sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Maalesef elimizde sihirli bir değnek yok. Aşı bulunana kadar hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Ama bazı önlemler kademeli olarak, kurallara bağlı şekilde esnetilmeye başlanacak. Mesela tren seferleri başlayacak ama eskisi gibi tam kapasite değil, yüzde 50 kapasiteyle. İç ve dış hat uçuşları, şehirlerarası otobüs seyahatleri yeniden yapılabilecek ama tüm bunların kendi kuralları olacak. Bu süreçte bir dalgalanma olacak mı? Olursa yeni önlemler ne olacak? Biz de onu gözlemliyor olacağız.
Bitiş çizgisine varmak üzereyiz. Biraz daha sabır. AVM’ler, kuaför ve berberler yeniden açıldı, 16 ilde seyahat yasakları kalktı. Gördük ki, bu yeni ‘kontrollü sosyal hayat’ süreci bizi kötü etkilemedi. Gevşemelere rağmen olumsuz bir etkinin görülmemesi sevindirici olduğu kadar yeni kararlar alınması adına da cesaretlendirici.
Aceleci davranmak yok. Kademeli normalleşeceğiz. Aşının bulunması ve uygulanmasının başlamasına en iyi ihtimalle 6 ay var. Bu süreçte maske ve hijyenden vazgeçilmemeli. En kritik olan ise sosyal mesafe. ‘Diğerlerini yapıyorum, bu olmasa da olur’ denmemeli. Hele ki kalabalık ortamlarda maske tek başına koruyucu değildir. Mesafeyi korumaya devam.”