Selfet Giray kimdir? Yargıtay Üyesi Selfet Giray hayatı
HSK tarafından Yargıtay Üyeliğine seçilen 11 isimden biri olan Selfet Giray'ın hayatı merak konusu oldu. Bunun üzerine Akıncı Üssü davasında mahkeme başkanlığı yaptığı bilinen Selfet Giray kimdir? sorusu da merak konusu oldu.
Darbe girişiminin komuta merkezi olan Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin 486 sanık hakkında açılan davada Mahkeme Başkanı olarak görev alan Selfet Giray, HSK tarafından Yargıtay Üyesi olarak seçildi. Bunun üzerine hayatı merak konusu olan Selfet Giray kimdir? İşte detaylar...
SELFET GİRAY KİMDİR? | YARGITAY ÜYESİ SELFET GİRAY HAYATI
Darbe girişiminin komuta merkezi olan Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin 486 sanık hakkında açılan davada, 15 Temmuz gecesi Akıncı Üssü Harekat eski Komutanı Kurmay Albay Ahmet Özçetin'den aldığı emirleri uçaklara ilettiği iddia edilen eski Kurmay Yüzbaşı Mustafa Mete Kaygusuz savunma yaptı.
Kaygusuz'un savunması sırasında ‘NATO' ifadesini kullanmasına tepki gösteren, yaşamını yitiren askerin yakınıyla mahkeme başkanı Selfet Giray'ın diyaloğu salonda gülüşmelere neden oldu.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları yerleşkesindeki duruşma salonunda görülen davada savunmasını yapan eski Pilot Kurmay Yüzbaşı Kaygusuz, görev aldığı birlikleri anlatırken, 'NATO' ifadesini kullandı. Bu sırada hayatını kaybeden bir askerin yakını "NATO'yu neden vurgulayarak, söylüyor? Bu adam NATO'yu yardıma çağırıyor. Tekrar darbe yapmaya çağırıyor" diye bağırdı.
Bu sözler karşısında sanıklar, gülmeye başladı. Mahkeme Başkanı Giray, sanıkların gülmemesini isteyerek, "Biz ne yaptığımızı biliyoruz. Bırakın NATO'yu, NATO kimmiş" dedi. Başkanın bu sözlerine de salonda bulunanların çoğu güldü.
Sanık Azimetli, savunmasına başladığı sırada salondan bir kişi, "Nasıl kıydın o kadar cana? Allah belanı versin. Allah için doğruları söyle" diye bağırdı. Ayrıca sanığa yönelik sinkaflı sözler de sarf edildi. Bunun üzerine araya giren Mahkeme Başkanı Selfet Giray, sessizliğin sağlanmasını istedi.
Ankara'da devam eden Akıncı Üssü Davası’nın 21. celsesi, savunmasını dün yapan ve Akın Öztürk'ün damadı olan eski Kurmay Yarbay Hakan Karakuş'un çapraz sorgusuyla başladı. Savcılık ifadelerini baskı, işkence altında alındığı gerekçesiyle reddettiğini söyleyen Karakuş'a savcılık ifadeleri ile mahkemedeki ifadesi arasında çok da farklılık olmadığını hatırlatan Başkan Selfet Giray, "Size zorla, baskıyla, işkenceyle neyi kabul ettirdiler?" diye sordu. Karakuş şu karşılığı verdi:
"Bu tespitinizden şunu anladım, o kadar işkenceye rağmen onların istediği isimleri söylememişim. Psikolojim çok bozuktu. 7 saat videoya da kaydedildi. Ne söylediğimi, ne söylemediğimi bilmiyorum. Kafamdaki tek şey kendimi, ailemi korumaktı. Ne yazdıklarını bilmiyorum. Ben daha önce de Nihat Altuntop'u anlattım, hiç geçmemiş. Can alıcı kısım o, geçmemiş. İfadelerim çok benzer olsa da psikolojim iyi olmadığı için tümüyle reddediyorum."
Başkan Giray, kendisine ait olduğu belirtilen kule telefon konuşmalarını okuyunca Karakuş bunları da reddetti. Başkan Giray'ın, "O zaman biri senin ismini kullanmış" demesi üzerine Karakuş şunları söyledi: "Sadece isim değil ses olarak da uydurulmuş olabilir. Sığ düşünürsek bir kişi adımı kullanmıştır. Geniş düşünürsek, 2 bin saat uçmuşum. Bu uçuşlardaki konuşmalarım milyonlarca harf eder. Bunlarla da değil bu konuşmalar Mesnevi bile yazdırabilirsiniz. Bunlar yalan, düzmece."
Karakuş'un bu cevabından sonra Başkan Giray savcılık ifadesini satır satır okuyarak, doğrusunun ne olduğunu sordu. Karakuş da cümle cümle "düzeltme" yaptı. Karakuş bir soru üzerine, "Keşke burada bir asker üye olsa söylediklerim daha çok anlam ifade eder" deyince Başkan Giray, "İfadelerdeki çelişkileri soruyorum. Bu uzmanlık gerektirmiyor" karşılığını verdi.
Olayın aydınlatılması için yapılan çapraz sorguda Başkan Giray, Bicil'e, "Tam olarak görev tanımınız nedir, 143. filoda mısınız?" sorusunu yöneltti. Bicil, "Ben bunu savcıya da tam anlatamadım. Harekat kısım amirliğinde harekat plan subayıyım" dedi. Bicil, Başkan Giray'ın "sniper pot" yazışmalarını yaptığını hatırlatması üzerine şunları anlattı: "Kursiyerlerin uçma zamanı gelmişti, ama sniper potlar gelmemişti. 1.5 ay önce muharip hava komutanlığına yazı yazdım, red cevabı geldi. Hava Kuvvetleri Komutanı 141. filoya sık sık gelirdi. Bir gelişinde bu durum söylendi. O da mutlaka getirilsin, sözlü emir veriyorum dedi. Normalde yazı yazmam gerekirdi, ama sözlü talimat verdiği için yazmadım, sözlü istendi. Perşembe günü de bunun görüşmelerini yaptım."