v
Aydın’da yaşayan Ali Çelik'e 23 Şubat 1999 tarihinde ‘Menfi tespit ve senet iptali’ davası açıldı. Ali Çelik, davanın bir türlü bitmemesi üzerine 16 yılda karar veremeyen mahkemeden şikayetçi oldu.
MANEVİ TAZMİNAT TALEP ETTİ
Çelik, 23 Temmuz 2014 tarihinde Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yaparak, makul sürede yargılama yapılmadığını ve adli yargılama hakkının ihlal edildiğini ileri sürüp devletten 400 bin TL maddi, 450 bin TL manevi tazminat talep etti.
Anayasa Mahkemesi yaptığı incelemede 16 yıllık süreyi göz önünde bulundurarak başvuruyu kabul etti. 16 yıldır devam eden yargılama sürecini makul olmayan bir gecikmenin olduğu sonucuna varan Anayasa Mahkemesi, yalnızca ihlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları karşılığında başvurucuya net 21 bin 600 TL manevi tazminat ödenmesine ve maddi tazminat talebinin reddedilmesi gerektiği yönünde görüş belirtti.
KARAR OY BİRLİĞİ İLE VERİLDİ
Ali Çelik’in Anayasa Mahkemesi’ne 2014/12733 numaralı başvuru ile açtığı dava 10 Mart 2015 tarihinde karara bağlandı. Oy birliği ile verilen hükümde, “Açıklanana gerekçelerle A-Başvurucunun; 1-Makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği yönündeki iddiasının kabul edilebilir olduğuna, 2- Anayasa’nın 36. Maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine, B-Başvurucuya net 21.600 TL manevi tazminat ödenmesine, başvurucunun tazminata ilişkin diğer taleplerinin reddine, C-Başvurucu tarafından yapılan 206,10 TL harçtan oluşan yargılama giderinin başvurucuya ödenmesine, D-Ödemelerin, kararın tebliğini takiben başvurucunun Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal faiz uygulanmasına 10/3/2015 tarihinde oy birliği ile karar verildi” denildi.