Uluslararası Göç Örgütü (IOM) ayrıca, binlerce kişinin de Bangladeş sınırında mahsur kaldığı veya sınır bölgesine ulaşmaya çalıştığını belirtti.
Örgüt, kaçan Müslümanlar arasında çok sayıda hastanın ve ateşli silahla yaralanan kişinin bulunduğunu da ifade etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Arakanlı Müslümanların durumlarıyla ilgili Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres'le telefon görüşmesi yaptı. Erdoğan Guterres'e Myanmar'daki krizin daha fazla derinleşmeden durdurulması için BM'nin acil müdahale etmesi gerektiğini ve uluslararası toplumun harekete geçmesinin önemli olduğunu söyledi. DHA'ya göre BM Genel Sekreteri Guterres ise insani krizin son bulması için yaptıkları temaslar hakkında da bilgi verdi.
Myanmar ordusu Ekim 2016'da Arakan'da büyük bir operasyon başlatmıştı. Bölgedeki gerginlik, dönem dönem devam ederken son olarak Cuma günü silahlı grupların 30 karakola saldırması sonrası yeniden tırmanışa geçti.
Cuma gününden bu yana yaşanan çatışmalarda 100'den fazla kişi hayatını kaybederken, binlerce Arakanlı Müslüman (Rohingya) ise Bangladeş sınırına yığıldı.
Uluslararası Göç Örgütü , Salı gecesi itibariyle saldırıların başladığı Cuma gününden bu yana, çoğunluğunu kadın ve çocukların oluşturduğu 18 bin 445 Arakanlı Müslüman'ın Bangladeş'te kaydolduğunu belirtti.
Sınır yakınlarındaki Cox's Bazar kasabasında bulunan IOM ofisinin yöneticisi Sanjukta Sahaniy, "Çok çok kötü durumdalar. En büyük ihtiyaçları gıda, sağlık hizmetleri ve barınma" dedi.
Sahany, sınırı geçenlerin çoğunda ateşli silahla yaralanmaları ve yanıklar bulunduğunu ve bazı yardım çalışanlarının görüştüğü mültecilerin "sadece boş baktığını" aktardığını anlattı. Sahany, "İnsanlar travma geçirmişler. Bu çok açık" dedi.
Arakanlı isyancıların saldırılarını kınayan Birleşmiş Milletler, Myanmar hükümetine de ayrım yapmadan sivillerin korunması için baskı yapıyor ve Bangladeş'e de sınıra gelen mültecilerin ülkeye kabul edilmesi çağrısında bulunuyor.
Vatandaş değiller, 'yasadışı göçmen' kabul ediliyorlar
Myanmar'da nüfusları 1,1 milyonu bulan Arakanlı Müslümanların gördüğü muamele, ülkenin lideri Aung San Suu Kyi'nin de karşılaştığı en büyük zorluklardan biri. Aung Sang Suu Kyi Batı'da çok uzun süredir ayrımcılıktan şikayet eden bir azınlığın yanında olmamakla suçlanıyor.
Arakanlı Müslümanlara Myanmar'da vatandaşlık verilmiyor ve bölgedeki köklerinin yüzyıllarca öncesine dayandığını söylemelerine karşın, yasadışı göçmen olarak kabul ediliyorlar.
Geçen Ekim ayında da, Arakanlı isyancıların güvenlik güçlerine benzer, ancak çok daha küçük boyutlu saldırılarından sonra, Myanmar Ordusu sert bir misillemede bulunmuş ve BM de güvenlik güçlerinin insanlığa karşı suç işlemiş olabileceğini söylemişti.
Reuters haber ajansına konuşan 25 yaşındaki Abdullah adlı bir görgü tanığı, "Durum korkunç, evler yanıyor, bütün halk evlerinden kaçtı, anneler ve babalar çocuklarından ayrıldı, bazıları kayboldu, bazıları öldü" dedi.
Abdullah Mee Chaung da Zay köyüne bağlı altı mezranın dördünün güvenlik güçleri tarafından yakıldığını ve tüm sakinlerinin Bangladeş'e doğru kaçtığını aktardı.
Myanmarlı yetkililer ise, ülkelerinin kendisini saldırılara karşı savunma hakkı olduğunu ve güvenlik güçlerine sivillere zarar verilmemesi emri verildiğini söylüyor. KAYNAK:BBCTÜRKÇE